kırılmak - Turco Inglés Diccionario
Historia

kırılmak



Significados de "kırılmak" en diccionario inglés turco : 40 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
kırılmak be offended v.
kırılmak be hurt v.
kırılmak be broken v.
General
kırılmak offend v.
kırılmak sink v.
kırılmak be hurt v.
kırılmak rive v.
kırılmak be refracted v.
kırılmak crack v.
kırılmak hurt v.
kırılmak crush v.
kırılmak fracture v.
kırılmak split v.
kırılmak resent v.
kırılmak be killed v.
kırılmak chip v.
kırılmak break off v.
kırılmak snap v.
kırılmak smash v.
kırılmak crash v.
kırılmak explode v.
kırılmak shatter v.
kırılmak go to pieces v.
kırılmak rupture v.
kırılmak die v.
kırılmak be piqued at v.
kırılmak flip v.
kırılmak give way v.
kırılmak go v.
kırılmak knap v.
kırılmak melt [obsolete] v.
kırılmak diffract v.
kırılmak crock v.
kırılmak get v.
Phrasals
kırılmak put back v.
Colloquial
kırılmak get po'd v.
Idioms
kırılmak feel small v.
kırılmak fall to pieces v.
kırılmak get a bloody nose v.
Photography
kırılmak refract v.

Significados de "kırılmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 112 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
hevesi kırılmak be discouraged v.
hevesi kırılmak lose one's passion v.
General
gülmekten kırılmak laugh oneself silly n.
gülmekten kırılmak be in fits of laughter v.
cesareti kırılmak be discouraged v.
(cam vb) (başkası tarafından) kırılmak be broken v.
burnunun direği kırılmak be disturbed by a bad smell v.
kibri kırılmak eat humble pie v.
cesareti kırılmak be disheartened v.
gülmekten kırılmak split one's sides v.
boynu kırılmak break one's neck v.
şevki kırılmak be dispirited v.
dişi kırılmak break one's tooth v.
gülmekten kırılmak burst out laughing v.
ayağı kırılmak break one's leg v.
kalbi kırılmak (one's heart) be broken v.
saati kırılmak one's watch break v.
cesareti kırılmak lose heart v.
ayağı kırılmak leg/foot be broken v.
bacağı kırılmak leg/foot be broken v.
gururu kırılmak feel degraded v.
gururu kırılmak feel humiliated v.
gururu kırılmak feel abased v.
gururu kırılmak be abased v.
içeriden kırılmak break from the inside v.
ucundan kırılmak be broken at the tip v.
burnu kırılmak one's nose to break v.
(azim, coşku, cesaret) kırılmak sag v.
yukarıya doğru kırılmak upbreak v.
birine/bir şeye kırılmak be disappointed at someone or something v.
birine/bir şeye kırılmak be disappointed in someone or something v.
(kalp) kırılmak break v.
gerilim sonucu kırılmak burst v.
cesareti kırılmak dismay [obsolete] v.
yuvarlanıp kırılmak comb v.
soğuk veya don yüzünden kırılmak freeze v.
boşluklu şekilde kırılmak star v.
Phrasals
(bir şey bir yere) düşüp kırılmak break against (something) v.
(bir şey bir yere) çarpıp kırılmak break against (something) v.
(bir şey bir yere) düşüp kırılmak break against something v.
(bir şey bir yere) çarpıp kırılmak break against something v.
kolu kanadı kırılmak fall apart v.
çıt diye kırılmak snap off v.
kolayca kırılmak snap off v.
(bir şeye) çarpıp kırılmak break against (something) v.
düşüp kırılmak break against (something) v.
bir şeye çarpıp kırılmak break against something v.
düşüp kırılmak break against something v.
-e çarpıp kırılmak break against v.
-e düşüp kırılmak break against v.
(birine/bir şeye) kırılmak bridle at (someone or something) v.
pas yüzünden kırılmak rust through v.
'-den kırılmak howl with v.
(bir şeyden, gülmekten, kahkahadan) kırılmak howl with (something) v.
(birine/bir şeye) kırılmak sulk about (someone or something) v.
(birine/bir şeye) kırılmak sulk over (someone or something) v.
Colloquial
cesareti kırılmak lose heart v.
gülmekten kırılmak laugh yourself silly v.
kahkahadan kırılmak howl with laughter v.
gülmekten kırılmak kill (oneself) laughing v.
Idioms
cesareti kırılmak lose heart v.
ümidi kırılmak give up as lost v.
kafası kırılmak get (one's) bell rung v.
kafası kırılmak ring (one's) bell v.
kuraklık vs. biraz kırılmak catch a break v.
kuraklık vs. biraz kırılmak get a break v.
gülmekten kırılmak fall about the place (laughing) v.
gülmekten kırılmak/çatlamak be laughing in the aisles v.
fakirlikten kırılmak don't have a window to throw it out of v.
gülmekten kırılmak fall about v.
hastalıktan kırılmak go down like ninepins v.
gururu kırılmak twist slowly in the wind v.
fakirlikten kırılmak don't have a pot to piss in v.
gülmekten kırılmak split one's sides v.
gururu kırılmak twist in the wind v.
gülmekten kırılmak be in stitches v.
gülmekten kırılmak (tiyatrodaki izleyiciler) roll in the aisles v.
kahkahadan kırılmak rock with laughter v.
kahkahadan kırılmak collapse in laughter v.
kolu kanadı kırılmak go out on a limb v.
sinek gibi kırılmak drop like flies v.
sinek gibi kırılmak be dropping like flies v.
yanlış anlaşılma sonrasında kırılmak take amiss v.
hastalıktan kırılmak drop like ninepins v.
hastalıktan kırılmak go down/drop like ninepins v.
gülmekten kırılmak be in fits v.
sinek gibi kırılmak drop like flies v.
sinek gibi kırılmak fall like flies v.
gururu kırılmak get a bloody nose v.
gülmekten kırılmak be laughing one's head off v.
kalbi kolayca kırılmak have a heart of glass v.
kalbi kırılmak break your heart v.
gururu kırılmak get nose out of joint v.
gururu kırılmak have nose out of joint v.
gururu kırılmak put nose out of joint v.
hastalıktan kırılmak go down like ninepins v.
hastalıktan kırılmak drop like ninepins v.
gururu kırılmak pass under the yoke v.
gülmekten kırılmak split sides v.
gülmekten kırılmak split your sides v.
yanlış anlayıp kırılmak take the wrong way v.
Technical
sıcak işlemlerde kırılmak redsear v.
sıcak işlemlerde kırılmak (metal, demir, çelik vb.) redshort v.
Medical
(zaten kırılmış kemik) tekrar kırılmak refracture v.
Zoology
(yumurta) yavru çıkarken kırılmak pip v.
Geology
yatay şekilde kabarıp kırılmak heave v.
Archaic
şevki kırılmak faint v.
cesareti kırılmak faint v.
içeri doğru kırılmak bulge v.
(kalp) kırılmak rive v.
Slang
gülmekten kırılmak split a gut v.
gülmekten kırılmak split one's gut v.