muaf - Turco Inglés Diccionario

muaf

Significados de "muaf" en diccionario inglés turco : 11 resultado(s)

Turco Inglés
General
muaf excused adj.
Tom could've been excused from doing that.
Tom bunu yapmaktan muaf olabilirdi.

More Sentences
muaf immune adj.
No woman or child in any country is immune from this violence.
Hiçbir ülkede hiçbir kadın ya da çocuk bu şiddetten muaf değildir.

More Sentences
Law
muaf immune adj.
For example, non-governmental organisations are themselves not immune from criticism.
Örneğin, sivil toplum kuruluşları da eleştirilerden muaf değildir.

More Sentences
Technical
muaf immune adj.
I think that the United States has made the mistake of believing it is probably immune from this type of action.
ABD'nin bu tür eylemlerden muhtemelen muaf olduğuna inanarak hata yaptığını düşünüyorum.

More Sentences
Common Usage
muaf free adj.
muaf exempted adj.
muaf exempt adj.
General
muaf privileged adj.
muaf exempt adj.
muaf pre-exempt adj.
Law
muaf exempt adj.

Significados de "muaf" con otros términos en diccionario inglés turco: 235 resultado(s)

Turco Inglés
General
muaf tutma release n.
I am by no means releasing the Member States from their responsibility.
Hiçbir şekilde Üye Devletleri sorumluluklarından muaf tutmuyorum.

More Sentences
muaf tutmak excuse v.
The teacher excused me from the examination.
Öğretmen beni sınavdan muaf tuttu.

More Sentences
muaf tutmak discharge v.
It is one from which the Council, too, cannot be discharged.
Konsey'in de bu görevden muaf tutulamayacağı bir konudur.

More Sentences
muaf tutulmak be exempted v.
The court ruled that Muslim schoolgirls could not be exempted from swimming lessons.
Mahkeme, Müslüman kız öğrencilerin yüzme derslerinden muaf tutulamayacağına karar verdi.

More Sentences
vergiden muaf free of tax adj.
These goods are free of tax.
Bu eşyalar vergiden muaf.

More Sentences
vergiden muaf tax-exempt adj.
That is why the international agreement on the tax-exempt status of air fuels should be respected.
Bu nedenle hava yakıtlarının vergiden muaf tutulmasına ilişkin uluslararası anlaşmaya saygı gösterilmelidir.

More Sentences
vergiden muaf tax-free adj.
As you know, cigarettes are not a tax-free commodity.
Bildiğiniz gibi sigara vergiden muaf bir ürün değildir.

More Sentences
(bir şeyden) muaf exempt from (something) adj.
First of all, I should like to argue in favour of biofuels being made exempt from energy taxation.
Öncelikle, biyoyakıtların enerji vergisinden muaf tutulmasını savunmak istiyorum.

More Sentences
Trade/Economic
gümrük vergisinden muaf exempt adj.
These articles are all exempt from duty.
Bu eşyaların hepsi gümrük vergisinden muaftır.

More Sentences
vergiden muaf tax-free adj.
The income from this source is tax-free.
Bu kaynaktan elde edilen gelir, vergiden muaftır.

More Sentences
vergiden muaf free of tax adj.
These goods are free of tax.
Bu mallar vergiden muaftır.

More Sentences
Common Usage
-den muaf olmak be exempt from v.
General
gümrükten muaf liman free port n.
muaf tutma exempting n.
muaf tutan exonerator n.
cezadan muaf olma impunity n.
muaf tutma exonerating n.
ceza ve mukabelden muaf olma impunity n.
muaf tutma durumu freeness n.
hükümet kontrolünden muaf etme deregulating n.
muaf tutulma releasement n.
sorumluluktan muaf olma dönemi holiday n.
bağlayıcı unsurlardan muaf olma disengagement n.
sivil veya dini kuraldan muaf olma dispensation n.
edilmiş yeminden veya verilmiş sözden muaf olma dispensation n.
muaf tutulanlar haricindeki tüm hükümet programlarına eşit oranda uygulanan sabit yüzde kesintisiyle kamu harcamalarının otomatik olarak azaltılması sequestration n.
muaf olma freedom n.
muaf tutmak be exempt from v.
muaf tutmak release v.
muaf tutmak dispense v.
muaf kılmak immunize v.
muaf tutmak immunize v.
muaf tutmak exonerate v.
muaf tutmak free v.
muaf tutmak (birini kural/yasa vb'nden) waive v.
muaf tutmak dispensate v.
muaf tutmak prune v.
birini bir şeyi yapmaktan muaf tutmak excuse from v.
muaf tutmak privilege v.
muaf olmak be exempt from v.
muaf tutmak be exempt v.
muaf tutmak rescue v.
yerine getirmekten muaf tutmak (bir sorumluluğu/yükümlülüğü) absolve from v.
muaf tutmak acquit v.
-den muaf olmak be exempt v.
-den muaf olmak be exempt from v.
muaf hale gelmek become exempt (from) v.
gümrükten muaf olmak exempt from duty v.
muaf tutulmak be held exempted v.
muaf kılmak immunise v.
muaf tutmak immunise v.
muaf tutmak acquight [obsolete] v.
muaf tutmak acquite [obsolete] v.
muaf tutmak clean v.
cinsiyetten muaf tutmak degenderize [us] v.
(kuruluş ile ilgili) bürokratik işlemlerden muaf olmak deinstitutionalize [us] v.
(kuruluş ile ilgili) bürokratik işlemlerden muaf olmak deinstitutionalise [uk] v.
(şiirsel) evlilik bağından muaf kılmak disespouse v.
muaf tutmak pre-exempt v.
bir şeyden muaf olmak shet [dialect] [us] v.
muaf tutulabilir exemptible adj.
manevi yükümlülüklerden muaf unbeholden adj.
muaf tutucu exemptive adj.
vergiden muaf taxexempt adj.
görevden muaf free from duty adj.
vergiden muaf free adj.
muaf tutulmayan (kişi) nonexempt adj.
vergiden muaf nontaxable adj.
-den muaf immune to adj.
-den muaf immune from adj.
vergiden muaf non-taxable adj.
muaf tutulmayan (kişi) non-exempt adj.
askerlikten muaf exempt from military service adj.
posta ücretinden muaf olmayan (mektup, posta) unfrankable adj.
yükümlülükten muaf free of obligation adj.
(sanatçı, sergici) yarıştan muaf tutulmuş hors concours adj.
intikamdan muaf revengeless adj.
acıdan muaf olan impassible adj.
acıdan muaf olan impatible [obsolete] adj.
vücudun isteklerinden muaf disincarnate adj.
yükümlülüklerden muaf fancy-free adj.
cezadan muaf penanceless adj.
cezadan muaf scot-free adj.
gemilerden muaf shipless adj.
cezadan muaf immune adj.
-den muaf released from prep.
-den muaf free from prep.
-den muaf free of prep.
muaf anlamı veren ön ek dis pref.
Phrasals
sınavı başarıyla vererek bir dersten muaf olmak/geçmek quiz out of something v.
bir testi/sınavı geçerek dersten muaf olmak test out v.
sınavla dersten muaf olmak test out v.
(bir şeyden) muaf olmak place out of (something) v.
-den muaf olmak place out of v.
muaf tutulmak istemek beg off v.
birini bir şeyden muaf tutmak excuse someone from something v.
birini bir şeyden muaf tutmak exempt someone from something v.
-den muaf tutmak exempt from v.
(bir şeyden) muaf tutmak exempt from (something) v.
(birini/bir şeyi) yeni kısıtlamalardan, uygulamalardan muaf tutmak grandfather (someone or something) v.
sınavı başarıyla vererek bir dersten muaf olmak/geçmek quiz out v.
Colloquial
posta ücretinden muaf olmamış (mektup, posta) unfranked adj.
'-den muaf out (of something) adj.
Idioms
sağlıksal nedenlerle görev dışı bırakmak/muaf tutmak medical out [us] v.
Trade/Economic
vergiden muaf özel tasarruf hesabı tessa (tax exempt special savings account) n.
borçlunun kanunen takipten muaf olan eşyalan hakkında bu muafiyetten feragat etmesi waiver of exemption n.
gümrükten muaf customs-free n.
genellikle liman veya havaalanlarında o ülkenin vergi ve resimlerinden muaf malların perakende satıldığı nokta duty-free units n.
gümrükten muaf ürünlerin listesi free list n.
gümrük vergisinden muaf non-taxable n.
gümrükten muaf customs free n.
gümrükten muaf duty-free n.
gümrük vergisinden muaf duty free n.
gümrükten muaf mallar free articles n.
gümrükten muaf duty free n.
gümrük vergisinden muaf nontaxable n.
genellikle liman veya havaalanlarında o ülkenin vergi ve resimlerinden muaf malların perakende satıldığı nokta duty-free shop n.
muaf tutulan kimse exempt n.
kesin olarak hasardan muaf free of damage absolutely n.
kati olarak hasardan muaf free of damage absolutely n.
kullanılmayan kurumlar vergisinden muaf meblağ surplus of franked investment income n.
lisanstan muaf license-exempt n.
muaf bırakma exemption n.
Vergiden muaf ab içi teslimat non-taxable intra-eu delivery n.
vergiden muaf yatırım tax free investment n.
vergiden muaf şirket tax-exempt company n.
vergiden muaf tahviller tax exempt bonds n.
vergiden muaf tahvil tax exempt bond n.
vergiden muaf tahviller tax except bonds n.
vergiden tamamen muaf olmak için belirli bir meblağın defaten ödenmesi commutation of taxes n.
vergiden muaf ithalat tax exempt imports n.
vergiden muaf kar tax exempt profit n.
vergiden muaf olan kar tax exempt profit n.
kurumlar vergisinden muaf olmayan gelir unfranked income n.
gümrük vergisinden muaf ticari mallar duty-free goods n.
vergiden muaf şekilde ithal edilen ve yalnızca gümrüksüz satış mağazalarında satılabilen ticari mallar duty-free goods n.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı save as you earn n.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı saye (save as you earn) n.
koruyucu gümrük vergilerinden muaf olup yalnızca gelir amaçlı gümrük tarifelerine tabi olan uluslararası ticaret free trade n.
ithal edilen malların yeniden ihraç edilmeden önce tutulduğu gümrük vergisinden muaf liman bölgesi free zone n.
yıllık vergiden muaf olan gelir miktarı personal allowance [uk] n.
muaf olmak exempt v.
posta ücretinden muaf kılmak frank v.
katma değer vergisinden muaf tutulmak zero-rate v.
vergiden muaf kılmak untax v.
(bir süreliğine) vergiden muaf tax-deferred adj.
gümrükten muaf non-dutiable adj.
muaf tutulmuş released adj.
gümrükten muaf exempt from duty adj.
gümrükten muaf free from duty adj.
gümrük vergisinden muaf exempted from customs duty adj.
gümrükten muaf free of duty adj.
posta pulundan muaf post paid adj.
posta ücretinden muaf post free adj.
vergiden muaf duty-free adj.
vergiden muaf exempt from tax adj.
vergiden muaf free of taxes adj.
vergiden muaf tax-exempt adj.
vergiden muaf untaxed adj.
vergiden muaf tax-exempt adj.
vergiden muaf scot-free adj.
vergiden muaf tax-free adj.
(stok) yavaş hareket eden ürünlerden muaf clean adj.
(stok) yavaş hareket eden envanterden muaf clean adj.
(senet) cirodan muaf clean adj.
(senet) işaretlerden muaf clean adj.
etik veya politik yargılardan muaf (analiz) positive adj.
gümrük vergisinden muaf şekilde duty-free adv.
tüketim vergisinden muaf olarak duty-free adv.
posta pulundan muaf p.p. (post paid) abrev.
Law
cezadan muaf olma exemption from punishment n.
cezadan muaf tutulma impunity n.
görevden muaf olma quitrent n.
gümrük vergisinden muaf duty free n.
gümrük vergisinden muaf customs free n.
muaf tutma (kural yasa vb'nden) waiver of n.
muaf olma exemption from n.
haneye tecavüz cezasından muaf olma hamesucken [anglo-saxon] n.
deniz sigortası poliçesinde sigortacıyı bazı malların kaybına karşı mali sorumluluktan tamamen veya kısmen muaf tutan maddeyi oluşturan istisnalar memorandum n.
(eski) kralın bir kişiyi tutuklamadan muaf tuttuğu emir writ of protection n.
sahibi tarafından kalıcı ikametgah olarak belirlenip arazi yasası uyarınca borç durumunda haciz ve zorunlu satıştan muaf olan ev ve arazi homestead [us] n.
ev ve çevresindeki arazilerin belirli yasalardan kısmen veya tamamen muaf tutulması homestead exemption n.
sanığın yasal yetki ve cezadan muaf olduğunu göstermeyi amaçlayan savunma declinatory n.
bir eylemde bulunmayı vicdani nedenle reddedenleri muaf tutan madde conscience clause n.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvent law [us] n.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvency law [us] n.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvency statute [us] n.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvent statute [us] n.
fiziksel durumu ağır olan yabancılara yardım edenleri mesuliyetten muaf tutan bir tür yasa good samaritan law n.
(kişinin kendi mülkü çerçevesinde) diğerlerinin haklarına halel getiren borçlardan muaf tutulması talebi inhibition [scotland] n.
muaf tutmak immunize v.
muaf tutmak immunise v.
tutuklanmaya karşı muaf maceproof adj.
muaf olarak serbest bırakılmayan undispensable adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir vergiye ait blanch [scotland] adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir vergiyle ilgili blanch [scotland] adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreye ait blanch [scotland] adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreyle ilgili blanch [scotland] adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal vergiye ait veya ilgili blench [scotland] adj.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreye ait veya ilgili blench [scotland] adj.
sanığın kanuni yetki ve cezadan muaf olduğunu göstermeyi amaçlayan declinatory adj.
arazinin tüm mirasçılara eşit pay edilmesinden muaf tutulmuş disgavelled adj.
mülkün çocuklar arasında eşit bölüşülmesinden muaf olan disgavelled adj.
Politics
gümrük vergisinden muaf olma free of duties n.
(britanya'da) 65 yaş üstü ağır engelliler için vergiden muaf bir tür refah yardımı attendance allowance n.
kamu görevlilerini maruz kalabilecekleri teknik cezalardan muaf tutan yasa indemnity n.
gümrükten muaf duty-free adj.
ülkedeki adli yargılamadan muaf kişiler ile ilgili extraterritorial adj.
Automotive
gümrükten muaf araç exempt vehicle n.
muaf araçlar/motorlar exempt vehicles/engines n.
muayeneden muaf tutma clean-screening n.
vergiden muaf araç tax exempt vehicle n.
Traffic
şehir merkezine giriş ücretinden muaf çok düşük emisyonlu araçlar ulez exempt cars n.
Chemistry
maddenin yanma ilkesinden muaf olmak dephlogisticcate v.
Agriculture
tehlikeli otlardan muaf clean adj.
Forestry
(kesimden muaf tutulması için) fidanı işaretlemek staddle v.
(kesimden muaf tutulması için) fideye işaret koymak staddle v.
Education
bir öğrenciyi sınavdan bir süreliğine muaf tutmak için verilen hastalık izni belgesi aegrotat n.
öğrencilere daha lisedeyken üniversite seviyesindeki dersleri alma ve bu derslerden üniversitede muaf olma imkanını sağlayan program advanced placement n.
özel durumlarda okulları veya kişileri ulusal müfredat gerekliliklerinden muaf tutan bir hüküm disapplication [uk] n.
History
(eskiden) derebeyine ödenen ve her türlü görevden muaf tutan kira quitrent n.
yeni toprakların iç meselelerde federal müdahaleden muaf bulunması gerektiğini savunan doktrin popular sovereignty n.
Religious
seküler vergi sisteminden muaf kilise toprağı termon n.
manastır kuralından muaf tutulan keşişlere ayrılmış manastır odası misericord n.
manastır kuralından muaf tutulan keşişlere ayrılmış manastır odası misericorde n.
ingiliz kilisesi papazının resmi görevlerden muaf tutulması degradation n.
dinden muaf hale getirmek dereligionize [us] v.
dinden muaf hale getirmek dereligionise [uk] v.
(yiyecek, araç) dini kullanımlardan muaf impure adj.
Philosophy
sonuçlardan muaf tutulduğunda dikkatsizce veya ahlaksızca davranma riski moral hazard n.
Military
cezadan muaf olma impunity n.
özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker goldbrick n.
özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker goldbricker n.
Printery
hatadan muaf clean adj.
Archaic
yasadan, sorumluluktan veya cezadan muaf tutarak (birine) izin vermek dispense v.