|
- There must be simple ways of keeping track of the legislative process.
- Yasama sürecini takip etmenin basit yolları olmalıdır.
- It is vitally important that we keep track of the various Member States and their record on state aid.
- Çeşitli Üye Devletleri ve onların devlet yardımları konusundaki sicillerini takip etmemiz hayati önem taşımaktadır.
- It has in any event a huge impact on those keeping track of the quotas and is important for the valuable species.
- Her halükarda kotaları takip edenler üzerinde büyük bir etkisi vardır ve değerli türler için önemlidir.
- Make a training plan for a full season and keep track of your progress with the extensive analysis tools.
- Tüm sezon için bir egzersiz planı hazırlayın ve kapsamlı inceleme araçlarıyla ilerleme durumunuzu takip edin.
- Make a training plan for a full season and keep track of your progress with the extensive analysis tools.
- Tam bir sezon için bir antrenman planı yapın ve kapsamlı analiz araçlarıyla ilerlemenizi takip edin.
- You must keep track of how much time you spend with it.
- Onunla ne kadar zaman geçirdiğinizi takip etmelisiniz.
- I can't keep track of all the changes taking place in the world of AIDS research.
- AIDS araştırmaları dünyasında meydana gelen tüm değişiklikleri takip edemiyorum.
- I'm going to keep track of all the expenses on this trip.
- Bu yolculuktaki tüm harcamaları takip edeceğim.
- You must keep track of how much time you spend with it.
- Bununla ilgili ne kadar zaman geçirdiğini takip etmelisin.
- I can't keep track of our family budget.
- Aile bütçemizi takip edemiyorum.
- I can't keep track of the fluctuating market.
- Dalgalanan piyasayı takip edemiyorum.
- Keep track of everything that looks promising.
- Umut verici görünen her şeyi takip edin.
- Tom asked me to keep track of Mary.
- Tom benden Mary'yi takip etmemi istedi.
- It's getting hard to keep track of what's going on.
- Neler olup bittiğini takip etmek zorlaşıyor.
- I can't keep track of the fluctuating market.
- Dalgalanan pazarı takip edemiyorum.
- How are air traffic controllers able to keep track of so many planes at once?
- Hava trafik kontrolörleri aynı anda bu kadar çok uçağı nasıl takip edebiliyor?
- I've got better things to do than to keep track of what Tom's doing.
- Tom'un ne yaptığını takip etmekten daha önemli işlerim var.
- Keep track of your finances.
- Mali durumunuzu takip edin.
- I'm going to keep track of all the expenses on this trip.
- Bu gezideki tüm giderleri takip edeceğim.
- We kept track of all our expenses while we were in Australia.
- Avustralya'dayken tüm harcamalarımızı takip ettik.
- It's getting hard to keep track of what's going on.
- Olan biteni takip etmek gittikçe zorlaşıyor.
- I can't keep track of all the changes taking place in the world of AIDS research.
- AIDS araştırma dünyasında yer alan tüm değişiklikleri takip edemem.
Show More (19)
|
