|
- I do wonder, with many of the Commission's proposals, if these really are the basics for the European Union.
- Komisyonun önerilerinin birçoğunun Avrupa Birliği için gerçekten temel olup olmadığını merak ediyorum.
- To think backwards and say, we must get back to yesterday's basics is hardly the right policy for the European Union.
- Geriye dönük düşünmek ve dünün temellerine geri dönmeliyiz demek Avrupa Birliği için doğru bir politika değildir.
- It is right for us to encourage competition but the timing, elements and basics have to be right.
- Rekabeti teşvik etmek bizim için doğrudur ancak zamanlama, unsurlar ve temeller doğru olmalıdır.
- You refer several times in your White Paper to getting back to basics, on focusing on basics once more.
- Beyaz Kitabınızda birkaç kez temellere geri dönmekten, bir kez daha temellere odaklanmaktan bahsediyorsunuz.
- To which school did they go to learn the basics of democracy?
- Demokrasinin temellerini öğrenmek için hangi okula gittiler?
- It's now time to get back to basics.
- Şimdi temellere dönme zamanı geldi.
- We're going to go back to basics.
- Temel konulara geri döneceğiz.
- These are the basics.
- Bunlar temel şeyler.
- We're going to go back to basics.
- Biz temel öğelere geri gideceğiz.
- We need to get back to the basics.
- Temel konulara geri dönmeliyiz.
- It's now time to get back to basics.
- Şimdi temellere dönme zamanı.
Show More (8)
|
