proud - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
proud gururlu adj.
  • The German mark was a currency with a proud past.
  • Alman markı gururlu bir geçmişe sahip bir para birimiydi.
  • I am very happy and proud of what I am doing, and it is very satisfying.
  • Yaptığım işten çok mutlu ve gururluyum ve bu çok tatmin edici.
  • We do not need any more fine words or proud declarations.
  • Artık güzel sözlere ya da gururlu beyanlara ihtiyacımız yok.
Show More (64)
proud gurur verici adj.
  • The Labour Government's record in Britain is also a proud one.
  • İşçi Partisi Hükümetinin Britanya'daki sicili de gurur vericidir.
  • Sweden and many other countries have proud traditions in the United Nations.
  • İsveç ve diğer birçok ülke Birleşmiş Milletler'de gurur verici geleneklere sahiptir.
  • It was the proudest moment of my life.
  • Hayatımın en gurur verici anıydı.
Show More (0)
proud şerefli adj.
  • Better to live dishonored than die proud.
  • Şerefli ölmektense şerefsiz yaşamak daha iyidir.
Show More (-2)
proud onurlu adj.
  • Better to live dishonored than die proud.
  • Onurlu ölmektense onursuz yaşamak daha iyidir.
Show More (-2)