oar - Turco Inglés Diccionario
Historia

oar

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "oar" en diccionario turco inglés : 19 resultado(s)

Inglés Turco
General
oar n. sal ya da benzeri bir deniz aracının insan gücü ile suda hareket etmesini sağlayan alet
oar n. kürekçi
oar n. işçi
oar n. kürek
oar n. kayık küreği
oar n. bir şeyi karıştırmada kullanılan çubuk vb. araç
oar n. karıştırma çubuğu
oar v. kürek çekerek geçmek
oar v. kürek çekiyormuş gibi geçmek
oar v. kürek çekerek ilerlemek
oar v. kürek çeker gibi ilerlemek
Marine
oar n. kürek
oar v. kürek çekmek
Sport
oar n. kürek
Archaic
oar n. suyu ya da havayı iterek hareket sağlayan kol, kanat gibi uzuv
oar n. kürekli bot
oar n. kayık
oar n. sandal
oar v. (kolunu, kanadını) kürek gibi kullanmak

Significados de "oar" con otros términos en diccionario inglés turco: 79 resultado(s)

Inglés Turco
General
boat oar n. kayık küreği
wooden boat oar n. ahşap kayık küreği
laboring oar n. çok çaba ve zahmetle üstesinden gelinen zor görev
turn the oar v. küreği çevirmek
pull oar v. kürek çekmek
double-bank an oar v. iki adam bir küreği çekecek şekilde ayarlama yapmak
Idioms
put in one's oar v. burnunu sokmak
stick in one's oar v. burnunu sokmak
put one's oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
stick one's oar in v. burnunu sokmak
shove in one's oar v. burnunu sokmak
stick one's oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
put one's oar in v. burnunu sokmak
shove in one's oar v. hariçten gazel okumak
shove in one's oar v. her işe maydanoz olmak
stick in one's oar v. her işe maydanoz olmak
stick one's oar in v. hariçten gazel okumak
put in one's oar v. her işe maydanoz olmak
put in one's oar v. hariçten gazel okumak
stick in one's oar v. hariçten gazel okumak
have just one oar in the water v. kafası karışık olmak
have just one oar in the water v. salim kafayla düşünememek
have just one oar in the water v. sağlıklı düşünememek
pull a lone oar v. kendi göbeğini kendi kesmek
stick your oar in v. burnunu sokmak
stick your oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
stick your oar in v. hariçten gazel okumak
poke your oar in v. burnunu sokmak
poke your oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
poke your oar in v. hariçten gazel okumak
put your oar in v. burnunu sokmak
put your oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
put your oar in v. hariçten gazel okumak
shove your oar in v. burnunu sokmak
shove your oar in v. bir işe salça/maydanoz olmak
shove your oar in v. hariçten gazel okumak
put (one's) oar in (something) v. yerli yersiz fikir belirtmek
put (one's) oar in (something) v. sorulmadan fikrini söylemek
put (one's) oar in (something) v. hariçten gazel okumak
put (one's) oar in (something) v. bilip bilmeden konuşmak
put (one's) oar in (something) v. (bir şeye) burnunu sokmak
put (one's) oar in (something) v. (bir şeye) karışmak
put (one's) oar in (something) v. (bir şeye) salça olmak
put (one's) oar into (something) v. yerli yersiz fikir belirtmek
put (one's) oar into (something) v. sorulmadan fikrini söylemek
put (one's) oar into (something) v. hariçten gazel okumak
put (one's) oar into (something) v. bilip bilmeden konuşmak
put (one's) oar into (something) v. (bir şeye) burnunu sokmak
put (one's) oar into (something) v. (bir şeye) karışmak
put (one's) oar into (something) v. (bir şeye) salça olmak
put oar in v. burnunu sokmak
put oar in v. maydanoz olmak
put oar in v. hariçten gazel okumak
put oar in v. salça olmak
put your oar in (something) v. (bir şeye) salça/maydanoz olmak
put your oar in (something) v. (bir şeye) burnunu sokmak
stick your oar in (something) [uk] v. (bir şeye) salça/maydanoz olmak
stick your oar in (something) [uk] v. (bir şeye) burnunu sokmak
stick (one's) oar into (something) [uk] v. (bir şeye) salça/maydanoz olmak
stick (one's) oar into (something) [uk] v. üstüne vazife olmayan işlere karışmak
stick (one's) oar in (something) [uk] v. (bir şeye) salça/maydanoz olmak
stick (one's) oar in (something) [uk] v. üstüne vazife olmayan işlere karışmak
stick (one's) oar into (something) [uk] v. (bir şeye) burnunu sokmak
stick (one's) oar into (something) [uk] v. (bir şeye) karışmak
stick (one's) oar in (something) [uk] v. (bir şeye) burnunu sokmak
stick (one's) oar in (something) [uk] v. (bir şeye) karışmak
Technical
oar (original aspect ratio) abrev. asıl boy-en oranı
Marine
bow oar n. filika pruva küreği
bow oar n. filikanın pruva küreği
oar lock n. kürek lumbarı
bow oar n. pruva küreği
bow oar n. tekne pruvasında kürek çeken kimse
spoon oar n. ucu kavisli bir kürek çeşidi
feather an oar v. küreği yan çevirmek
Biology
oar-footed adj. yüzebilecek şekilde uyarlanmış ayakları olan
oar-footed adj. yüzmeye müsait ayakları olan
Sport
easy-oar v. alama kürek yapmak
Ornithology
oar cock (rallus aquaticus) n. su kılavuzu
oar cock (rallus aquaticus) n. avrupa ve asya'nın bataklık ve sazlıklarında bulunan bir kuş