Tureng - accomplished - Anglais Turc Phrases

Historique

	Anglais	Turc
1	accomplished	başarılı	adj.
	Since we both are accomplished cyclists, this will undoubtedly be appreciated by Parliament. İkimiz de başarılı bisikletçiler olduğumuz için bu şüphesiz Parlamento tarafından takdir edilecektir. Tom is an accomplished musician. Tom başarılı bir müzisyendir. Mary is an accomplished gymnast. Mary başarılı bir jimnastikçidir. Tom is an accomplished musician. Tom başarılı bir müzisyen. Tom is an accomplished actor. Tom başarılı bir aktördür. He's an accomplished artist. O başarılı bir sanatçı. Tom is an accomplished poet. Tom başarılı bir şair. Tom was an accomplished poet. Tom başarılı bir şairdi. Joseph is an accomplished artist, whose skills include painting and drawing. Joseph, resim ve çizim becerileri olan başarılı bir sanatçıdır. Mary is an accomplished writer. Mary başarılı bir yazardır. Tom is an accomplished writer. Tom başarılı bir yazar. Tom is an accomplished poet. Tom başarılı bir şairdir. Sami became an accomplished seaman. Sami başarılı bir denizci oldu. She's an accomplished artist. O başarılı bir sanatçı. By doing this, I'm feeling stronger, more accomplished and braver. Bunu yaparak kendimi daha güçlü, daha başarılı ve daha cesur hissediyorum. Joseph is an accomplished artist, whose skills include painting and drawing. Joseph, yetenekleri resim ve çizim içeren başarılı bir sanatçıdır. She's an accomplished artist. O da başarılı bir sanatçı. We've come a long way and accomplished a lot. Uzun bir yol katettik ve çok başarılı olduk. Mary is an accomplished writer. Mary başarılı bir yazar. Tom is an accomplished writer. Tom da başarılı bir yazar. He's never satisfied with himself no matter how much he's accomplished. Ne kadar başarılı olursa olsun kendisinden hiç memnun değildir. Tom is an accomplished artist. Tom başarılı bir sanatçıdır. Tom is an accomplished swimmer. Tom başarılı bir yüzücüdür. At his young age, he has already accomplished a lot. Genç yaşında, şimdiden çok başarılıdır. Tom is an accomplished jazz musician. Tom başarılı bir caz müzisyenidir. Show More (22)
2	accomplished	tamamlanmış	adj.
	The task will be accomplished in a year. Görev, bir yılda tamamlanacak. Tom and Mary accomplished their mission without any difficulty. Tom ve Mary herhangi bir zorluk olmadan görevlerini tamamladı. The first stage of the operation has been accomplished. Operasyonun ilk aşaması tamamlandı. The task will be accomplished in a year. Görev, bir yıl içinde tamamlanacak. He accomplished the work as planned. İşi planlandığı gibi tamamladı. The first stage of the mission has been accomplished. Görevin ilk aşaması tamamlandı. He accomplished the work as planned. O, işi planlandığı gibi tamamladı. They accomplished their mission. Görevlerini tamamladılar. They accomplished their task without any difficulty. Görevlerini bir zorluk olmadan tamamladılar. They accomplished their mission. Onlar misyonlarını tamamladılar. Show More (7)
3	accomplished	gerçekleştirilmiş	adj.
	You have accomplished a great deal of work and taken numerous decisions regarding the Lisbon Process. Lizbon Süreci ile ilgili olarak çok sayıda çalışma gerçekleştirdiniz ve çok sayıda karar aldınız. My group congratulates the Ombudsman on the work he accomplished in 1999. Grubum, 1999 yılında gerçekleştirdiği çalışmalardan dolayı Ombudsmanı kutlar. The apps typically provide a specific function that's not as easily accomplished on a web browser. Uygulamalar genellikle bir web tarayıcısında kolayca gerçekleştirilemeyen belirli bir işlev sağlar. Show More (0)