Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | çatal/bıçak | spife n. |
Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | gümüş çatal bıçak | silverware n. | ||
Can I have silverware for my meal? Yemeğim için gümüş çatal bıçak alabilir miyim? More Sentences |
||||
General | çatal bıçak | knives and forks n. | ||
Yes, he ate with knife and fork. Evet, çatal bıçakla yedi. More Sentences |
||||
General | çatal bıçak takımı | cutlery n. | ||
This restaurant is particular about cutlery. Bu restoran çatal bıçak takımı konusunda titizdir. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | çatal bıçak | cutlery n. | ||
Here are all the things you need in the cutlery basket. Çatal bıçak sepetinde ihtiyacınız olan her şey burada. More Sentences |
||||
Gastronomy | ||||
Gastronomy | çatal bıçak takımı | cutlery n. | ||
Where is the cutlery? Çatal bıçak takımı nerede? More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Common Usage | gümüş çatal bıçak takımı | silverware n. | ||
General | ||||
General | çatal bıçak takımı | flatware n. | ||
General | çatal bıçak gibi eşya | tableware n. | ||
General | çatal bıçak/yemek takımı (bir kişilik) | setting n. | ||
General | çatal bıçak | silver n. | ||
General | çatal bıçak kaşık | cutlery n. | ||
General | çatal bıçak seti | cutlery pack n. | ||
Technical | ||||
Technical | çatal bıçak çelikleri | cutlery steels n. | ||
Gastronomy | ||||
Gastronomy | gümüş çatal bıçak takımı | silverware eating utensils n. | ||
Gastronomy | çatal bıçak kaşık düzenleyici | silverware tray n. | ||
British Slang | ||||
British Slang | çatal bıçak takımı | eating irons n. |