|
- Fish such as carp and trout live in fresh water.
- Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
- The trout is a species of freshwater fish.
- Alabalık bir tatlı su balığı türüdür.
- Tom asked me how to cook trout.
- Tom bana alabalığı nasıl pişireceğimi sordu.
- Trout is my favorite fish.
- Alabalık en sevdiğim balıktır.
- The fish Tom caught this afternoon was a trout.
- Tom'un bu öğleden sonra yakaladığı balık bir alabalıktı.
- Are the trout biting?
- Alabalıklar ısırıyor mu?
- This lake abounds in trout.
- Bu göl alabalık kaynıyor.
- What's your favorite way to cook trout?
- Alabalık pişirmenin en sevdiğin yolu nedir?
- I like trout fishing.
- Alabalık balıkçılığını severim.
- Tom landed a big trout.
- Tom büyük bir alabalık yakaladı.
- This lake abounds in trout.
- Bu gölde bolca alabalık var.
- He landed a big trout.
- Büyük bir alabalık yakaladı.
- Are the trout biting?
- Alabalıklar ısırıyorlar mı?
- What's your favorite way to cook trout?
- Alabalık pişirmek için favori tarzın nedir?
- The fish Tom caught this afternoon was a trout.
- Tom'un öğleden sonra yakaladığı balık bir alabalıktı.
- Tom caught a couple of large trout yesterday.
- Tom dün birkaç büyük alabalık yakaladı.
- Tom caught three large trout.
- Tom üç büyük alabalık yakaladı.
- Tom landed a big trout.
- Tom büyük bir alabalığı tutup karaya çıkardı.
- Tom caught a big trout.
- Tom büyük bir alabalık yakaladı.
- Such fishes as carp and trout live in fresh water.
- Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
- Tom caught a large trout.
- Tom büyük bir alabalık yakaladı.
- There are lots of trout in this lake.
- Bu gölde çok sayıda alabalık var.
- He caught a large trout.
- Büyük bir alabalık yakaladı.
- There are lots of trout in this lake.
- Bu gölde bir sürü alabalık var.
- Fish like carp and trout live in fresh water.
- Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşamaktadır.
- Fish like carp and trout live in fresh water.
- Sazan ve alabalık gibi balıklar tatlı suda yaşar.
- Tom is fishing for trout about a hundred meters downstream from here.
- Tom buradan yaklaşık yüz metre aşağıda alabalık avlıyor.
- I like trout fishing.
- Alabalık avlamayı severim.
- The fish Tom caught this afternoon were trout.
- Tom'un öğleden sonra yakaladığı balıklar alabalıktı.
- Trout with oranges is for dinner tonight.
- Portakallı alabalık bu akşamki yemek için.
- He landed a big trout.
- O büyük bir alabalık yakaladı.
- The trout is a species of freshwater fish.
- Alabalık, bir tatlısu balık türüdür.
- The fish Tom caught this afternoon were trout.
- Tom'un bu öğleden sonra yakaladığı balıklar alabalıktı.
- Tom said that Mary wanted to eat trout.
- Tom, Mary'nin alabalık yemek istediğini söyledi.
- Trout is my favorite fish.
- Alabalık en sevdiğim balık.
- Tom caught several large trout.
- Tom birkaç büyük alabalık yakaladı.
Show More (33)
|