|
- I could go to America and back in the same time!
- Aynı anda hem Amerika'ya gidip hem de dönebilirim!
- I could go to America and back at the same time!
- Aynı anda hem Amerika'ya gidip hem de dönebilirim!
- He went to America for the purpose of learning a new method of producing crops.
- Yeni bir ürün üretme yöntemi öğrenmek amacıyla Amerika'ya gitti.
- I am going to America by plane.
- Uçakla Amerika'ya gidiyorum.
- I would like to go to America one day.
- Bir gün Amerika'ya gitmek istiyorum.
- They went to America last month.
- Onlar geçen ay Amerika'ya gitti.
- I want to go to America some day.
- Ben, bir gün Amerika'ya gitmek istiyorum.
- Lastly, she went to America.
- Son olarak Amerika'ya gitti.
- If you are to go to America, you had better learn English conversation.
- Amerika'ya gidecekseniz, İngilizce konuşmayı öğrenseniz iyi edersiniz.
- He went to America last week.
- Geçen hafta Amerika'ya gitti.
- I am going to go to America next year.
- Gelecek yıl Amerika'ya gideceğim.
- He went to America with high hopes, but now he's driving an Uber.
- Büyük umutlarla Amerika'ya gitti ama şimdi Uber şoförlüğü yapıyor.
- If you are to go to America, you had better learn English conversation.
- Amerika'ya gidecekseniz, İngilizce konuşmayı öğrenseniz iyi olur.
- He gave up the idea of going to America to study.
- O, okumak için Amerika'ya gitme fikrinden vazgeçti.
- He has gone to America.
- O, Amerika'ya gitti.
- If you are going to go to America, you should brush up your English.
- Eğer Amerika'ya gideceksen, İngilizceni tazelemen gerekir.
- A friend of mine went to America this summer.
- Bir arkadaşım bu Yaz Amerika'ya gitti.
- He went to America to study medicine.
- Tıp okumak için Amerika'ya gitti.
- He went to America to study American literature.
- Amerikan edebiyatı okumak için Amerika'ya gitti.
- The best way to learn English is to go to America.
- İngilizce öğrenmenin en iyi yolu Amerika'ya gitmektir.
- He has gone to America.
- Amerika'ya gitti.
- He is anxious to go to America.
- Amerika'ya gitmek için sabırsızlanıyor.
- She wants to go to America.
- Amerika'ya gitmek istiyor.
- He went to America to study English.
- İngilizce öğrenmek için Amerika'ya gitti.
- He went to America last week.
- O, geçen hafta Amerika'ya gitti.
- At last, he went to America.
- Sonunda Amerika'ya gitti.
- Do you have any special reason why you want to go to America?
- Amerika'ya gitmek için özel bir nedenin var mı?
- Next year I'm going to America.
- Gelecek yıl Amerika'ya gideceğim.
- Next year I'm going to America.
- Gelecek yıl Amerika'ya gidiyorum.
- She has gone to America.
- O Amerika'ya gitti.
- He is anxious to go to America.
- O, Amerika'ya gitmek için hevesli.
- I want to go to America some day.
- Bir gün Amerika'ya gitmek istiyorum.
- My son has gone to America to study medicine.
- Oğlum tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.
- He said he would go to America.
- Amerika'ya gideceğini söyledi.
- She has gone to America.
- Amerika'ya gitti.
- Do you have any special reason why you want to go to America?
- Amerika'ya gitmek istemenizin özel bir nedeni var mı?
- Will she go to America next year?
- Gelecek yıl Amerika'ya gidecek mi?
- He went to America to study American literature.
- Amerikan edebiyatı eğitimi görmek için Amerika'ya gitti.
- Is she going to go to America this year?
- Bu yıl Amerika'ya gidecek mi?
- He went to America for the purpose of studying American literature.
- O Amerikan edebiyatı okumak amacıyla Amerika'ya gitti.
- She has made up her mind to go to America to study.
- O, eğitim yapmak için Amerika'ya gitmeye karar verdi.
- I'm going to America tomorrow.
- Yarın Amerika'ya gidiyorum.
- His wish is to go to America.
- Onun isteği Amerika'ya gitmektir.
- I will go to America tomorrow.
- Yarın Amerika'ya gideceğim.
- He went to America.
- Amerika'ya gitti.
- Kaoru has gone to America.
- Kaoru Amerika'ya gitti.
- John went to America by air.
- John, havayolu ile Amerika'ya gitti.
- She wants to go to America.
- O, Amerikaya gitmek istiyor.
- I am learning English with the idea of going to America.
- Amerika'ya gitme düşüncesiyle İngilizce öğreniyorum.
- Will you go to America next month?
- Gelecek ay Amerika'ya gidecek misin?
- I plan to go to America next year.
- Gelecek yıl Amerika'ya gitmeyi planlıyorum.
- His wish was to go to America.
- Onun dileği Amerika'ya gitmekti.
- If you are going to go to America, you should brush up your Spanish.
- Eğer Amerika'ya gideceksen İspanyolcanı tazelemelisin.
- I want to go to America someday.
- Bir gün Amerika'ya gitmek istiyorum.
- I had to go to America.
- Amerika'ya gitmek zorundaydım.
- If you are going to go to America, you should brush up your English.
- Eğer Amerika'ya gideceksen, İngilizceni geliştirmelisin.
- He gave up the idea of going to America to study.
- Okumak için Amerika'ya gitme fikrinden vazgeçti.
- He said he would go to America.
- O, Amerika'ya gideceğini söyledi.
- If you are going to America, brush up your English.
- Amerika'ya gidiyorsan, İngilizce bilgini tazele.
- The incident prevented him from going to America.
- Olay onun Amerika'ya gitmesini engelledi.
- He wants to go to America.
- O Amerika'ya gitmek istiyor.
- My son has gone to America to study medicine.
- Oğlum tıp okumak için Amerika'ya gitti.
- If you are to go to America, you had better learn English conversation.
- Amerika'ya gideceksen, İngilizce konuşmayı öğrensen iyi olur.
- Ten years have passed since he went to America.
- Amerika'ya gitmesinin üzerinden on yıl geçti.
- If you are going to America, brush up your English.
- Eğer Amerika'ya gidecekseniz, İngilizcenizi tazeleyin.
- If you are going to go to America, you should brush up your Spanish.
- Eğer Amerika'ya gideceksen, İspanyolcanı geliştirmelisin.
- My father has gone to America.
- Babam Amerika'ya gitti.
- He wants to go to America.
- O, Amerika'ya gitmek istiyor.
- I have no time to go to America.
- Amerika'ya gitmek için zamanım yok.
- He told me he was going to America.
- Bana Amerika'ya gideceğini söyledi.
- She made up her mind to go to America.
- Amerika'ya gitmeye karar verdi.
- It is definite that he will go to America.
- Amerika'ya gideceği kesin.
- Ten years have passed since he went to America.
- Amerika'ya gittiğinden beri on yıl geçti.
- I'm going to America this summer.
- Bu Yaz Amerika'ya gidiyorum.
- I would like to go to America.
- Amerika'ya gitmek istiyorum.
- It is definite that he will go to America.
- Onun Amerika'ya gideceği açık.
- Will you go to America next year?
- Gelecek yıl Amerika'ya gidecek misin?
- She went to America.
- O, Amerika'ya gitti.
- She went to America.
- O Amerika'ya gitti.
- Instead of going to Europe, I decided to go to America.
- Avrupa'ya gitmek yerine Amerika'ya gitmeye karar verdim.
- His wish is to go to America.
- Dileği Amerika'ya gitmekti.
- Is she going to go to America this year?
- O, bu yıl Amerika'ya gidecek mi?
- I want to go to America.
- Amerika'ya gitmek istiyorum.
- They went to America last month.
- Geçen ay Amerika'ya gittiler.
- I had to go to America.
- Amerika'ya gitmek zorunda kaldım.
- It remains to be seen whether or not going to America to study is good for me.
- Çalışmak için Amerika'ya gidip gitmemenin benim için iyi olduğu yakında belirlenecek.
- His sister does not go to America.
- Kız kardeşi Amerika'ya gitmiyor.
- Lastly, she went to America.
- Son olarak o Amerika'ya gitti.
- He went to America.
- O, Amerika'ya gitti.
- She has made up her mind to go to America to study.
- Okumak için Amerika'ya gitmeye karar verdi.
Show More (87)
|
