|
- Fortunately, no one was injured.
- Neyse ki, kimse yaralanmadı.
- He was injured in a railway accident.
- Bir tren kazasında yaralandı.
- Has Tom been injured?
- Tom yaralandı mı?
- Tom wasn't seriously injured.
- Tom ciddi şekilde yaralanmadı.
- A number of passengers were injured in the accident.
- Kazada çok sayıda yolcu yaralandı.
- Harrison Ford was seriously injured after he crashed his plane into a golf course.
- Harrison Ford, uçağını bir golf sahasına çarptıktan sonra ciddi şekilde yaralandı.
- Tom could be seriously injured.
- Tom ağır bir şekilde yaralanabilirdi.
- Tom was injured in an accident.
- Tom araba kazasında yaralandı.
- No Canadians were injured.
- Hiçbir Kanadalı yaralanmadı.
- Is Tom injured?
- Tom yaralandı mı?
- Sami was injured.
- Sami yaralandı.
- Many were injured, some badly.
- Birçoğu yaralandı, bazıları fena halde.
- The dog was injured by the bear.
- Köpek ayı tarafından yaralandı.
- As a result of the car accident, the driver was severely injured, and the passanger died.
- Araba kazası sonucunda şoför ciddi şekilde yaralanırken yolcu da öldü.
- Several people were injured.
- Birkaç kişi yaralandı.
- Tom said he's glad Mary wasn't injured.
- Tom, Mary'nin yaralanmadığına sevindiğini söyledi.
- I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
- Bir araba kazasında ağır yaralandığını duyduğumda çok şaşırdım.
- How many were injured?
- Kaç kişi yaralandı?
- Was Tom the one who was injured?
- Yaralanan kişi Tom muydu?
- He was injured in his left leg in the accident.
- O, kazada sol bacağından yaralandı.
- Dan was struck and gravely injured by a truck.
- Dan'e bir kamyon çarptı ve ağır yaralandı.
- No one else was injured.
- Başka kimse yaralanmadı.
- Tom stepped on a bear trap and was seriously injured in the leg.
- Tom ayı tuzağının üzerine bastı ve bacağından ciddi biçimde yaralandı.
- His wife is in the hospital because she was injured in a car crash.
- Karısı bir araba kazasında yaralandığı için hastanede.
- Nobody was injured.
- Kimse yaralanmamıştı.
- He was injured in the accident.
- Kazada yaralandı.
- Hundreds of people were killed or injured.
- Yüzlerce insan öldü ya da yaralandı.
- Tom was only slightly injured.
- Tom sadece hafifçe yaralandı.
- Ten people were killed or injured in the accident.
- Kazada on kişi öldü ya da yaralandı.
- Neither woman was injured.
- İki kadın da yaralanmadı.
- I know that Tom has been injured.
- Tom'un yaralandığını biliyorum.
- Who told you Tom had been injured?
- Sana Tom'un yaralandığını kim söyledi?
- Three people were injured in the accident.
- Kazada üç kişi yaralandı.
- The girl was badly injured in the traffic accident.
- Kız, trafik kazasında kötü biçimde yaralandı.
- Sami was not injured.
- Sami yaralanmadı.
- I've been injured.
- Ben yaralandım.
- Luckily, no one was injured.
- Neyse ki kimse yaralanmadı.
- She was injured in the car accident.
- Kazada yaralandı.
- How badly injured is Tom?
- Tom ne kadar ağır yaralandı?
- Let's hope Tom wasn't injured in the crash.
- Tom'un kazada yaralanmadığını umalım.
- Tom said that Mary wasn't injured.
- Tom, Mary'nin yaralanmadığını söyledi.
- After he was injured in an accident, he could no longer walk.
- Bir kazada yaralandıktan sonra artık yürüyemiyordu.
- Tom was shocked to hear that Mary had been injured in a traffic accident.
- Tom, Mary'nin bir trafik kazasında yaralandığını duyunca şok oldu.
- Ten people were killed or injured in the accident.
- Kazada on kişi öldü veya yaralandı.
- Tom was fatally injured.
- Tom ölümcül şekilde yaralandı.
- One man was seriously injured.
- Bir adam ciddi şekilde yaralandı.
- He was injured in the accident.
- O, kazada yaralandı.
- Tom was fatally injured.
- Tom ölümcül bir biçimde yaralandı.
- Tom said nobody was injured.
- Tom, kimsenin yaralanmadığını söyledi.
- Five men were injured by richocheting bullets.
- Beş adam seken kurşunlarla yaralandı.
- I wasn't badly injured.
- Kötü yaralanmadım.
- I wasn't injured in the accident.
- Kazada yaralanmadım.
- No passengers were injured.
- Hiçbir yolcu yaralanmadı.
- Neither driver was injured.
- İki sürücü de yaralanmadı.
- I was relieved to hear that Tom wasn't seriously injured.
- Tom'un ciddi şekilde yaralanmadığını duyunca rahatladım.
- I know that Tom and Mary have both been injured.
- Tom ve Mary'nin her ikisinin de yaralandığını biliyorum.
- He was seriously injured in the car accident.
- O, araba kazasında ciddi şekilde yaralandı.
- Five men were injured by richocheting bullets.
- Beş kişi seken kurşunlar yoluyla yaralandı.
- Tom was injured by a manhole cover explosion.
- Tom bir rögar kapağı patlaması sonucu yaralandı.
- The back of Tom's right hand was injured by a splinter of glass.
- Tom'un sağ elinin arkası bir cam kıymığı tarafından yaralandı.
- Tom and Mary weren't injured.
- Tom ve Mary yaralanmadılar.
- According to the police, no one was injured.
- Polise göre, kimse yaralanmamış.
- I'm glad you weren't injured.
- Yaralanmadığına sevindim.
- Tom wasn't injured in the train wreck.
- Tom tren kazasında yaralanmadı.
- Three workers were injured.
- Üç işçi yaralandı.
- Sami was injured in the eye.
- Sami gözünden yaralandı.
- A number of passengers were injured.
- Çok sayıda yolcu yaralandı.
- The bird was injured.
- Kuş yaralandı.
- It was Tom who was injured.
- Yaralanan Tom'du.
- Tom was mortally injured.
- Tom ölümcül şekilde yaralandı.
- I could've been injured.
- Yaralanabilirdim.
- She wasn't injured in the train wreck.
- Tren kazasında yaralanmamıştı.
- Tom stepped on a bear trap and was seriously injured in the leg.
- Tom bir ayı tuzağına bastı ve bacağından ciddi şekilde yaralandı.
- I can't believe no one was injured.
- Kimsenin yaralanmadığına inanamıyorum.
- I wasn't seriously injured.
- Ben ciddi yaralanmadım.
- About thirty people were severely injured.
- Yaklaşık otuz kişi ciddi şekilde yaralandı.
- He was seriously injured in the accident.
- Kazada ciddi şekilde yaralanmış.
- We're grateful nobody was injured.
- Kimse yaralanmadığı için minnettarız.
- Tom may be injured.
- Tom yaralanmış olabilir.
- I know you're upset about your car being totaled, but you weren't injured and you should be thankful to be alive.
- Araban hurdaya döndüğü için üzgün olduğunu biliyorum ama yaralanmadın ve hayatta olduğun için şükretmelisin.
- Was anyone else injured?
- Yaralanan başka biri var mıydı?
- You've been injured before, haven't you?
- Daha önce yaralandın, değil mi?
- He was seriously injured in the accident.
- Kazada ciddi şekilde yaralandı.
- Tom said he's glad Mary wasn't injured.
- Tom Mary'nin yaralanmamasına sevindiğini söyledi.
- They were injured.
- Onlar yaralandı.
- Sami was injured quite badly in Iraq.
- Sami Irak'ta çok kötü yaralandı.
- Have you been injured?
- Yaralandınız mı?
- His wife is in the hospital because she was injured in a car crash.
- Karısı hastanede çünkü o bir araba kazasında yaralandı.
- Several passengers on the train were injured in the accident.
- Trendeki birkaç yolcu, kazada yaralandı.
- They were badly injured in a car accident.
- Onlar bir araba kazasında fena halde yaralandı.
- Tom was the one who was injured.
- Yaralanan Tom'du.
- She was only frightened, not injured.
- Sadece korkmuştu, yaralanmamıştı.
- The driver of the bus was injured.
- Otobüsün şoförü yaralandı.
- The back of Tom's right hand was injured by a splinter of glass.
- Tom'un sağ elinin arkası bir cam parçasıyla yaralandı.
- I heard you were injured trying to help Tom.
- Tom'a yardım etmeye çalışırken yaralandığını duydum.
- Tom might've been injured much worse if he hadn't been wearing a helmet.
- Tom kask takmamış olsaydı çok daha kötü yaralanabilirdi.
- Several other workers were injured.
- Birkaç başka işçi yaralandı.
- About 20 people were injured.
- Yaklaşık 20 kişi yaralandı.
- The chief of police told reporters that both a member of the public and a police officer had been injured in last night's altercation.
- Emniyet müdürü gazetecilere yaptığı açıklamada dün geceki kavgada hem bir vatandaşın hem de bir polis memurunun yaralandığını söyledi.
- I could have been injured.
- Yaralanabilirdim.
- About thirty people have been injured.
- Yaklaşık otuz kişi yaralandı.
- Fortunately, nobody was injured.
- Neyse ki, kimse yaralanmadı.
- A lot of people were injured in the accident.
- Kazada birçok kişi yaralandı.
- The passengers who were injured in the accident were taken to the nearest hospital.
- Kazada yaralanan yolcular en yakın hastaneye götürüldü.
- I wasn't injured.
- Yaralanmamıştım.
- Was anyone injured?
- Yaralanan oldu mu?
- My friend is seriously injured.
- Arkadaşım ciddi şekilde yaralandı.
- My brother was injured in the car accident.
- Ağabeyim trafik kazasında yaralandı.
- Being injured in an accident, he could not walk.
- Kazada yaralandığı için yürüyemiyordu.
- Was anyone injured inside the car?
- Arabanın içinde yaralanan var mıydı?
- Have you been injured?
- Yaralandın mı?
- Tom was the one who was injured.
- Tom yaralanan kişiydi.
- The man injured in the accident was taken to the hospital.
- Kazada yaralanan adam hastaneye götürüldü.
- The man injured in the accident was taken to the hospital.
- Kazada yaralanan adam hastaneye kaldırıldı.
- Tom and one other person were seriously injured.
- Tom ve bir kişi daha ciddi şekilde yaralandı.
- Tom was the only one who was injured.
- Yaralanan tek kişi Tom'du.
- My little brother was injured in the accident.
- Küçük erkek kardeşim kazada yaralandı.
- Three were injured.
- Üç kişi yaralandı.
- A lot of passengers were injured in the accident.
- Kazada çok sayıda yolcu yaralandı.
- My daughter is in the hospital because she was injured in a traffic accident.
- Kızım hastanede, çünkü bir trafik kazasında yaralandı.
- Three people were injured.
- Üç kişi yaralandı.
- No one was injured in the accident.
- Kazada yaralanan olmadı.
- He was injured in a traffic accident.
- O, trafik kazasında yaralandı.
- She was injured in a car accident.
- Bir araba kazasında yaralandı.
- The children weren't seriously injured.
- Çocuklar ciddi olarak yaralanmamıştı.
- I hope neither of them was injured in the crash.
- Hiçbirinin kazada yaralanmadığını umuyorum.
- There were fifteen persons injured in the accident.
- Kazada yaralanan on beş kişi vardı.
- I wasn't seriously injured.
- Ciddi bir şekilde yaralanmamıştım.
- Hundreds of people were killed or injured.
- Yüzlerce insan öldürüldü veya yaralandı.
- I was injured while I was skiing.
- Kayak yaparken yaralandım.
- Many people were injured.
- Birçok kişi yaralandı.
- Fortunately, no passengers were injured.
- Neyse ki hiçbir yolcu yaralanmadı.
- The doctor saved the four people injured in the accident.
- Doktor kazada yaralanmış dört kişiyi kurtardı.
- This cyclist is injured.
- Bu bisikletçi yaralandı.
- The president was not injured.
- Başkan yaralanmamıştı.
- Neither Tom nor Mary has been injured.
- Ne Tom ne de Mary yaralandı.
- Three workers were injured.
- Üç tane işçi yaralandı.
- Nobody was injured.
- Kimse yaralanmadı.
- I thought you were injured.
- Yaralandığını sanmıştım.
- Tom may have been injured.
- Tom yaralanmış olabilir.
- She was injured in a fall.
- O, bir düşmede yaralandı.
- Dozens of people were injured in the terrible accident.
- Korkunç kazada düzinelerle insan yaralandı.
- The truck driver wasn't injured.
- Kamyon şoförü yaralanmadı.
- You were injured in a car accident, weren't you?
- Bir araba kazasında yaralandın, değil mi?
- Strange as it may seem, nobody was injured in the fire.
- Tuhaf görünse de yangında kimse yaralanmadı.
- How badly injured is Tom?
- Tom ne kadar kötü yaralandı?
- A number of passengers were injured.
- Birkaç yolcu yaralandı.
- He was injured badly in the accident.
- O, kazada ağır yaralandı.
- I'm sure glad no one was injured.
- Kimsenin yaralanmadığına kesinlikle sevindim.
- Let's hope Tom wasn't injured too badly.
- Tom'un çok kötü yaralanmadığını umalım.
- According to the police, no one was injured.
- Polise göre, hiç kimse yaralanmadı.
- Tom was injured by a manhole cover explosion.
- Tom rögar kapağı patlamasından yaralandı.
- Thirteen people are injured.
- On üç kişi yaralandı.
- Only one person was injured.
- Sadece bir kişi yaralandı.
- I hope neither of them was injured in the crash.
- Umarım ikisi de kazada yaralanmamıştır.
- No one's injured.
- Kimse yaralanmadı.
- Tom is very likely to be injured if he isn't more careful.
- Tom daha dikkatli olmazsa yaralanması çok muhtemel.
- Tom is the only one who was injured.
- Yaralanan tek kişi Tom'du.
- One man was injured.
- Bir adam yaralandı.
- If Tom had been a little more careful, he wouldn't have been injured.
- Tom biraz daha dikkatli olsaydı, yaralanmazdı.
- Mary was injured in a car accident.
- Mary bir araba kazasında yaralandı.
- Tom was severely injured.
- Tom ağır biçimde yaralandı.
- I can't believe no one was injured.
- Hiç kimsenin yaralanmadığına inanamıyorum.
- I was relieved to hear that Tom wasn't seriously injured.
- Tom'un ciddi şekilde yaralanmadığını duyduğumda rahatlamıştım.
- Since he was injured in an accident, he could no longer walk.
- Bir kazada yaralandığı için artık yürüyemiyordu.
- Tom and Mary were both injured.
- Tom ve Mary yaralandı.
- Fadil was involved in an incident where people were injured and killed.
- Fadıl insanların yaralandığı ve öldüğü bir olaya karışmıştı.
- A lot of people were injured in the accident.
- Kazada birçok insan yaralandı.
- Tom wasn't injured in the accident.
- Kazada Tom yaralanmamıştı.
- Neither Tom nor Mary was injured.
- Ne Tom ne de Mary yaralandı.
- The news that her son was injured in the accident was a great shock to her.
- Oğlunun kazada yaralandığı haberi onun için büyük bir şok oldu.
- Miraculously, nobody was seriously injured.
- Mucize eseri, kimse ciddi şekilde yaralanmadı.
- Tom wasn't injured in the accident.
- Tom kazada yaralanmadı.
- Let's hope Tom wasn't injured in the crash.
- Umalım da Tom kazada yaralanmamış olsun.
- He was seriously injured in a traffic accident.
- Bir trafik kazasında ciddi şekilde yaralandı.
- No one else was injured.
- Başka hiç kimse yaralanmadı.
- Several passengers on the train were injured in the accident.
- Kazada trendeki birkaç yolcu yaralandı.
- About thirty people have been injured.
- Yaklaşık 30 kişi yaralandı.
- We were injured in a car accident.
- Bir araba kazasında yaralandık.
- There were a few passengers in the train who were injured in the accident.
- Trende, kazada yaralanan birkaç yolcu vardı.
- A few rioters were seriously injured.
- Birkaç isyancı ciddi şekilde yaralandı.
- Yesterday, Tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.
- Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.
- Luckily, Tom wasn't injured.
- Neyse ki Tom yaralanmamıştı.
- Our team could easily have brought home the bacon, if it weren't for the team's best man being injured.
- Takımın en iyi adamı yaralanmasaydı, takımımız kolayca başarabilirdi.
- The dog was injured by the bear.
- Köpek bir ayı tarafından yaralanmıştı.
- Tom was badly injured.
- Tom kötü yaralandı.
- It was because he was injured that he decided to return to America.
- Yaralandığı için Amerika'ya dönmeye karar verdi.
- You've been injured.
- Yaralanmışsın.
- Tom was not seriously injured.
- Tom ciddi şekilde yaralanmadı.
- Tom was badly injured in a traffic accident.
- Tom, bir trafik kazasında fena halde yaralandı.
- There were a few passengers in the train who were injured in the accident.
- Trende, kazada yaralanmış olan birkaç yolcu vardı.
- Tom was injured in a traffic accident.
- Tom, bir trafik kazasında yaralandı.
- Luckily nobody was seriously injured.
- Neyse ki kimse ciddi şekilde yaralanmadı.
- Sami was injured in the eye.
- Sami gözünden yaralanmıştı.
- She was injured in a fall.
- Düşerken yaralandı.
- He was injured in his left leg in the accident.
- Kazada sol bacağından yaralandı.
- A lot of passengers were injured in the accident.
- Kazada birçok yolcu yaralandı.
- Tom could've been injured.
- Tom yaralanabilirdi.
- About twenty people were injured.
- Yaklaşık yirmi kişi yaralandı.
- Tom and Mary weren't injured.
- Tom ve Mary yaralanmadı.
- The president and his entourage were injured.
- Cumhurbaşkanı ve maiyeti yaralandı.
- Most passengers were hardly injured.
- Yolcuların çoğu neredeyse hiç yaralanmadı.
- Tom said nobody had been injured.
- Tom kimsenin yaralanmadığını söyledi.
- My daughter is in the hospital because she was injured in a traffic accident.
- Kızım bir trafik kazasında yaralandığı için hastanede.
- Tom could be injured.
- Tom yaralanabilirdi.
- We were injured.
- Biz yaralandık.
- An animal can be much more dangerous when injured.
- Bir hayvan yaralandığında çok daha tehlikeli olabilir.
- You've been injured.
- Sen yaralandın.
- So, players were often seriously injured and sometimes even killed in these rough games.
- Bu yüzden, oyuncular bu sert oyunlarda sık sık ciddi şekilde yaralanıyor ve hatta bazen ölüyorlardı.
- One man was injured.
- Bir kişi yaralandı.
- Tom was injured in the explosion.
- Tom patlamada yaralandı.
- Fortunately none of the passengers were injured.
- Neyse ki yolculardan hiçbiri yaralanmadı.
- My uncle was the only person injured in the car accident.
- Amcam araba kazasında yaralanan tek kişiydi.
- Several other workers were injured.
- Birkaç işçi daha yaralandı.
- Tom was shocked to hear that Mary had been injured in a traffic accident.
- Tom Mary'nin bir trafik kazasında yaralandığını duyduğuna şok oldu.
- Yesterday, Tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.
- Dün Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden şimdilik beden eğitimi dersine katılamıyor.
- The boys were injured.
- Erkek çocukları yaralandı.
- Let's hope Tom wasn't injured too badly.
- Umarım Tom çok kötü yaralanmamıştır.
- The only thing that matters is that you weren't injured.
- Önemli olan tek şey yaralanmamış olman.
- He was injured in the leg.
- Bacağından yaralandı.
- Tom has been injured.
- Tom yaralandı.
- Being injured in an accident, he could not walk.
- O bir kazada yaralandığı için yürüyemiyordu.
- I'll never forget the look on Tom's face when he found out that Mary had been injured in a traffic accident.
- Mary'nin bir trafik kazasında yaralandığını öğrendiğinde Tom'un yüzündeki ifadeyi asla unutmayacağım.
- I hope no one was injured.
- Umarım kimse yaralanmamıştır.
- The president and his entourage were injured.
- Başkan ve beraberindekiler yaralandı.
- Maybe Tom was injured.
- Belki Tom yaralanmıştır.
- I was injured.
- Yaralandım.
- Some were injured and others were killed in the accident.
- Kazada yaralananlar ve ölenler oldu.
- The only thing that matters is that you weren't injured.
- Önemli olan tek şey senin yaralanmamış olmandır.
- The cab driver wasn't seriously injured.
- Taksi şoförü ağır yaralanmadı.
- No police officers were injured.
- Hiçbir polis memuru yaralanmadı.
- I've been injured.
- Yaralandım.
- He was injured in a car accident.
- Araba kazasında yaralandı.
- Tom is the only one who was injured.
- Yaralanan tek kişi Tom'dur.
- You were injured in a car accident, weren't you?
- Araba kazasında yaralandın, değil mi?
- The train was derailed and about thirty passengers were either killed or injured.
- Tren raydan çıktı ve yaklaşık otuz yolcu ya öldü ya da yaralandı.
- He was injured in a traffic accident.
- Bir trafik kazasında yaralandı.
- Many people have been injured.
- Birçok insan yaralandı.
- He was seriously injured in a traffic accident.
- Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
- My uncle was the only person injured in the car accident.
- Araba kazasında yaralanan tek kişi Dayımdı.
- Tom was injured in the blast.
- Tom patlamada yaralandı.
- I'm sure glad no one was injured.
- Kimsenin yaralanmadığına sevindim.
- Tom has apparently been injured.
- Görünüşe göre Tom yaralanmış.
- Thirteen people were injured.
- On üç kişi yaralandı.
- Grandpa fell down the stairs and was seriously injured.
- Büyükbaba merdivenlerden düştü ve ciddi biçimde yaralandı.
- Tom could be seriously injured.
- Tom ciddi şekilde yaralanmış olabilir.
- The injured woman was a Brazilian tourist.
- Yaralanan kadın Brezilyalı bir turistti.
- Fortunately, no one was injured.
- Neyse ki kimse yaralanmadı.
- He was injured in a car accident.
- O bir araba kazasında yaralandı.
- Tom was injured in the accident.
- Tom kazada yaralandı.
- Tom was injured in an accident.
- Tom bir kazada yaralandı.
- Tom was injured when a large chunk of ice slid off the roof and hit him.
- Büyük bir buz yığını çatıdan kaydığında ve ona çarptığında Tom yaralandı.
- Tom was really glad to hear that Mary hadn't been injured in the accident.
- Tom, Mary'nin kazada yaralanmadığını duyunca çok sevindi.
- Tom was seriously injured in the accident.
- Tom kazada ciddi şekilde yaralandı.
- I wasn't injured.
- Ben yaralanmadım.
- No one was injured in the accident.
- Kazada kimse yaralanmadı.
- Thirteen firefighters were injured.
- On üç itfaiyeci yaralandı.
- The news that her son was injured in the accident was a great shock to her.
- Oğlunun kazada yaralandığı haberi ona büyük bir şoktu.
- Grandpa fell down the stairs and was seriously injured.
- Büyükbabam merdivenlerden düştü ve ciddi şekilde yaralandı.
- A number of tourists were injured in the accident.
- Kazada çok sayıda turist yaralandı.
- I know Tom has been injured.
- Tom'un yaralandığını biliyorum.
- I suspect Tom has been injured.
- Tom'un yaralandığından şüpheleniyorum.
- We're grateful nobody was injured.
- Kimsenin yaralanmadığına minnettarız.
- If Tom had been wearing his seat belt, he wouldn't have been injured so badly.
- Tom emniyet kemerini takmış olsaydı, bu kadar kötü yaralanmazdı.
- Tom was the one who was injured.
- Yaralanan kişi Tom'du.
- Máire was injured in an accident.
- Máire bir kazada yaralandı.
- Tom and I weren't injured.
- Tom ve ben yaralanmadık.
- Strange as it may seem, nobody was injured in the fire.
- Garip görünebilir, yangında hiç kimse yaralanmadı.
- She was injured in a car accident.
- O, bir araba kazasında yaralandı.
- The doctor saved the four people injured in the accident.
- Doktor kazada yaralanan dört kişiyi kurtardı.
- Tom was injured when a large chunk of ice slid off the roof and hit him.
- Tom, büyük bir buz parçasının çatıdan kayarak ona çarpması sonucu yaralandı.
- Tom said that Mary wasn't injured.
- Tom Mary'nin yaralanmadığını söyledi.
- The boys were injured.
- Çocuklar yaralandı.
- Quite a few people were injured in the accident.
- Kazada oldukça az sayıda kişi yaralandı.
- The president was not injured.
- Başkan yaralanmadı.
- Sami was involved in an incident where people were injured and killed.
- Sami insanların yaralanıp öldüğü bir kazaya karıştı.
- Dozens of people were injured in the terrible accident.
- Korkunç kazada onlarca kişi yaralandı.
- We were worried that you might've been injured.
- Yaralanmış olabileceğinden endişelendik.
- Tom and I were both injured.
- Tom ve ben ikimiz de yaralandık.
- Tom wasn't badly injured.
- Tom kötü yaralanmamıştı.
- Twelve people were injured in the accident.
- Kazada on iki kişi yaralandı.
- She was injured in the car accident.
- Araba kazasında yaralandı.
- Tom was injured in a car accident.
- Tom bir araba kazasında yaralandı.
- They were injured in a car accident.
- Onlar bir araba kazasında yaralandılar.
- Fortunately, nobody was injured.
- Neyse ki kimse yaralanmadı.
- Tom was the only one who was injured.
- Tom yaralanan tek kişiydi.
- No one was badly injured.
- Kimse kötü yaralanmadı.
- Tom didn't appear to be injured.
- Tom yaralanmış gibi görünmüyordu.
- After he was injured in an accident, he could no longer walk.
- O bir kazada yaralandıktan sonra, artık yürüyemiyordu.
- About thirty people were injured.
- Yaklaşık otuz kişi yaralandı.
- Tom has apparently been injured.
- Görünüşe göre Tom yaralandı.
- I am very much surprised to hear that he got badly injured in a motorcar accident.
- Ben onun bir otomobil kazasında kötü yaralandığını duyunca çok şaşırdım.
- Who told you Tom had been injured?
- Tom'un yaralandığını kim söyledi?
- During the past several years, many Japanese have been either killed or injured while traveling overseas.
- Son birkaç yıl içinde, birçok Japon deniz aşırı seyahat ederken ya öldü ya da yaralandı.
- Was Tom the one who was injured?
- Yaralanan Tom muydu?
- Sami was involved in an incident where people were injured and killed.
- Sami insanların yaralandığı ve öldüğü bir olaya karıştı.
- Some passengers were injured, but the others were safe.
- Bazı yolcular yaralandı ancak diğerleri güvendeydi.
- He was injured in the leg.
- O bacağından yaralandı.
- I know that Tom and Mary have both been injured.
- Tom ve Mary'nin ikisinin de yaralandığını biliyorum.
- If Tom had been wearing his seat belt, he wouldn't have been injured so badly.
- Tom emniyet kemerini takıyor olsaydı o kadar kötü yaralanmazdı.
- Many people have been injured.
- Birçok kişi yaralandı.
- Tom might've been injured much worse if he hadn't been wearing a helmet.
- Eğer Tom bir kask giymeseydi çok daha kötü yaralanabilirdi.
- A few of the passengers were seriously injured.
- Yolculardan birkaçı ciddi şekilde yaralandı.
- When was Tom injured?
- Tom ne zaman yaralandı?
- She was injured in the traffic accident.
- O, trafik kazasında yaralandı.
- He wasn't injured in the train wreck.
- Tren kazasında yaralanmamıştı.
- About thirty villagers were injured.
- Yaklaşık otuz köylü yaralandı.
- The cab driver wasn't seriously injured.
- Taksi şoförü ciddi şekilde yaralanmadı.
- Several soldiers were injured in the offensive.
- Saldırıda birkaç asker yaralandı.
- I thought you were injured.
- Yaralandığını düşündüm.
- People have been injured.
- İnsanlar yaralandı.
- It was because he was injured that he decided to return to America.
- O yaralandığı için Amerika'ya dönmeye karar verdi.
- No one was seriously injured.
- Kimse ciddi şekilde yaralanmadı.
- The chief of police told reporters that both a member of the public and a police officer had been injured in last night's altercation.
- Polis şefi muhabirlere verdiği demeçte, dün gece çıkan kavgada hem bir vatandaş hem de bir polis memuru yaralandığını söyledi.
- Mary was not badly injured.
- Mary kötü yaralanmamıştı.
- Tom said he wasn't injured.
- Tom yaralanmadığını söyledi.
- Tom could be injured.
- Tom yaralanmış olabilir.
- Some were injured and others were killed in the accident.
- Kazada bazıları yaralandı ve diğerleri öldü.
- Tom was injured in a traffic accident.
- Tom bir trafik kazasında yaralandı.
- I am injured.
- Yaralandım.
- Ten people were injured in the accident.
- Kazada on kişi yaralandı.
- A few rioters were seriously injured.
- Birkaç isyancı ciddi biçimde yaralandı.
- Tom was also severely injured.
- Tom da ağır yaralandı.
- She was injured in the traffic accident.
- Trafik kazasında yaralandı.
- Tom said nobody was injured.
- Tom kimsenin yaralanmadığını söyledi.
- Several other people were injured.
- Birkaç kişi daha yaralandı.
- Tom was also severely injured.
- Tom da ağır yaralanmıştı.
- Tom is very likely to be injured if he isn't more careful.
- Daha dikkatli olmazsa Tom'un yaralanma ihtimali çok yüksek.
- My brother was injured in the car accident.
- Kardeşim araba kazasında yaralandı.
- My right leg was injured in that accident.
- O kazada sağ bacağım yaralandı.
- Was anyone else injured?
- Başka biri yaralandı mı?
- Fadil was involved in an incident where people were injured and killed.
- Fadıl insanların yaralanıp öldüğü bir olaya karıştı.
- I'm glad to hear Tom wasn't injured.
- Tom'un yaralanmadığını duyduğuma sevindim.
- Tom could've been seriously injured.
- Tom ciddi şekilde yaralanabilirdi.
- Many were injured, some badly.
- Birçoğu yaralandı, bazıları ağır.
- Fortunately, no passengers were injured.
- İyi ki, hiçbir yolcu yaralanmadı.
- Tom wasn't injured.
- Tom yaralanmadı.
- I've never been injured playing rugby.
- Ragbi oynarken hiç yaralanmadım.
- There were fifteen persons injured in the accident.
- Kazada on beş kişi yaralandı.
- Tom may be injured or dead.
- Tom yaralanmış ya da ölmüş olabilir.
- Fifteen people were killed or injured in the accident.
- Kazada on beş kişi öldü ya da yaralandı.
- He was injured badly in the accident.
- Kazada ağır yaralandı.
- We were worried that you might've been injured.
- Yaralanmış olabileceğiniz hakkında endişelendik.
- We were injured in a car accident.
- Biz bir araba kazasında yaralandık.
- The children weren't seriously injured.
- Çocuklar ciddi şekilde yaralanmamış.
- I was injured in a car accident.
- Bir araba kazasında yaralandım.
- She found an injured man.
- O, yaralanmış bir adam buldu.
- They were injured in a car accident.
- Araba kazasında yaralandılar.
Show More (345)
|