Historia

ilgili bilgi

Significados de "ilgili bilgi" en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	ilgili bilgi	relevant information n.

Significados de "ilgili bilgi" con otros términos en diccionario inglés turco: 56 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	görsel veya yazılı yayınlarda hikayenin olay örgüsü ile ilgili sızdırılan bilgi	spoiler n.
2	General	son gelişmeler ile ilgili bilgi sahibi	abreast n.
3	General	(el falında) elde bulunan, yaşam ve kader çizgisinden daha uzun olan, evlilik ve gönül ilişkilerinin yaklaşık zamanları ile ilgili bilgi veren çizgi	marriage lines n.
4	General	(el falında) elde bulunan, yaşam ve kader çizgisinden daha uzun olan, evlilik ve gönül ilişkilerinin yaklaşık zamanları ile ilgili bilgi veren çizgi	line of marriage n.
5	General	ile ilgili bilgi sahibi olmak	knowledgeable with v.
6	General	bir şeyin karakteri, konumu, büyüklüğü veya miktarı ile ilgili kesin ve doğrudan bilgi edinmek	determine v.
7	General	bilgi kuramıyla ilgili	epistemological adj.
8	General	bilgi felsefesiyle ilgili	epistemological adj.
9	General	son gelişmeler ile ilgili bilgi sahibi	up adj.
10	General	son gelişmeler ile ilgili bilgi sahibi	up on adj.
11	General	ayrıcalıklı bilgi ile ilgili	eyes-only adj.
12	General	bilgi girişimcisi ile ilgili	infopreneurial adj.
13	General	bilgi toplama becerileri ile ilgili	infopreneurial adj.
14	General	eklenmiş olduğu konuyla ilgili açıklama, ilave bilgi ve tavsiye içeren	covering adj.
15	General	evrensel bilgi sistemine ait veya ilgili	pantological adj.
16	General	sistematik bilgi görüşüne ait veya ilgili	pantological adj.
17	General	(işlem veya oturumlar ile ilgili) bilgi tutabilen	stateful adj.
Phrasals
18	Phrasals	(bir şey) hakkındaki son gelişmelerle ilgili bilgi sahibi olmak	stay up on (something v.
19	Phrasals	(bir kimseyle ilgili) olumsuz bilgi sızdırmak	brief (against] v.
20	Phrasals	(biriyle/bir şeyle) ilgili rapor/hesap/bilgi vermek	report on (someone or something) v.
Colloquial
21	Colloquial	(biriyle/bir şeyle ilgili) bilgi almak	get word (from someone or something) v.
22	Colloquial	(bir şeyle) ilgili bilgi sahibi	up on (something) expr.
Idioms
23	Idioms	(biriyle/bir şeyle ilgili) çok bilgi barındıran kimse, kitap	a mine of information (on somebody/something) n.
24	Idioms	(biriyle/bir şeyle) ilgili bilgi madeni	a mine of information (on somebody/something) n.
25	Idioms	(biriyle/bir şeyle ilgili) çok bilgi barındıran kimse, kitap	a mine of information (about somebody/something) n.
26	Idioms	(biriyle/bir şeyle) ilgili bilgi madeni	a mine of information (about somebody/something) n.
27	Idioms	bahis oynayacaklar için yarış atları ve jokeylerle ilgili detaylı bilgi veren bir yayın	scratch sheet n.
28	Idioms	bir kişi veya bir şeyle ilgili bilgi paylaşımında bulunmak	swap notes on someone or something v.
29	Idioms	bir kişi veya bir şeyle ilgili bilgi paylaşımında bulunmak	compare notes on someone or something v.
30	Idioms	(özellikle bir kitabın) (içinde) ile ilgili herhangi bir şey (bilgi) olmamak	have nothing on someone or something v.
31	Idioms	(bir kişi veya bir şeyle ilgili) bilgi paylaşımında bulunmak	swap notes (on someone or something) v.
32	Idioms	(işlerle ilgili) bilgi sahibi olmak	be in the swim (of things) v.
33	Idioms	bilgi gerektiren ufak ayrıntılarla ilgili	inside-baseball adj.
34	Idioms	(bir şeyle ilgili) son ayrıntılar hakkında bilgi sahibi	up to speed (on something) expr.
Trade/Economic
35	Trade/Economic	mal ve hizmet üretimiyle ilgili olarak toplumun ulaştığı toplam bilgi birikimi	technology n.
36	Trade/Economic	pazarla ilgili yeterli bilgi sahibi olmadan yapılan pazarlama stratejisi	hunch marketing n.
37	Trade/Economic	tüketicilere şirketin mal veya hizmetleriyle ilgili bilgi veren kaynak	sales literature n.
Institutes
38	Institutes	çevreyle ilgili kimyasallar hakkında veri ve bilgi ağı	environmental chemicals data and information network n.
39	Institutes	bilgi teknolojisi ile ilgili ileri düzey ar-ge yapan istihbarat topluluğu ajansı	advanced research and development activity n.
Technical
40	Technical	sağlıkla ilgili idari bilgi	healthcare administrative information n.
Computer
41	Computer	iş hayatıyla ilgili bilgi hizmeti	business information service n.
42	Computer	ilgili bilgi öğelerinin birbirine bağlı olup birlikte sunulduğu multimedya sistemi	hypermedia n.
43	Computer	ilgili bilgi öğelerinin birbirine bağlı olup birlikte sunulduğu multimedya sistemi	hypermedia system n.
44	Computer	bilgi girişimciliği ile ilgili	infopreneurial adj.
45	Computer	elektronik bilgi yayma araçlarının üretimi ile ilgili	infopreneurial adj.
46	Computer	elektronik bilgi yayma araçlarının satışı ile ilgili	infopreneurial adj.
Informatics
47	Informatics	bilgi ile ilgili olarak	informationally adv.
48	Informatics	(müşterilerle ilgili bilgi ve kayıtlar içeren) merkezi bilgi dosyası	cif (central information file) abrev.
Medical
49	Medical	vücut içine yerleştirilerek vücudun durumuyla ilgili bilgi aktaran elektronik cihaz	endoradiosonde n.
Psychology
50	Psychology	duyular, deneyim ya da mantık vasıtasıyla bilgi edinme süreci ile ilgili olmayan	noncognitive adj.
Literature
51	Literature	bir kimsenin hayatı hakkındaki bilgi ve olaylarla ilgili	biographic adj.
52	Literature	bir kimsenin hayatı hakkındaki bilgi ve olaylarla ilgili	biographical adj.
Philosophy
53	Philosophy	varlık üzerindeki düşüncenin bağımlılığıyla ilgilenen bir bilgi sosyolojisi ile ilgili	relationist adj.
54	Philosophy	bilgi ile ilgili	epistemic adj.
Geography
55	Geography	sular ile ilgili bilgi veren denizcilik haritası	hydrographic chart n.
Military
56	Military	(abd donanması'nda) büro işlerini yerine getiren ve birimiyle ilgili kayıt ve raporları tutup bilgi sağlamaktan sorumlu deniz astsubayı	yeoman [us] n.