|
- Now those ideas, then so easily dismissed as crazy and impractical, are being given positive form.
- O zamanlar çılgınca ve pratik olmayan diye kolayca reddedilen bu fikirlere şimdi olumlu bir biçim veriliyor.
- Furthermore, I think that a media code of conduct is impractical.
- Ayrıca, bir medya davranış kurallarının pratik olmadığını düşünüyorum.
- This would be impractical, unnecessary and disproportionate.
- Bu pratik olmayan, gereksiz ve orantısız bir uygulama olacaktır.
- The plan was rejected as being impractical.
- Plan pratik olmadığı için reddedildi.
- That's an impractical idea.
- Bu pratik olmayan bir fikir.
- We all consider your idea to be impractical.
- Hepimiz fikrinizin pratik olmadığını düşünüyoruz.
Show More (3)
|