Turco | Inglés | |
---|---|---|
Medical | ||
Medical | yara gibi | uloid adj. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | (bir şeyi) yara gibi yırtmak | wound v. |
General | (bir şeyi) yara gibi yarmak | wound v. |
General | (bir şeyi) yara gibi açmak | wound v. |
General | yara gibi kabuk kabuk olan | scabby adj. |
General | (kesik, yara) keskin bir bıçakla yapılmış gibi | incised adj. |
Medical | ||
Medical | çivi gibi keskin ve sivri bir şey yüzünden oluşan derin yara | puncture wound n. |
Medical | (yara gibi lezyonların pansumanı için) doktor yardımcısı olarak çalışan kimse | dresser n. |
Medical | yara gibi lezyonların üzerine uygulanan madde | dressing n. |
Medical | iyileşmeyi hızlandırmak için dokuyu almak (yara, kist gibi lezyondan) | deroof v. |
Pathology | ||
Pathology | kalp zarında kalbin gerektiği gibi genişlemesini engelleyen yara veya hastalık | constrictive pericarditis n. |