relaxing - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
relaxing rahatlatıcı adj.
  • Orange blossoms have a relaxing effect and a delightful scent.
  • Portakal çiçeklerinin rahatlatıcı bir etkisi ve hoş bir kokusu vardır.
  • I had a relaxing talk.
  • Ben rahatlatıcı bir konuşma yaptım.
  • I had a relaxing talk.
  • Rahatlatıcı bir konuşma yaptım.
Show More (10)
relaxing dinlendirici adj.
  • The site offers all the peace and tranquility needed for a relaxing holiday.
  • Site, dinlendirici bir tatil için gereken tüm huzur ve sükûneti sunuyor.
  • The site offers all the peace and tranquility needed for a relaxing holiday.
  • Site, dinlendirici bir tatil için gereken huzurlu ve sükunetli havayı sunuyor.
  • The site offers all the peace and tranquility needed for a relaxing holiday.
  • Site, dinlendirici bir tatil için gereken tüm huzur ve sükuneti sunmaktadır.
Show More (3)