Turco | Inglés | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | (bir şey) bakımından | in terms of (something) expr. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | bir şey bakımından zengin olmak | be rich in something v. |
Phrasals | ||
Phrasals | bir şey bakımından artış göstermek | gain in v. |
Phrasals | bir şey konusunda/bakımından iyiye gitmek | gain in v. |
Phrases | ||
Phrases | biri/bir şey bakımından | in regard to somebody/something expr. |
Phrases | biri/bir şey bakımından | with regard to somebody/something expr. |
Colloquial | ||
Colloquial | bir şey bakımından zengin | strong on adj. |
Colloquial | bir şey yönünden/bakımından güçlü | strong on adj. |
Colloquial | (bir şey) bakımından zengin | rich with (something) adj. |
Idioms | ||
Idioms | (bir şey) bakımından zengin olmak | be steeped in (something) v. |
Idioms | (bir şey) bakımından derinliği olmak | be steeped in (something) v. |
Idioms | bir şey bakımından zengin olmak | be steeped in something v. |
Idioms | bir şey bakımından derinliği olmak | be steeped in something v. |