|
- In 1917, Albert Einstein proposed a description of the universe based on his Theory of General Relativity.
- 1917'de Albert Einstein, Genel Görelilik Teorisi'ne dayanan bir evren tanımı önerdi.
- The whole plan is only based on his personal opinions.
- Tüm plan sadece kişisel görüşlerine dayanıyor.
- He wrote a novel based on ancient myths.
- O, antik efsanelere dayanan bir roman yazdı.
- Theosophy is a system of belief based on mystical insight into the nature of God and the soul.
- Teosofi, Tanrı'nın ve ruhun doğasına dair mistik içgörüye dayanan bir inanç sistemidir.
- He wrote a novel based on ancient myths.
- Antik mitlere dayanan bir roman yazdı.
- What are your assumptions based on?
- Varsayımlarınız neye dayanıyor?
- A proverb is a short sentence based on long experience.
- Atasözü, uzun deneyimlere dayanan kısa bir cümledir.
- She wrote a novel based on her own childhood memories.
- Kendi çocukluk anılarına dayanan bir roman yazdı.
- Islam isn't based on blind faith.
- İslam gözü kapalı imana dayanmaz.
- A proverb is a short sentence based on long experience.
- Bir atasözü, uzun deneyime dayanan kısa bir cümledir.
- Islam isn't based on blind faith.
- İslam körü körüne inanca dayanmaz.
Show More (8)
|
|
- The report is based on transparency, disclosure and safety for consumers.
- Rapor şeffaflık, açıklama ve tüketiciler için güvenliği esas almaktadır.
- In past cases of dispute, a decision is based on the end product and not the way a product is produced.
- Geçmişteki anlaşmazlık durumlarında bir ürünün üretilme şekli değil nihai ürün esas alınarak karar verilmektedir.
- Our construction of Europe is based on right rather than might.
- Avrupa'yı inşa ederken gücümüzü değil, hakkımızı esas alıyoruz.
- Our construction of Europe is based on right, rather than might.
- Avrupa'yı inşa ederken gücümüzü değil hakkımızı esas alıyoruz.
Show More (1)
|