Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
enfekte
Significados de
"enfekte"
en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
enfekte
infected
adj.
2
General
enfekte
infectious [obsolete]
adj.
Archaic
3
Archaic
enfekte
infect
adj.
Significados de
"enfekte"
con otros términos en diccionario inglés turco: 94 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
enfekte eden kimse
infecter
n.
2
General
enfekte eden şey
infecter
n.
3
General
enfekte edici madde
infection
n.
4
General
enfekte madde
infection
n.
5
General
enfekte etmek
infect
v.
6
General
enfekte olmak
be infected
v.
7
General
enfekte olmak
get infected
v.
8
General
enfekte olmak
become infected
v.
9
General
zehir ile enfekte etmek
venom
v.
10
General
enfekte etmek
bite
v.
11
General
enfekte olmak
have
v.
12
General
enfekte etmek
impest [obsolete]
v.
13
General
enfekte etmek
smit
v.
14
General
enfekte etmek
smittle [dialect] [uk]
v.
15
General
enfekte olan
infected
adj.
16
General
enfekte olmamış
noninfected
adj.
17
General
enfekte olmayan
clean
adj.
18
General
enfekte edilebilir
infectible
adj.
19
General
enfekte olabilir
infectible
adj.
20
General
enfekte eden
corrupting
adj.
21
General
birçok doku türünü enfekte eden
pantropic
adj.
22
General
enfekte olan
contracting
adj.
Phrasals
23
Phrasals
ile enfekte etmek
infect with
v.
Politics
24
Politics
biyoterörizm vakalarında yalnızca enfekte olan kişilerin ve temaslıların aşılandığı savunma stratejisi
ring containment
n.
Medical
25
Medical
yeniden enfekte olma
reinfection
n.
26
Medical
enfekte olmuş hücreleri ya da tümör hücrelerini öldüren sitotoksik hücre
t8 cell cytotoxic
n.
27
Medical
enfekte ishal
infectious diarrhea
n.
28
Medical
enfeksiyona yol açan ajanın enfekte edilen organizmaya oranı
multiplicity of infection
n.
29
Medical
hiv ile enfekte çocuk
hiv-infected child
n.
30
Medical
tahriş olmuş ve enfekte olmuş safra kanalları
cholangitis
n.
31
Medical
üst solunum yollarının enfekte eden viral hastalık
laryngotracheobronchitides
n.
32
Medical
tümör hücrelerini enfekte edip öldürmek için genetiği değiştirilmiş virüslerin kullanılması
virotherapy
n.
33
Medical
enfekte olup tecrit edilmiş hastanın sadece yakın temaslı olduğu kişilere aşı yapılması
ring vaccination
n.
34
Medical
iki mikroorganizma ile aynı anda enfekte olma
coinfection
n.
35
Medical
enfekte yara
sore
n.
36
Medical
enfekte sıyrık
sore
n.
37
Medical
süper enfekte etme
superinfection
n.
38
Medical
yeniden enfekte etmek
reinfect
v.
39
Medical
koronavirüsüne enfekte olmak
be infected with coronavirus
v.
40
Medical
solunum yolunu enfekte etmek
infect the respiratory tract
v.
41
Medical
tekrar enfekte olabilen
reinfectious
adj.
42
Medical
enfekte olmayan
uninfected
adj.
43
Medical
enfekte olmayan
bland
adj.
44
Medical
enfekte eden mikroorganizmadan hazırlanan (aşı)
homologous
adj.
45
Medical
enfekte canlı ile fiziksel yakınlık veya temas sonucu bulaşan
horizontal
adj.
46
Medical
ipliksi nematodlarla enfekte olan
filarial
adj.
Dentistry
47
Dentistry
enfekte diş çekimi
infected tooth extraction
n.
Pathology
48
Pathology
riketsiya canlısının neden olduğu ve enfekte pirelerden bulaşan akut enfeksiyon
rat typhus
n.
49
Pathology
deri altı dokuların enfekte olmasından kaynaklı, doku nekrozu ve ağrıya sebep olan şiddetli bir hastalık
necrotizing fasciitis
n.
50
Pathology
tripanosom ile enfekte olma
trypanosomiasis
n.
51
Pathology
tüberküloz ile enfekte olma
tuberculization
n.
52
Pathology
tüberküloz ile enfekte olma
tuberculisation
n.
53
Pathology
enfekte hidrosel
infected hydrocele
n.
54
Pathology
zehirli gazlarla enfekte olmuş havadan bulaştığına inanılan ateşli bir hastalık
malaria
n.
55
Pathology
enfekte gıda ve su tüketimiyle bulaşan akut viral hepatit türü
hepatitis a
n.
56
Pathology
ağzı, cildi, bağırsakları veya vajinayı enfekte eden bir parazitik mantar
monilia albicans
n.
57
Pathology
yeni doğan bebeklerin doğum kanalında enfekte olması sebebiyle gözlerde ortaya çıkan akut inflamasyon
ophthalmia neonatorum
n.
58
Pathology
ipliksi nematodların lenf sistemini enfekte etmesi ile meydana gelen hastalık
filariasis
n.
59
Pathology
süper enfekte etmek
superinfect
v.
60
Pathology
var olan enfeksiyon üzerine yeniden enfekte etmek
superinfect
v.
61
Pathology
enfekte hücrelerde profaj olarak bulunup nadiren lizise neden olan
temperate
adj.
62
Pathology
enfekte eden
infectant
adj.
63
Pathology
enfekte edebilen
infective
adj.
64
Pathology
birçok doku türünü enfekte eden
pantropical
adj.
Dermatology
65
Dermatology
şistozomların deriyi enfekte etmesi ile oluşan alerjik reaksiyon
schistosome dermatitis
n.
66
Dermatology
şistozomların deriyi enfekte etmesi ile oluşan alerjik reaksiyon
swimmer's itch
n.
Parasitology
67
Parasitology
atların bağırsak sistemlerini enfekte eden çeşitli parazit kurtları içeren bir cins
redworm (strongylus)
n.
68
Parasitology
birtakım parazit nematodların enfekte olmuş bireylerin kanında bulunan larvası
microfilaria
n.
69
Parasitology
kahve bitkisini enfekte eden mantar
coffee blight
n.
70
Parasitology
köpek ve kedileri enfekte eden pire
dog flea
n.
71
Parasitology
köpek ve kedileri enfekte eden pire
ctenocephalides canis
n.
72
Parasitology
aynı türden parazit ile yeniden enfekte olma
superparasitism
n.
Veterinary
73
Veterinary
nodüler solucanlar ile enfekte olmuş
nodular
adj.
74
Veterinary
domuz kurdu ile enfekte olmuş
trichinated
adj.
75
Veterinary
domuz kurdu ile enfekte olmuş
trichinized
adj.
76
Veterinary
tenya larvaları ile enfekte olmuş
measled
adj.
Biology
77
Biology
virüs veya hastalık yapıcı madde ile enfekte olan hücre
host
n.
78
Biology
rna virüsleriyle enfekte olmuş hücrelerdeki rna sentezini katalize ederek viral rna kopyalarının üretilmesini sağlayan bir enzim
rna synthetase
n.
79
Biology
parazit ile enfekte etmek
parasitize
v.
80
Biology
parazit ile enfekte etmek
parasitise
v.
81
Biology
bakteriyel hücreleri enfekte eden fakat sadece nadiren hastalığın gerilemesine yol açan bir virüse ait veya ilgili
temperate
adj.
82
Biology
intakt enfekte edici virüs bileşenine ait veya ilgili
subviral
adj.
Marine Biology
83
Marine Biology
dünyaya çin ve japonya'dan yayılmış, tatlı su balıklarını enfekte eden bir tenya
asian tapeworm (bothriocephalus acheilognathi)
n.
Botanic
84
Botanic
mısır rastığı ile enfekte olmuş, şekerli ve dumansı tadı sebebiyle meksika mutfağında kullanılan mısır
huitlacoche
n.
Agriculture
85
Agriculture
mantar sporlarının enfekte etmesini önlemek için budama alanlarına uygulanan kimyasal bir ilaç
wound paint
n.
Breeding
86
Breeding
tenya larvaları ile enfekte olmuş (et veya hayvan)
measly
adj.
87
Breeding
domuz kurdu ile enfekte olmuş
measly
adj.
Apiculture
88
Apiculture
enfekte olmak
infect
v.
Archaic
89
Archaic
enfekte etmek
attaint
v.
Entomology
90
Entomology
yumurtalarını bırakarak bal arılarını enfekte eden bir sinek
zombie fly (apocephalus borealis)
n.
91
Entomology
insan ve diğer memelileri enfekte edebilen, amerika'nın tropik bölgelerine özgü büyük bir sinek
human botfly
n.
92
Entomology
insanları enfekte eden bir bit cinsi
genus pediculus
n.
Slang
93
Slang
herpes virüsüyle enfekte olmuş
herped up
adj.
94
Slang
hiv virüsüyle enfekte olmuş
poz
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of enfekte
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy