nuisance - Turco Inglés Diccionario
Historia

nuisance

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "nuisance" en diccionario turco inglés : 22 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
nuisance n. sıkıntı
nuisance n. dert
General
nuisance n. karın ağrısı
nuisance n. baş belası
nuisance n. baş ağrısı
nuisance n. rahatsızlık
nuisance n. musibet
nuisance n. sıkıcı tip
nuisance n. illet
nuisance n. bela
nuisance n. sıkıcı şey veya kimse
nuisance n. başkalarına zarar veya sıkıntı veren şey
nuisance n. sıkıntı veren şey
nuisance n. sıkıntı veren kimse
nuisance n. sıkıcı şey
nuisance adj. sıkıntı veren
nuisance adj. başa bela olan
nuisance adj. saldırgan
nuisance adj. vahşi
Trade/Economic
nuisance n. başkalarına verilen zarar
Law
nuisance n. ızrar etme
nuisance n. rahatsız etme

Significados de "nuisance" con otros términos en diccionario inglés turco: 67 resultado(s)

Inglés Turco
General
public nuisance n. kamu için zararlı olan davranış
a great nuisance n. püsküllü bela
a positive nuisance n. tam bir bela
nuisance alarm n. yanlış alarm
odour nuisance n. rahatsız edici koku
odor nuisance n. rahatsız edici koku
abatable nuisance n. azaltılabilir sıkıntı
abatable nuisance n. dindirilebilir dert
attractive nuisance n. çocuklara cazip gelen tehlikeli oyuncak
attractive nuisance n. çocuklar için yaralanma tehlikesi yaratan ilgi çekici şey
be a nuisance to v. başının belası olmak
make a nuisance of oneself v. baş belası olmak
become a nuisance v. çekilmez bir hal almak
become a nuisance v. çekilmez hale gelmek
become a nuisance v. çekilmez bir hale gelmek
make a nuisance of oneself v. başa bela olmak
make a nuisance of oneself v. rahatsız edici şekilde davranmak
Colloquial
a thorough nuisance n. tam bir baş belası
a thorough nuisance n. kötünün kötüsü
public nuisance n. kamu nezdinde sevilmeyen kimse
public nuisance n. sakıncalı kimse
public nuisance n. tehlikeli kimse
Idioms
a devil of a nuisance n. zor bir şey
a devil of a nuisance n. tatsız bir şey
a devil of a nuisance n. musibet
a devil of a nuisance n. bela
the devil of a nuisance n. zor bir şey
the devil of a nuisance n. tatsız bir şey
the devil of a nuisance n. musibet
the devil of a nuisance n. bela
make a nuisance of yourself v. baş belası olmak
make a nuisance of yourself v. başa bela olmak
make a nuisance of yourself v. rahatsız edici şekilde davranmak
Speaking
no nuisance expr. sıkıntı yok
you are being a nuisance expr. rahatsızlık veriyorsun
Trade/Economic
nuisance value n. cereme parası
nuisance value n. çekilen sıkıntıların karşılığı olan para
nuisance value n. fazla ödenen prim
nuisance value n. hava parası
nuisance tax n. sıkıcı vergi
nuisance tax n. vergi yükümlüsüne vereceği sıkıntıya değmeyecek kadar az gelir sağlayan vergi
nuisance value n. (rakibe) rahatsızlık verme gücü
Law
nuisance abatement n. rahatsızlığın giderilmesi
nuisance abatement n. rahatsız edici unsurun yetkili mercilerce engellenmesi, sonlandırılması veya imha edilmesi
abatement of a nuisance n. bir sıkıntının giderilmesi, sonlandırılması veya yok edilmesi
private nuisance n. fuzuli işgal
abatable nuisance n. giderilebilir rahatsızlık
private nuisance n. gürültü vb gibi nedenlerle komşulara verilen rahatsızlık
a nuisance in fact n. normal şartlarda kendiliğinden tehlikeli olmayıp özel durumlarda tehlike arz eden fiiller
nuisance per se n. normal şartlarda kendiliğinden tehlike arz eden fiiller
nuisance per accidens n. normal şartlarda kendiliğinden tehlikeli olmayıp özel durumlarda tehlike arz eden fiiller
private nuisance n. sadece belirli kişilere verilen rahatsızlık
common or public nuisance n. yararlanma hakkının ihlali
mixed nuisance n. bir kimseye özel haklarını kullanırken zarar veren kamu sıkıntısı
mixed nuisance n. bir kimseye özel haklarını kullanırken zorluk çıkaran kamu sıkıntısı
common nuisance n. yararlanma hakkının ihlali
common nuisance n. halka ait bir hakkın kullanımını engelleyen sorun
public nuisance n. toplumun belirli bir kesimini hedef alan hukuka aykırı hareket
public nuisance n. kamusal hakkı istismar eden bir suç türü
Politics
public nuisance n. kamu zararına davranış
public nuisance n. kamu için zararlı olan fiil
Aeronautic
nuisance warning n. tehlike ikazı
Statistics
nuisance parameters n. sıkıcı parametreler
Environment
noise nuisance n. gürültü kirliliği
odor nuisance n. rahatsız edici koku
Military
nuisance minefield n. düşmanı şaşırtmak, ilerleyişini geciktirmek için farklı yerlere gelişigüzel döşenen mayın
nuisance minefield n. taciz mayın tarlası