ducks - Turco Inglés Diccionario
Historia

ducks



Significados de "ducks" en diccionario turco inglés : 4 resultado(s)

Inglés Turco
Textile
ducks n. pamuk polyester karışımından yapılan giysi
ducks n. pamuk polyester karışımından yapılan beyaz eşofman
Marine
ducks n. denizcilerin sıcak iklimlerde giydiği hafif kıyafetler
Card
ducks n. (pokerde kullanılan bir argo kelime) çift ikili

Significados de "ducks" con otros términos en diccionario inglés turco: 174 resultado(s)

Inglés Turco
General
ducks and drakes n. taş kaydırma oyunu
sitting ducks n. kolay av
sitting ducks n. kolay hedef
gaggle of ducks n. ördek sürüsü
ducks and drakes [uk] n. taş sektirme
play ducks and drakes with money v. para yemek
ducks [uk] exclam. canım
ducks [uk] exclam. sevgilim
Phrases
ducks and drakes n. saçıp savurma
ducks and drakes n. saçma yerlere para harcama
Proverb
hunt where the ducks are ördeği/kuşu/balığı yuvasında ara
Idioms
lovely weather for ducks n. ahmak ıslatan yağmur
fine weather for ducks n. ahmak ıslatan yağmur
lovely weather for ducks n. yağmurun adeta bardaktan boşanırcasına yağdığını anlatmak için kullanılan ironik söz
fine weather for ducks n. yağmurun adeta bardaktan boşanırcasına yağdığını anlatmak için kullanılan ironik söz
ducks and drakes n. taş sektirme oyunu
make ducks and drakes v. (denizde, gölde) taş sektirmek
play at ducks and drakes v. har vurup harman savurmak
play at ducks and drakes v. bilinçsizce para harcamak
get one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
play ducks and drakes with money v. çarçur etmek
have one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
play ducks and drakes with money v. har vurup harman savurmak
have one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
have ducks in a row v. işleri düzenlemek
get one's ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
get one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get one's ducks in a row v. işini yoluna koymak
have one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
have one's ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
have ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
get one's ducks in a row v. işleri düzenlemek
get one's ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
have one's ducks in a row v. işleri düzenlemek
have ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
have one's ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
hunt where the ducks are v. amaçlarına uygun hareket etmek
hunt where the ducks are v. neyi nerede arayacağını bilmek
hunt where the ducks are v. bir hedef belirleyip ona yönelik hareket etmek
play ducks and drakes with v. har vurup harman savurmak
play ducks and drakes with v. çarçur etmek
play ducks and drakes with v. boşa harcamak
play ducks and drakes with v. saçıp savurmak
play ducks and drakes with v. heba etmek
play ducks and drakes with v. hesapsızca tüketmek/harcamak
play ducks and drakes with v. ziyan etmek
play ducks and drakes with (one) v. (birine) kötü/saygısızca davranmak
play ducks and drakes with (one) v. (birini) umursamamak
play ducks and drakes with (one) v. (birinin) hisleriyle oynamak
play ducks and drakes with (one) v. (biriyle) dalga geçmek/alay etmek
play ducks and drakes with (one) v. (biriyle) oynamak
play ducks and drakes with (one) v. (birini) oyalamak
play ducks and drakes with (one) v. (birinin) vaktini boşa harcamak
play ducks and drakes with v. hafife almak
play ducks and drakes with v. ciddiye almamak
play ducks and drakes with v. oyalamak
play ducks and drakes with v. oynamak
play ducks and drakes with v. vaktini boşa harcamak
make ducks and drakes of (something) v. (bir şeyi) ziyan etmek
make ducks and drakes of (something) v. (bir şeyi) boşa harcamak
make ducks and drakes of (something) v. (bir şeyi) yabana atmak
make ducks and drakes of (something) v. (bir şeyi) heba etmek
make ducks and drakes of v. -i ziyan etmek
make ducks and drakes of v. '-i boşa harcamak
make ducks and drakes of v. '-i yabana atmak
make ducks and drakes of v. '-i heba etmek
play ducks and drakes with v. -i ziyan etmek
play ducks and drakes with v. '-i boşa harcamak
play ducks and drakes with v. '-i yabana atmak
play ducks and drakes with v. '-i heba etmek
get all one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get all one's ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
get all one's ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
get all one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get all one's ducks in a row v. işlerini düzenlemek
get all one's ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
get all one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
have all one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
have all one's ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
have all one's ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
have all one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
have all one's ducks in a row v. işlerini düzenlemek
have all one's ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
have all one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get all (of) (one's) ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini düzenlemek
get all (of) (one's) ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get all one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get all one's ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
get all one's ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
get all one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get all one's ducks in a row v. işlerini düzenlemek
get all one's ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
get all one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
have all one's ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
have all one's ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
have all one's ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
have all one's ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
have all one's ducks in a row v. işlerini düzenlemek
have all one's ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
have all one's ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get all (of) (one's) ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini muntazamca yapmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini düzenlemek
get all (of) (one's) ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
get all (of) (one's) ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) hazırlıklarını tamamlamak
get (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) işlerini yoluna koymak
get (all) your ducks in a row [us] v. (her şeyi) düzene/sıraya koymak
get (all) your ducks in a row [us] v. (tamamen) hazır ve organize olmak
have (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) hazırlıklarını tamamlamak
have (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) işlerini yoluna koymak
have (all) your ducks in a row [us] v. (her şeyi) düzene/sıraya koymak
have (all) your ducks in a row [us] v. (tamamen) hazır ve organize olmak
get ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get ducks in a row v. işleri düzenlemek
get ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
get ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get ducks in a row v. işini yoluna koymak
get ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
get your ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get your ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get your ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
get your ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get your ducks in a row v. işini yoluna koymak
get your ducks in a row v. işleri düzenlemek
get your ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
have your ducks in a row [us] v. deveyi düze çıkarmak
have your ducks in a row [us] v. hazırlıklarını tamamlamak
have your ducks in a row [us] v. işleri muntazamca yapmak
have your ducks in a row [us] v. işlerini yoluna koymak
have your ducks in a row [us] v. işini yoluna koymak
have your ducks in a row [us] v. işleri düzenlemek
have your ducks in a row [us] v. işleri nizam içinde yürütmek
get/have your ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
get/have your ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
get/have your ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
get/have your ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
get/have your ducks in a row v. işleri düzenlemek
get/have your ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
get/have (all) your ducks in a row [us] v. deveyi düze çıkarmak
get/have (all) your ducks in a row [us] v. hazırlıklarını tamamlamak
get/have (all) your ducks in a row [us] v. işlerini yoluna koymak
get/have (all) your ducks in a row [us] v. işleri muntazamca yapmak
get/have (all) your ducks in a row [us] v. işleri düzenlemek
get/have (all) your ducks in a row [us] v. işleri nizam içinde yürütmek
have (all) your ducks in a row [us] v. deveyi düze çıkarmak
have (all) your ducks in a row [us] v. işleri muntazamca yapmak
have (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) işleri düzenlemek
get (all) your ducks in a row [us] v. deveyi düze çıkarmak
get (all) your ducks in a row [us] v. işleri muntazamca yapmak
get (all) your ducks in a row [us] v. (bütün) işleri düzenlemek
have all (of) (one's) ducks in a row v. deveyi düze çıkarmak
have all (of) (one's) ducks in a row v. hazırlıklarını tamamlamak
have all (of) (one's) ducks in a row v. işlerini yoluna koymak
have all (of) (one's) ducks in a row v. işleri muntazamca yapmak
have all (of) (one's) ducks in a row v. işleri düzenlemek
have all (of) (one's) ducks in a row v. işleri nizam içinde yürütmek
have all (of) (one's) ducks in a row v. her şeyi düzene/sıraya koymak
have all (of) (one's) ducks in a row v. tamamen hazır ve organize olmak
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. birine kötü/saygısızca davranmak
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. birini umursamamak
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. biriyle dalga geçmek/alay etmek
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. biriyle oynamak
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. birini oyalamak
play ducks and drakes with someone [old-fashioned] [uk] v. birini ciddiye almamak