you look - Turkish English Dictionary
History

you look

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "you look" with other terms in English Turkish Dictionary : 164 result(s)

English Turkish
Phrases
would you look at that expr. bak sen şu işe
I look forward to hearing from you expr. cevabınızı sabırsızlıkla bekliyorum
I look forward to hearing from you expr. cevabınızı dört gözle bekliyorum
Proverb
look before you leap yapmadan önce iyice düşün!
look before you leap bin düşün bir söyle
look before you leap iki ölç bir biç
whether a thing is worth doing or not really depends on how you look at it bir şeyin yapmaya değer olup olmadığı ona nasıl baktığına bağlıdır
Colloquial
look behind you! expr. arkana bak!
you look a vision expr. bu ne güzellik
whichever way you look at it expr. nasıl bakarsan bak
whichever way you look at it expr. nereden baksan
whichever way you look at it expr. nereden bakarsan bak
you look a little peaked expr. kusacak gibi duruyorsun
you look a little peaked expr. fenalaşacak gibi görünüyorsun
you look a little peaked expr. kusacak gibisin
you look like a million expr. harika görünüyorsun
you look like a million expr. muhteşem görünüyorsun
you look good expr. iyi görünüyorsunuz
you look done in expr. bitap görünüyorsun
Idioms
look/stare you in the face v. gözünün önünde olup fark edilmemiş/gözden kaçmış
look/stare you in the face v. açıkça ortada olup fark edilmemiş/gözden kaçmış
look as if you have seen a ghost v. hayalet/hortlak görmüş gibi olmak
look as if you have seen a ghost v. beti benzi solmak/atmak
look as if you have seen a ghost v. çarşaf gibi bembeyaz olmak
look as if you have seen a ghost v. kül/kireç kesilmek
look as if you have seen a ghost v. kanı donmak/çekilmek
I'll look you up when I'm in town expr. (bir daha) şehre gelince/geldiğimde, seni ararım
Speaking
this is what you look for expr. aradığınız şey bu olmalı
this is what you look for expr. aradığın bu olmalı
this is what you look for expr. aradığınız bu olmalı
this is what you look for expr. aradığın şey bu olmalı
you look hungry expr. aç görünüyorsun
look like you still don't eat much expr. anlaşılan halen daha pek yemek yemiyorsun
look i told you before expr. bak sana daha önce de söylemiştim
look what I've brought you expr. bakın size ne getirdim
you look so familiar to me expr. bana çok tanıdık geliyorsun
look what you have done expr. bak ne yaptın
look what I've brought you expr. bak sana ne getirdim
you look great today expr. bugün harika görünüyorsun
you look exhausted expr. bitap görünüyorsun
look what you did expr. bak ne yaptın
could you take a look at this? expr. buna bir bakabilir misiniz?
will you look at this one? expr. bir de şuna bakın hele!
you look so out of shape expr. berbat görünüyorsun
you look beautiful today expr. bugün güzel görünüyorsun
you look like a mess expr. berbat görünüyorsun
don't you see the way they look at us? expr. bize nasıl baktıklarını görmüyor musun?
you look ravishing expr. büyüleyici görünüyorsun
you look a mess expr. berbat görünüyorsun
you look really nice today expr. bugün gerçekten çok hoş görünüyorsun
could you have a look? expr. bakabildin mi?
you look a little blue expr. biraz üzgün görünüyorsun
you never look at me like that expr. bana hiç öyle bakmıyorsun
you look familiar to me expr. bana tanıdık geliyorsun
you look familiar expr. bana tanıdık geliyorsun
you look a bit down expr. biraz üzgün görünüyorsun
you look terrible expr. berbat görünüyorsun
look what you made me do expr. bak bana ne yaptırdın
did you have a chance to take a look? expr. bakma fırsatın oldu mu?
I thought you might want to take a look at this one expr. bunu görmek isteyeceğini düşündüm
you look lovely expr. çok güzel görünüyorsun
you look very beautiful expr. çok güzel görünüyorsun
you look lost expr. dalgın görünüyorsun
you look very pretty expr. çok hoş görünüyorsun
you look so beautiful expr. çok güzel görünüyorsun
let me get a look at you expr. dur sana bir bakayım şöyle
you look really old expr. çok yaşlı gösteriyorsun
if you look carefully at expr. dikkat edersen
you look gorgeous expr. çok güzel görünüyorsun
you look very familiar expr. çok tanıdık geliyorsun
you look very familiar expr. çok tanıdık geliyorsunuz
you look great expr. çok iyi görünüyorsun
if you look carefully at expr. dikkat ederseniz
you look older expr. daha büyük görünüyorsun
you look older expr. daha yaşlı görünüyorsun
if you look at it from her point of view expr. eğer olaya onun bakış açısıyla bakarsan
you look wonderful expr. harika gözüküyorsun
you look worried expr. endişeli görünüyorsun
you look the same expr. hiç değişmemişsin
you look young expr. genç görünüyorsun
you look anxious expr. endişeli görünüyorsun
you look beautiful expr. güzel görünüyorsun
you look young expr. genç görünüyorsunuz
you look gorgeous expr. harika görünüyorsun
you have to look beautiful expr. güzel görünmelisin
you don't look pleased expr. hoşnut görünmüyorsunuz
you look great expr. harika görünüyorsunuz
did you have a chance to take a look? expr. göz atma fırsatın oldu mu?
if you look at it from her point of view expr. eğer olaya onun açısında bakarsan
you look great expr. harika görünüyorsun
you look familiar expr. gözüm bir yerden ısırıyor seni
you look familiar to me expr. gözüm bir yerden ısırıyor seni
I look forward to hearing from you soon expr. en kısa zamanda sizden haber bekliyorum
if you look at it from his point of view expr. eğer olaya onun açısında bakarsan
you look great in that dress expr. elbisenin içinde şahane görünüyorsun
look around you expr. etrafına bir bak
if you look at it from his point of view expr. eğer olaya onun bakış açısıyla bakarsan
you look wonderful expr. harika görünüyorsun
you look good expr. iyi görünüyorsun
look before you leap expr. iyi düşün sonra giriş
things look bad for you expr. işiniz kötü
you both look great expr. ikiniz de harika görünüyorsunuz
did you have a chance to take a look? expr. inceleme şansın oldu mu?
did you have a chance to take a look? expr. inceleme fırsatın oldu mu?
you look well expr. iyi görünüyorsun
you look like him expr. ona benziyorsun
what do you look like? expr. neye benziyorsun?
look in front of you expr. önüne bak
look how skinny you are expr. ne kadar da zayıflamışsın böyle
you look like her expr. ona benziyorsun
you need to tell us where to look expr. nereye bakmamız gerektiğini söylemen gerekiyor
no matter how you look at it expr. nereden bakarsan bak
look at you expr. kendine bir bak
you look like one of them expr. onlardan biri gibi görünüyorsun
you look like one expr. öyle gibisin zaten
why don't you take a quick look around expr. neden etrafa hızlıca bir bakmıyorsun
I wonder what you look like expr. nasıl biri olduğunu merak diyorum
no matter how you look at it expr. nasıl bakarsan bak
it all depends on how you look at it expr. nasıl baktığına bağlı
you look bad expr. kötü görünüyorsun
you look like one of them expr. onlardan birine benziyorsun
why don't you take a quick look around expr. neden etrafa hızlıca bir göz atmıyorsun
you look like one of them expr. onlardan biri gibi duruyorsun
I wonder what you look like expr. nasıl göründüğünü merak ediyorum
you look happy expr. mutlu görünüyorsun
trying to figure out who you look like expr. kime benzediğini düşünüp duruyordum
I wonder how you look like expr. nasıl göründüğünü merak ediyorum
you look unhappy expr. mutsuz görünüyorsun
you look bad what happened? expr. kötü görünüyorsun ne oldu?
no matter how you look at it expr. nereden baksan
you look like my next mistake expr. sıradaki hatama benziyorsun.
you look well expr. seni iyi gördüm
look at you expr. şu halinize bir bakın
you look familiar to me expr. seni gözüm bir yerden ısırıyor
you look familiar to me expr. seni tanıyor gibiyim
you look familiar expr. seni tanıyor gibiyim
you look familiar expr. seni gözüm bir yerden ısırıyor
you look familiar expr. sen tanıdık geliyorsun bana
I wonder what you look like expr. senin neye benzediğini merak ediyorum
look at you expr. şu haline bir bak
you look very handsome in it expr. seni çok yakışıklı gösteriyor
I wonder what you look like expr. seni merak ediyorum
look at you expr. şu haline bak
look at you expr. şu haline baksana
you don't look pleased expr. tatmin olmuş görünmüyorsunuz
you look familiar expr. tanıdık geliyorsunuz
you look familiar expr. tanıdık geliyorsun
you look upset expr. üzgün görünüyorsun
are you happy now? (look what have you done) expr. yaptığını beğendin mi?
you look familiar expr. yüzünüz yabancı gelmedi
I want you to look up expr. yukarı bakmanı istiyorum
either exist as you are or be as you look expr. ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol
you look tired expr. yorgun görünüyorsun
things look bad for you expr. yandınız
you look stunning expr. muhteşem görünüyorsun
you don't look like yourself today expr. bugün kendinde değil gibisin
Chat Usage
you look so nice n. çok tatlı görünüyorsun
you look so nice n. çok hoş görünüyorsun
you look so nice expr. çok hoş görünüyorsunuz
you look so nice expr. çok tatlı görünüyorsunuz
Slang
you look like shit expr. bok gibi görünüyorsun
you look like shit expr. berbat görünüyorsun
do i look like an asshole to you? expr. sana göre ben bir hıyara mı benziyorum?
British Slang
look at you gone out expr. daldın gittin yine

Meanings of "you look" with other terms in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Speaking
they look great on you üstünde harika göründüler expr.