Historique

çözülmüş

Sens de "çözülmüş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	çözülmüş	undone adj.
2	General	çözülmüş	unfixed adj.
3	General	çözülmüş	decoupled adj.
4	General	çözülmüş	unsnarled adj.
5	General	çözülmüş	unbent adj.
6	General	çözülmüş	unfastened adj.
7	General	çözülmüş	unwrapped adj.
8	General	çözülmüş	solved adj.
9	General	çözülmüş	untied adj.
10	General	çözülmüş	slackened adj.
11	General	çözülmüş	slacked adj.
12	General	çözülmüş	unhitched adj.
13	General	çözülmüş	unglued adj.
14	General	çözülmüş	detached adj.
15	General	çözülmüş	run-down adj.
Colloquial
16	Colloquial	çözülmüş	cinched adj.
Technical
17	Technical	çözülmüş	decomposed adj.
Chemistry
18	Chemistry	çözülmüş	solubilized adj.

Sens de "çözülmüş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	çözülmüş şifre	decryption n.
2	General	çözülmüş (serbest kalmış)	disentangled adj.
3	General	çözülmüş (paket vb)	unwrapped adj.
4	General	çözülmüş (kemer vb)	unfastened adj.
5	General	çözülmüş (problem vb)	solved adj.
6	General	gevşek ve çözülmüş kıyafetler giymiş	unbraced [obsolete] adj.
7	General	dizinin bağı çözülmüş	horror-stricken adj.
8	General	dizinin bağı çözülmüş	horror-struck adj.
9	General	hemen hemen çözülmüş	good adj.
Colloquial
10	Colloquial	(sorun) çözülmüş	cracked adj.
11	Colloquial	kolayca çözülmüş	iced adj.
12	Colloquial	dizlerinin bağı çözülmüş	your knees are knocking expr.
13	Colloquial	dizlerinin bağı çözülmüş	your/somebody’s knees are knocking expr.
Idioms
14	Idioms	çözülmüş olmak	be out of the way v.
15	Idioms	dizlerinin bağı çözülmüş	weak in the knees adj.
16	Idioms	(heyecandan, korkudan) dizlerinin bağı çözülmüş	weak at the knees adj.
17	Idioms	dizlerinin bağı çözülmüş	(one's) knees are knocking expr.
18	Idioms	dizlerinin bağı çözülmüş	(one's) knees are shaking expr.
Speaking
19	Speaking	ayakkabının bağı çözülmüş	your shoe's untied expr.
Technical
20	Technical	çözülmüş makara/bobini yeniden sarma işiyle görevli kimse	recoiler n.
21	Technical	çözülmüş madde	dissolved matter n.
22	Technical	çözülmüş madde	solution n.
Marine
23	Marine	çözülmüş oksijen	dissolved oxygen n.
24	Marine	çözülmüş oksijen miktarı az olan su kütlesi	nigasio n.
Medical
25	Medical	toplam çözülmüş katı miktarı	total dissolved solid n.
Chemistry
26	Chemistry	nitrogliserin içinde çözülmüş pamuk barutu ve kafurdan oluşan bir patlayıcı	nitrogelatin n.
27	Chemistry	nitrogliserin içinde çözülmüş pamuk barutu ve kafurdan oluşan bir patlayıcı	nitrogelatine n.
28	Chemistry	çözülmüş katı madde	dissolved solid n.
29	Chemistry	diretken çözeltide çözülmüş	buffered adj.
Biochemistry
30	Biochemistry	toplam çözülmüş katı maddeler	tds (total dissolved solids) n.
31	Biochemistry	çözülmüş katı maddeler	dissolved solids n.
32	Biochemistry	toplam çözülmüş katı maddeler	total dissolved solids n.
Marine Biology
33	Marine Biology	suda çözülmüş olarak bulunan kalsiyum hidroksit	kalkwasser n.
Geography
34	Geography	çözülmüş bir şekilde sodyum klorür, potasyum karbonat ve sodyum klorür içeren tuz gölü	alkali lake n.
35	Geography	çözülmüş bir şekilde sodyum klorür, potasyum karbonat ve sodyum klorür içeren tuz gölü	soda lake n.
36	Geography	çözülmüş don birikintisi	frost boil n.
Slang
37	Slang	çözülmüş/aşılmış	sealed (up) adj.