dayak - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
beating dayak n.
  • Even though the beating happened in the dream, I am still aching.
  • Dayak rüyamda gerçekleşmiş olsa da hâlâ ağrım var.
  • Tom had injuries consistent with a severe beating.
  • Tom'un yaraları şiddetli bir dayakla uyumlu.
  • Tom took a beating last week.
  • Tom geçen hafta dayak yedi.
Show More (1)
beat dayak n.
  • Tom got beat.
  • Tom dayak yedi.
  • Tom got beat up in the park.
  • Tom parkta dayak yedi.
Show More (-1)
thrashing dayak n.
  • The bully received severe thrashing.
  • Kabadayı şiddetli bir dayak yedi.
Show More (-2)
licking dayak n.
  • The disobedient child received a severe licking.
  • Söz dinlemeyen çocuk, temiz bir dayak yedi.
Show More (-2)
whipping dayak n.
  • You deserved that kind of whipping!
  • Böyle bir dayağı hak ettin!
Show More (-2)
spank dayak n.
  • I spank my kids when needed.
  • Gerektiğinde çocuklarıma dayak atarım.
Show More (-2)