adamın - Turco Inglés Diccionario
Historia

adamın



Significados de "adamın" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

Inglés Turco
Mining
adamin n. adamin

Significados de "adamın" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

Turco Inglés
General
adamın his pron.

Significados de "adamın" con otros términos en diccionario inglés turco: 55 resultado(s)

Turco Inglés
General
ölmüş bir adamın yüzünden alçı ile alınmış maske death mask n.
adamın biri one man n.
bir adamın karısı the little woman [obsolete] n.
asılmış bir adamın kurutularak büyü amacıyla kullanılan eli hand of glory n.
(ingiliz sömürge dönemi hindistanı'nda) bir ingiliz memurun veya statü sahibi herhangi bir beyaz adamın karısı memsahib n.
suçlunun kendisine vuran iki sıra adamın arasından koştuğu eski bir ceza türü gantlet n.
adamın biri street n.
iki adamın hayatını kurtarmak save the lives of two men v.
bıçağı adamın böğrüne saplamak stick the knife right into his stomach v.
Proverb
zengin adamın yalakası çok olur rich man's joke is always funny
ayinesi iştir adamın lafa bakılmaz tree is known by its fruit
genç bir adamın kölesi olmaktansa yaşlı birinin sevgilisi olmak yeğdir better be an old man's darling than a young man's slave
zengin adamın yalakası çok olur a rich man's joke is always funny
zengin adamın esprisi her zaman komiktir a rich man's joke is always funny
Colloquial
pislik, iğrenç adamın teki bathtub scum n.
Idioms
kör adamın tatili blind man's holiday n.
bir adamın eşi one's ball and chain n.
bir adamın karısı one's ball and chain n.
bir adamın karısı ball and chain n.
adamın canına okumak put someone through the mill v.
adamın gözünün içine baka baka yalan söylemek lie through one's teeth v.
adamın gözünün içine baka baka yalan söylemek lie through teeth v.
adamın gözünün içine baka baka yalan söylemek lie through your teeth v.
adamın adı çıkacağına canı çıksın give a dog bad name and hang him expr.
adamın adı çıkacağına canı çıksın give a dog a bad name expr.
Speaking
adamın biri some guy pron.
adamın biri işte it's just some guy expr.
adamın sabıkası oldukça kabarık the guy had a long track record expr.
adamın teki işte it's just some guy expr.
bu adamın kim olduğunu bilmiyoruz we don't know who this guy is expr.
bu adamın kim olduğunu öğren find out who he is expr.
bu adamın sorunu ne? what's this guy's problem? expr.
Politics
özgür bir adamın dul eşinin önceden hak sahibi olduğu yatak odası eşyaları ve mobilyaları widow's chamber n.
Insurance
bir işin karlılığında maddi etkisi olan kilit adamın ölümü veya sakatlanması sonrasında meydana gelen zarara karşı yapılan sigorta keyman insurance n.
Social Sciences
beyaz adamın (güya tanrı tarafından kendilerine verilen) dünyayı uygarlaştırma görevi white man's burden n.
History
yaşlı bir adamın genç bir kadın ile birlikte yatarak gençleşeceği inanışı shunamitism n.
Religious
üç bilge adamın bebek isa'ya ziyaretinin kutlandığı gün three kings' day n.
üç bilge adamın bebek isa'ya ziyaretinin kutlandığı gün twelfth day n.
üç bilge adamın bebek isa'ya ziyaretinin kutlandığı gün epiphany of our lord n.
azarya'nın duası ve üç genç adamın ezgisi prayer of azariah and song of the three children n.
Basketball
uzun boylu bir adamın maç boyunca çok sayıda ribaunt alması crash the boards n.
Slang
adamın burnundan getiren iş/şey a pig of a (something) [brit] n.
adamın anasını ağlatan iş/şey a pig of a (something) [brit] n.
adamın teki some guy pron.
adamın biri some guy pron.
adamın dibi you're the man expr.
adamın dibi you rock expr.
adamın dibisin you rock expr.
adamın dibisin you're the man expr.
bir adamın sevişecek partneri varsa evlenmeye neden gerek duysun why buy a cow when you can get (the) milk for free? expr.
adamın dibisin ytm (you the man) expr.
adamın dibisin ytm (you're the man) expr.
British Slang
mükemmel/süper/adamın hası diamond geezer n.
Modern Slang
bir adamın kendini aldatan karısıyla kavga ettikten sonra içtiği büyük bir kadeh şarap (johnny depp-amber heard davasında hakimin sorduğu soru üzerine popüler olmuş bir söz) a mega pint n.
yaşlı bir adamın genç bir kıza aşık olması age gap love n.