|
- When governments get into debt by taking the wrong decisions, we must tell them they have taken the wrong decisions.
- Hükümetler yanlış kararlar alarak borçlandıklarında, onlara yanlış kararlar aldıklarını söylemeliyiz.
- We would not like Italy to be penalised in future by wrong decisions.
- İtalya'nın gelecekte yanlış kararlarla cezalandırılmasını istemeyiz.
- The wrong decisions can seriously damage the procedure.
- Yanlış kararlar prosedüre ciddi zarar verebilir.
- When Europe, or Member States, take the wrong decisions on energy, we must say so.
- Avrupa ya da Üye Devletler enerji konusunda yanlış kararlar aldıklarında bunu dile getirmeliyiz.
- I think we made the wrong decision.
- Sanırım yanlış karar verdik.
- Don't you think we made the wrong decision?
- Yanlış karar verdiğimizi düşünmüyor musun?
- Did we make the wrong decision?
- Yanlış karar mı verdik?
- Tom made the wrong decision.
- Tom yanlış karar verdi.
- Don't you think we made the wrong decision?
- Yanlış karar verdiğimizi düşünmüyor musunuz?
- Do you think we made the wrong decision?
- Yanlış karar verdiğimizi mi düşünüyorsun?
- Sometimes people make wrong decisions.
- Bazen insanlar yanlış kararlar verirler.
- I think you've made the wrong decision.
- Bence yanlış karar verdiniz.
- Do you think we made the wrong decision?
- Sence yanlış karar mı verdik?
- Sometimes people make wrong decisions.
- Bazen insanlar yanlış kararlar verir.
Show More (11)
|