between (someone or something) and (someone or something else)

Significados de "between (someone or something) and (someone or something else)" en diccionario turco inglés : 2 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Colloquial
1	Colloquial	between (someone or something) and (someone or something else) expr.	(biri /bir şey) ile (biri/bir şey) arasından
2	Colloquial	between (someone or something) and (someone or something else) expr.	(biri /bir şey) ile (biri/bir şey) arasında

Significados de "between (someone or something) and (someone or something else)" con otros términos en diccionario inglés turco: 24 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Phrasals
1	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) ayırt etmek
The tiny human being is now also able to differentiate between colors. Bu küçük insan artık renkleri de ayırt edebiliyor. More Sentences
2	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırmak
We must be able to differentiate between objects and situations. Nesneler ve durumlar arasında ayırım yapabilmeliyiz. More Sentences
3	Phrasals	get between (someone or something and someone or something else) v.	(bir kişi veya şeyle başka bir kişi veya şey/iki kişi veya şey) arasına girmek/sızmak
4	Phrasals	get between (someone or something and someone or something else) v.	(bir kişi veya şeyi başka bir kişi veya şeyden/iki kişi veya şeyi birbirinden) ayırmak/uzaklaştırmak
5	Phrasals	judge between (someone or something and someone or something else) v.	iki zıt kişi veya şey arasında karar vermek
6	Phrasals	judge between (someone or something and someone or something else) v.	iki zıt kişi veya şey arasında seçim yapmak
7	Phrasals	step between (someone or something and someone or something else) v.	(iki kişi veya şey) arasına girmek/adım atmak
8	Phrasals	judge between (someone or something) (and someone or something else) v.	(iki veya bir kaç şey/kişi) arasında seçim yapmak
9	Phrasals	judge between (someone or something) (and someone or something else) v.	(iki veya birkaç şeyden/kişiden) birine karar vermek
10	Phrasals	judge between (someone or something) (and someone or something else) v.	(iki veya birkaç şeyden/kişiden birinde) karar kılmak
11	Phrasals	judge between (someone or something and someone or something else) v.	(iki veya bir kaç şey/kişi) arasında seçim yapmak
12	Phrasals	judge between (someone or something and someone or something else) v.	(iki veya birkaç şeyden/kişiden) birine karar vermek
13	Phrasals	judge between (someone or something and someone or something else) v.	(iki veya birkaç şeyden/kişiden birinde) karar kılmak
14	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında fark görmek
15	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında ayrım yaratmak
16	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında fark oluşturmak
17	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) farklı hale getirmek
18	Phrasals	differentiate between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) ayırt edilebilir hale getirmek
19	Phrasals	go between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle başka birinin/bir şeyin) arasına girmek/sızmak
20	Phrasals	go between (someone or something and someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle başka birinin/bir şeyin) arasından geçmek/gitmek
21	Phrasals	vary between (someone or something) and (someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında değişmek
22	Phrasals	vary between (someone or something) and (someone or something else) v.	kişiden kişiye, gruptan gruba değişmek/farklılık göstermek
23	Phrasals	waver between (someone or something) and (someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında kararsız kalmak
24	Phrasals	waver between (someone or something) and (someone or something else) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında gidip gelmek