|
- He bequeathed a considerable fortune to his son.
- Oğluna hatırı sayılır bir servet miras bıraktı.
- He bequeathed his son a fortune.
- Oğluna bir servet miras bıraktı.
- An anonymous benefactor bequeathed several hundred thousand dollars to an animal shelter.
- İsimsiz bir hayırsever, bir hayvan barınağına birkaç yüz bin dolar miras bıraktı.
- He bequeathed his son a fortune.
- O, oğluna bir miras bıraktı.
Show More (1)
|