anomaly - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
anomaly anomali n.
  • The whole of Europe knows that he represents an anomaly unparalleled elsewhere in the world.
  • Tüm Avrupa, Berlusconi'nin dünyanın başka hiçbir yerinde benzeri olmayan bir anomaliyi temsil ettiğini biliyor.
  • Almost immediately, investigators noticed anomalies.
  • Araştırmacılar anomalileri neredeyse hemen fark ettiler.
  • This is an anomaly.
  • Bu bir anomali.
Show More (2)
anomaly anormallik n.
  • There nevertheless remains one anomaly that cannot be overlooked.
  • Yine de göz ardı edilemeyecek bir anormallik bulunmaktadır.
  • So there is even an anomaly within the United Kingdom.
  • Yani Birleşik Krallık içinde bile bir anormallik var.
  • We found an anomaly.
  • Bir anormallik bulduk.
Show More (0)
anomaly bozukluk n.
  • We found an anomaly.
  • İşlevsel bir bozukluk bulduk.
Show More (-2)