encompass - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
encompass kapsamak v.
  • The town fair encompasses a vast range of activities.
  • Kasaba fuarı çok çeşitli etkinlikleri kapsıyor.
  • If I did, I would work it out for you and you would be astounded at the possibilities it encompasses.
  • Anlamış olsaydım, bunu sizin için çözerdim ve kapsadığı olasılıklar karşısında hayrete düşerdiniz.
  • In external relations it encompasses the Baltic Sea and Barents Sea areas and the whole of the Arctic region.
  • Dış ilişkilerde bu hak Baltık Denizi ve Barents Denizi bölgeleri ile Kuzey Kutup bölgesinin tamamını kapsar.
Show More (9)
encompass kaplamak v.
  • Our farm encompasses more than ten hectares.
  • Çiftliğimiz on hektardan fazla bir alanı kaplıyor.
Show More (-2)