toynak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

toynak



Bedeutungen von dem Begriff "toynak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
toynak hoof n.
General
toynak hooves n.
toynak unguis n.
toynak nail n.
toynak ungula n.
Zoology
toynak hoof n.

Bedeutungen, die der Begriff "toynak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 54 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
toynak sesi hoofbeat n.
toynak izi hoofmark n.
toynak izi hoofprint n.
toynak kuruluğu hoofbound n.
toynak izi hoof mark n.
toynak izleri hoof prints n.
toynak izi hoof print n.
toynak izleri hoof marks n.
toynak temizleyici hoof-pick n.
toynak gibi insan ayağı hoof n.
(tırnak, toynak) yontmak exungulate [obsolete] v.
toynak şeklinde ungulate adj.
(toynak) yarıklı bisulcous adj.
toynak gibi hooflike adj.
Anatomy
toynak ile ilgili ungular adj.
Veterinary
at toynağının başka toynak sebebiyle yaralanması tread n.
toynak enfeksiyonu quittor n.
(at) toynak eklemi coffin joint n.
(at) toynak içindeki ayak kemiği coffin bone n.
toynak enfeksiyonu quitter n.
toynak iltihabı closh n.
topallamaya sebep olabilen derin toynak çatlağı sand crack n.
topallamaya sebep olabilen derin toynak çatlağı sandcrack n.
(atın ön toynak tabanında görülen) kırmızımsı ağrılı bir renk bozukluğu corn n.
at toynak duvarının üst kenarında yer alan son derece damarlı kalın bant görünümlü bir bölüm coronary cushion n.
at toynak duvarının üst kenarında yer alan son derece damarlı kalın bant görünümlü bir bölüm coronary band n.
at toynak duvarının üst kenarında yer alan son derece damarlı kalın bant görünümlü bir bölüm coronary ring n.
Biology
toynak anlamı veren bir ön ek pod- pref.
toynak anlamı veren bir ön ek podo- pref.
Biochemistry
saç, tüy, tırnak, toynak gibi yapıları oluşturan lifli, sert protein maddesi ceratin n.
Zoology
atlarda toynak içinde bulunan küçük bir kemik navicular n.
(at) toynak içindeki ayak kemiği coffin bone n.
(at) toynak eklemi coffin joint n.
tek toynaklılar ve çift toynaklılar olarak ikiye ayrılan, tırnakları toynak biçiminde gelişen memeli hayvanlar ungulata n.
atın topuk ile toynak eklemi arasındaki beyaz bir leke white-foot n.
afrika ve asya'ya özgü, kemirgen benzeri kesici dişleri ve toynak benzeri ayak parmakları olan birkaç küçük toynaklı memeliye verilen ad hyrax n.
afrika ve asya'ya özgü, kemirgen benzeri kesici dişleri ve toynak benzeri ayak parmakları olan birkaç küçük toynaklı memeliye verilen ad cony n.
afrika ve asya'ya özgü, kemirgen benzeri kesici dişleri ve toynak benzeri ayak parmakları olan birkaç küçük toynaklı memeliye verilen ad das n.
afrika ve asya'ya özgü, kemirgen benzeri kesici dişleri ve toynak benzeri ayak parmakları olan birkaç küçük toynaklı memeliye verilen ad dassie n.
afrika ve asya'ya özgü, kemirgen benzeri kesici dişleri ve toynak benzeri ayak parmakları olan birkaç küçük toynaklı memeliye verilen ad coney n.
toynak içindeki ayak kemiği çıkıntıları heel n.
her bir ayağında ikiden fazla toynak bulunan hayvan multungulate n.
boynuzumsu dış toynak duvarı crust n.
kazıcı (toynak) fossorial adj.
kazabilen (toynak) fossorial adj.
toynak biçiminde ungulated adj.
(toynak) yarıklı bisulcate adj.
her bir ayağında ikiden fazla toynak bulunan multungulate adj.
boynuzumsu bölümü çıkıntılı (toynak) shelly adj.
ince ve kırılgan (toynak) shelly adj.
Botanic
saç, toynak ve tırnak gibi keratinli maddelerde büyüyen keratinophilic adj.
Breeding
toynak bakımı hoof care n.
(toynak) tıkamak ball v.
Music
(orkestrada) toynak sesi çıkarmakta kullanılan içi boş yarım hindistan cevizi kabuğu cocoanut n.