yağcılık - Turco Inglés Diccionario
Historia

yağcılık



Significados de "yağcılık" en diccionario inglés turco : 45 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
yağcılık flattery n.
General
yağcılık blarney n.
yağcılık obsequiousness n.
yağcılık oiliness n.
yağcılık greasiness n.
yağcılık claptrap n.
yağcılık oleaginousness n.
yağcılık sycophancy n.
yağcılık butter n.
yağcılık toadeating n.
yağcılık soapiness n.
yağcılık taffy n.
yağcılık blandishment n.
yağcılık unction n.
yağcılık unctuousness n.
yağcılık smarminess n.
yağcılık fulsomeness n.
yağcılık blandation n.
yağcılık morigeration [obsolete] n.
yağcılık losengerie n.
yağcılık obsequence n.
yağcılık obsequience n.
yağcılık obsequies [obsolete] n.
yağcılık obsequy [obsolete] n.
yağcılık oil n.
yağcılık favel [obsolete] n.
yağcılık sawder n.
yağcılık daubing [obsolete] n.
yağcılık fleech n.
yağcılık fleechment n.
yağcılık soft solder n.
yağcılık sooth [obsolete] n.
yağcılık sugarplum n.
yağcılık supparasitation [obsolete] n.
Colloquial
yağcılık apple-polishing n.
yağcılık hoovering n.
Idioms
yağcılık clap-trap n.
yağcılık banana oil n.
yağcılık soft sawder [obsolete] n.
Archaic
yağcılık slaver n.
Slang
yağcılık ass-kissing n.
yağcılık kiss-assing n.
yağcılık ass-licking n.
yağcılık kiss-ass n.
yağcılık soap n.

Significados de "yağcılık" con otros términos en diccionario inglés turco: 38 resultado(s)

Turco Inglés
General
yağcılık yapmak butter up v.
yağcılık etmek butter somebody up v.
yağcılık etmek suck up somebody v.
yağcılık yapmak oil v.
yağcılık etmek suck up v.
yağcılık yapmak lackey v.
yağcılık yapmak lacquey [rare] v.
yağcılık yapmak lackey v.
yağcılık yapmak butter v.
yağcılık yapmak fleech v.
yağcılık yapmak slaver v.
yağcılık yapmak suck v.
yağcılık yapan oily adj.
Phrasals
yağcılık yapmak butter up v.
Colloquial
not için yağcılık yapan öğrenci grade-grubber n.
not için yağcılık/yalakalık yapma grade-grubbing n.
not için yağcılık/yalakalık yapma grade-grubbing n.
yağcılık etmek lick someone's boots v.
(birine) yağcılık etmek suck up to (one) v.
birine yağcılık etmek suck up to someone v.
yağcılık bir işe yaramaz/bana sökmez flattery will get you nowhere expr.
yağcılık bir işe yaramaz/bana sökmez flattery will get you nowhere expr.
boşuna yağcılık yapma flattery will get you nowhere expr.
yağcılık yaparak bir şey elde edemezsin flattery will get you nowhere expr.
Idioms
yağcılık yapmak amacıyla yapılan konuşma sweet-talk n.
yağcılık ederek birini kandırmaya çalışmak lay some sweet lines on someone v.
yağcılık ederek birini kandırmaya çalışmak put some sweet lines on someone v.
birine yağcılık yapmak kiss someone’s hind tit v.
(birine) yağcılık yapmak butter up to (one) v.
yağcılık ederek kandırmaya çalışmak lay some sweet lines on v.
yağcılık ederek (birini) kandırmaya çalışmak lay some sweet lines on (one) v.
yağcılık etmek lick boots v.
boşuna yağcılık yapma flattery will get you everywhere expr.
yağcılık yaparak bir şey elde edemezsin flattery will get you everywhere expr.
boşuna yağcılık yapma flattery will get you nowhere expr.
yağcılık yaparak bir şey elde edemezsin flattery will get you nowhere expr.
History
(özellikle antik yunan'da) yağcılık yaparak bedava yemek alan kimse parasite n.
Slang
kendi çıkarı için yağcılık yapma kiss-assing n.