senegalese - English Turkish Sentences
English Turkish
senegalese senegal adj.
  • Finally, we have increased compulsory landings for the Senegalese fishing industry in the new protocol.
  • Son olarak, yeni protokolde Senegal balıkçılık endüstrisi için zorunlu karaya çıkışları arttırdık.
  • Furthermore, many of the landings of the Community fleet take place in Senegalese ports.
  • Ayrıca Topluluk filosunun karaya çıkışlarının çoğu Senegal limanlarında gerçekleşmektedir.
  • This, appropriately, was what the Senegalese and Indian Ministers for Agriculture were saying at Johannesburg.
  • Senegal ve Hindistan Tarım Bakanlarının Johannesburg'da söyledikleri uygun bir şekilde buydu.
Show More (0)
senegalese senegalli n.
  • It is equally important to ensure an increased number of Senegalese seamen on board EU vessels.
  • AB gemilerinde Senegalli denizcilerin sayısının artırılması da aynı derecede önemlidir.
Show More (-2)