Historia

(birini/bir şeyi) göstermek

Significados de "(birini/bir şeyi) göstermek" en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Phrasals
1	Phrasals	(birini/bir şeyi) göstermek	point toward (someone or something) v.
2	Phrasals	(birini/bir şeyi) göstermek	point to (someone or something) v.
3	Phrasals	(birini/bir şeyi) göstermek	refer to (someone or something) v.

Significados de "(birini/bir şeyi) göstermek" con otros términos en diccionario inglés turco: 33 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Phrasals
1	Phrasals	birini/bir şeyi birine veya bir şeye göstermek	expose someone or something to someone or something v.
2	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şey) olarak göstermek	portray (someone or something) as (something) v.
3	Phrasals	birini/bir şeyi birine göstermek	reveal someone or something to someone v.
4	Phrasals	(birini/bir şeyi/kendini bir şey) olarak göstermek	sell (someone, something, or oneself) as (something) v.
5	Phrasals	birini/bir şeyi bir şey olarak göstermek	sell someone or something as something v.
6	Phrasals	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak göstermek	tout (someone or something) as v.
7	Phrasals	(birini/bir şeyi) ideal, faydalı biri/bir şey olarak göstermek	tout someone or something as something v.
8	Phrasals	(birini/bir şeyi) parmağıyla göstermek	point toward (someone or something) v.
9	Phrasals	(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak göstermek	disguise (someone or something) as (someone or something) v.
10	Phrasals	(birini/bir şeyi başka bir şeymiş) gibi göstermek	pass (someone or something) off (as something else) v.
11	Phrasals	aşağıdaki (birini/bir şeyi) göstermek	point down to (someone or something) v.
12	Phrasals	(birini/bir şeyi) parmağıyla işaret etmek/göstermek	point to (someone or something) v.
13	Phrasals	(bir şey) olarak (birini/bir şeyi) göstermek/işaret etmek	point to (someone or something) as (something) v.
14	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şey) olarak göstermek/tanıtmak	represent (someone or something) as (something) v.
Colloquial
15	Colloquial	birini (bir şeyi yapan, bir yerde olan) kişi olarak işaret etmek/göstermek	finger v.
16	Colloquial	(birini/bir şeyi) iyi göstermek	do something for (someone or something) v.
17	Colloquial	(birini/bir şeyi) güzel göstermek	do something for (someone or something) v.
18	Colloquial	(birini/bir şeyi) daha alımlı/hoş göstermek	do something for (someone or something) v.
19	Colloquial	(birini/bir şeyi) daha havalı göstermek	do something for (someone or something) v.
20	Colloquial	birini/bir şeyi iyi göstermek	do something for somebody/something v.
21	Colloquial	birini/bir şeyi güzel göstermek	do something for somebody/something v.
22	Colloquial	birini/bir şeyi daha alımlı/hoş göstermek	do something for somebody/something v.
23	Colloquial	birini/bir şeyi daha havalı göstermek	do something for somebody/something v.
Idioms
24	Idioms	(birini/bir şeyi) kötü göstermek	give a black eye to (someone or something) v.
25	Idioms	birini/bir şeyi takmadığını göstermek	cock a snook at somebody/something [uk] v.
26	Idioms	(birini/bir şeyi) tam olarak göstermek	do justice to (someone or something) v.
27	Idioms	birini/bir şeyi tam olarak göstermek	do justice to v.
28	Idioms	birini/bir şeyi tam olarak göstermek	do justice to something/someone v.
29	Idioms	birini/bir şeyi tam olarak göstermek	do someone or something justice v.
30	Idioms	birini/bir şeyi tam olarak göstermek	do someone or something justice v.
31	Idioms	birini/bir şeyi tam olarak göstermek	do justice to someone or something v.
32	Idioms	birini/bir şeyi iyi göstermek	reflect well on somebody/something v.
33	Idioms	(birini/bir şeyi) güzel/iyi/şık göstermek	show (someone or something) to good advantage v.