agitate - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
agitate kışkırtmak v.
  • They sent agents to agitate the local people.
  • Yerel halkı kışkırtmak için ajanlar gönderdiler.
Show More (-2)
agitate heyecanlandırmak v.
  • I must warn you that any mention of her ex-boyfriend agitates her.
  • Sizi uyarmalıyım ki eski erkek arkadaşından bahsetmek onu heyecanlandırıyor.
Show More (-2)
agitate çalkalamak v.
  • Mix the two solutions together and agitate the bottle.
  • İki çözeltiyi birbirine karıştırın ve şişeyi çalkalayın.
Show More (-2)
agitate harekete geçmek v.
  • Civil society should agitate for higher taxes on cigarettes and tobacco.
  • Sivil toplum sigara ve tütüne daha yüksek vergi konulması için harekete geçmelidir.
Show More (-2)
agitate propaganda yapmak v.
  • The leaders of the Union agitated for higher wages.
  • Sendika liderleri daha yüksek maaş için propaganda yaptılar.
Show More (-2)
agitate tedirgin etmek v.
  • A new affair is agitating the police administration.
  • Yeni bir olay polis yönetimini tedirgin ediyor.
Show More (-2)
agitate çalkalanmak v.
  • The market was agitated.
  • Pazar çalkalanıyordu.
Show More (-2)