bütünlük - Turco Inglés Diccionario
Historia

bütünlük



Significados de "bütünlük" en diccionario inglés turco : 39 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
bütünlük integrity n.
General
bütünlük aggregateness n.
bütünlük collectivity n.
bütünlük wholeness n.
bütünlük thoroughness n.
bütünlük plenitude n.
bütünlük fullness n.
bütünlük entirety n.
bütünlük entireness n.
bütünlük unity n.
bütünlük gross n.
bütünlük aggregate n.
bütünlük totality n.
bütünlük gemeinschaft n.
bütünlük completeness n.
bütünlük unit n.
bütünlük plentitude n.
bütünlük coherence n.
bütünlük comprehensiveness n.
bütünlük allness n.
bütünlük integrality n.
bütünlük total n.
bütünlük totalness n.
bütünlük entierty [obsolete] n.
bütünlük entire n.
bütünlük oneness n.
bütünlük omneity n.
bütünlük complement [obsolete] n.
bütünlük perfection [obsolete] n.
bütünlük plenariness n.
bütünlük solemnness n.
bütünlük soleness n.
bütünlük suffisance n.
bütünlük entirely adv.
Trade/Economic
bütünlük completeness n.
Architecture
bütünlük entireness n.
bütünlük completeness n.
Physics
bütünlük absoluteness n.
Archaic
bütünlük unitude n.

Significados de "bütünlük" con otros términos en diccionario inglés turco: 86 resultado(s)

Turco Inglés
General
bölgesel bütünlük territorial integrity n.
bütünlük teorisi gestalt psychology n.
sosyal bütünlük social cohesion n.
kitaplarda kendi içinde bütünlük oluşturan bölüm dam n.
bölünmez bütünlük indivisible integrity n.
fiziksel bütünlük physical integrity n.
bütünlük kavramı entirety concept n.
bütünlük kavramı integrity n.
ulusal bütünlük national integrity n.
mali bütünlük financial integrity n.
birlik/bütünlük eksikliği/yoksunluğu lack of unity n.
görsel bütünlük visual integrity n.
entelektüel bütünlük intellectual integrity n.
görsel bütünlük visual harmony n.
kişisel bütünlük personal integrity n.
öz bütünlük self-integrity n.
ahlaki bütünlük rightness n.
(hristiyanlıkta) dini bütünlük precisianism n.
yapısal bütünlük integrity n.
bütünlük oluşturmak form completeness v.
bütünlük sağlamak provide unity v.
bütünlük sağlamak provide integrity v.
bütünlük sağlamak create coherence v.
bütünlük arz etmek have unity v.
bütünlük arz etmek form an integrity v.
bütünlük arz etmek have integrity v.
bütünlük arz etmek constitute an integrity v.
bütünlük içinde olmak be in unity v.
bütünlük içinde olmak be in harmony v.
bütünlük içinde olmak be in coherence v.
bütünlük içinde olmak be in integration v.
bütünlük taşımak have integrity v.
bütünlük arz etmeyen nonintegrated adj.
bütünlük arz etmeyen non-integrated adj.
uyum ve bütünlük içinde olan one adj.
bütünlük içermeyen incomposite adj.
bütünlük adına for the sake of completeness adv.
bütünlük içinde at one adv.
Proverb
farklı bakış açılarından oluşan bir grubun yaptığı iş bütünlük taşımaz, sonuç verimsiz ve kalitesiz olur a camel is a horse designed by a committee
Colloquial
(biriyle/bir şeyle) bütünlük içinde (olmak) (be) at one (with somebody/something) expr.
(biriyle/bir şeyle) bütünlük içinde at one with (someone or something) expr.
Idioms
bütünlük içinde in key expr.
Trade/Economic
bütünlük yönetimi integrity management n.
bütünlük idaresi integrity management n.
ekonomik bütünlük economic integration n.
işlemsel bütünlük operational integrity n.
Law
bütünlük prensibi integrity principle n.
ülkesel bütünlük territorial integrity n.
Politics
ayrılmaz bütünlük inseparable integrity n.
ayrılmaz bütünlük indivisible unity n.
bölünmez bütünlük indivisible unity n.
bölünmez bütünlük indivisible integrity n.
bölünmez bütünlük inseparable integrity n.
milli bütünlük national integrity n.
Technical
bütünlük kabuğu integrity shell n.
görünür bütünlük visible integration n.
güvenlik bütünlük seviyesi safety integrity level n.
güvenlik bütünlük seviyeleri safety integrity levels n.
kap-kapak bütünlük testi container-closure integrity test n.
otomotiv güvenlik bütünlük seviyesi automotive safety integrity level n.
yapısal bütünlük structural integrity n.
Computer
bütünlük kabuğu integrity shell n.
yalnızca bütünlük integrity only expr.
Informatics
mesaj bütünlük oduk message integrity code (mic) n.
Telecom
bütünlük anahtarı integrity key n.
Automotive
motosiklet güvenliği bütünlük seviyesi motorcycle safety integrity level (msil) n.
otomotiv güvenliği bütünlük seviyesi automotive safety integrity level (asil) n.
yapısal bütünlük structural integrity n.
Medical
bütünlük testi integrity test n.
fonksiyonel mukozal bütünlük functional mucosal continuity n.
filtre bütünlük testi filter integrity test n.
Psychology
umutsuzluğa karşı bütünlük integrity versus despair n.
bütünlük hissi closure n.
Biology
her bir kısmın öncekini tekrar etmesiyle oluşan bütünlük eumerogenesis n.
Biochemistry
bütünlük yitimi disintegration n.
Social Sciences
çeşitlilik içinde bütünlük unity-in-diversity n.
toplumda bütünlük unity in society n.
toplumda bütünlük integrity in society n.
Religious
kişinin ilahi olanla bir olmasını simgeleyen manevi bütünlük sembolü holy grail n.
Military
psikolojik beraberlik ve bütünlük psychological consolidation n.
psikolojik beraberlik ve bütünlük faaliyetleri psychological consolidation activities n.
Music
ses uyumu sonucu ortaya çıkan işitsel bütünlük rhythm n.
Latin
ülkesel bütünlük ilkesi uti possidetis juris n.
Archaic
ahlaki bütünlük chariness n.
bütünlük içinde in the gross expr.
Star Wars
bütünlük (karakol) unity (outpost) n.