|
- The number of Members voting was 554, the number of blank or void votes 9, the votes cast 545.
- Oy kullanan Üye sayısı 554, boş veya geçersiz oy sayısı 9, kullanılan oy sayısı 545 idi.
- I do not know whether it is symbolic, but it is blank!
- Sembolik olup olmadığını bilmiyorum ama boş!
- Or, instead, you can use a high-quality blank USB flash drive.
- Bunun yerine yüksek kalitede boş USB flash sürücüsü de kullanabilirsiniz.
- Or, instead, you can use a high-quality blank USB flash drive.
- Ya da bunun yerine yüksek kaliteli boş bir USB flash sürücü kullanabilirsiniz.
- Use a blank, high-quality USB flash drive no greater than 32GB and one not branded as Windows 8 compatible.
- 32GB'tan büyük olmayan ve Windows 8 uyumlu olarak markalanmamış boş, yüksek kaliteli bir USB flash sürücü kullanın.
- She handed in a blank test.
- Boş bir test verdi.
- Leave a blank space.
- Boş bir alan bırak.
- Please choose a suitable answer and write it in the blank space.
- Lütfen uygun bir cevap seç ve onu boş alana yaz.
- He stared at me with a blank expression.
- Bana boş bir ifadeyle baktı.
- Tom turned in a blank test paper.
- Tom boş bir sınav kağıdı teslim etti.
- Tom continued staring at the blank screen.
- Tom boş ekrana bakmaya devam etti.
- Leave this sheet blank.
- Bu sayfayı boş bırak.
- The blackboard is blank.
- Yazı tahtası boş.
- Tom handed in a blank test paper.
- Tom boş bir sınav kağıdı verdi.
- Give me a blank sheet of paper.
- Bana boş bir sayfa kağıt verin.
- He left the last page blank.
- Son sayfayı boş bıraktı.
- You should leave the answer blank if you don't know the solution.
- Çözümü bilmiyorsan cevabı boş bırakmalısın.
- Tom turned in a blank test paper.
- Tom boş bir test kağıdını teslim etti.
- He turned in a blank test paper.
- Boş bir sınav kağıdı teslim etti.
- My mind is a blank.
- Kafam bom boş.
- Tom intentionally left the last page blank.
- Tom son sayfayı bilerek boş bıraktı.
- The blackboard is blank.
- Tahta boş.
- My mind is a blank.
- Zihnim boş.
- Leave a blank space.
- Boş bir alan bırakın.
- He left the last page blank.
- O, son sayfayı boş bıraktı.
- Tom purposely left the last page blank.
- Tom son sayfayı bilerek boş bıraktı.
- Give me a blank sheet of paper.
- Bana boş bir kağıt ver.
- Tom intentionally left the last page blank.
- Tom bilerek son sayfayı boş bıraktı.
- Tom stared at the blank computer screen.
- Tom boş bilgisayar ekranına baktı.
- Leave this sheet blank.
- Bu sayfayı boş bırakın.
- Tom purposely left the last page blank.
- Tom bilerek son sayfayı boş bıraktı.
- She handed in a blank test.
- O, boş bir test teslim etti.
- Tom handed in a blank test paper.
- Tom boş test kağıdını teslim etti.
- My mind was blank.
- Zihnim boştu.
Show More (33)
|