çelikten - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

çelikten



Sens de "çelikten" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
Idioms
çelikten of steel adj.
Technical
çelikten steely adj.

Sens de "çelikten" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 45 résultat(s)

Turc Anglais
General
paslanmaz çelikten sofra gereçleri stainless steel tableware n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği zip line n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği zip-line n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği zipline n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği sypline n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği zip wire n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği aerial runway n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği aerial ropeslide n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği death slide n.
yamaca yerleştirilen paslanmak çelikten makaralı halat düzeneği flying fox n.
dış kenarı keskinleştirilmiş çelikten yapılmış, atılarak kullanılan halka şeklinde bir silah discus [rare] [dated] n.
yamaca yerleştirilen paslanmaz çelikten makaralı halat düzeneği foefie slide [south africa] n.
(demirden, çelikten yapılmış) miğfer coiffe n.
çelikten yapılmış steely adj.
çelikten yapılmış steel adj.
çelikten sinirleri olan steely-nerved adj.
Colloquial
çernobil reaktörünün sızıntısını engellemek için etrafına inşa edilmiş çimento ve çelikten yapı sarcophagus n.
Idioms
sinirleri çelikten as patient as Job expr.
Trade/Economic
dikişli, alaşımsız çelikten mamul basınçlı gaz tüpleri welded unalloyed steel gas cylinders n.
Technical
çelikten yapılmış tırtıklı bisiklet pedalı rat-trap n.
bir parçanın üzerine açılacak delikleri doğru yerleştirmekte kullanılan, sertleştirilmiş çelikten yapılmış küçük şablon toolmakers' button n.
çelikten genleşme tankı steel expansion tank n.
çelikten yapılma kör flanş blind flanges made of steel n.
çelikten yeraltı sığınağı bunker n.
düşük karbonlu çelikten kırpma takımları low-carbon steel trimming tools n.
dikişsiz, çelikten mamul basınçlı gaz tüpleri seamless, steel gas cylinders n.
dikişli, alaşımsız çelikten mamul basınçlı gaz tüpleri welded unalloyed steel gas cylinders n.
kaynak edilebilir ince taneli çelikten yapılan boru weldable alloyed fine grained steel tube n.
küresel düz geniş iç bilezik ve kendi kendine yağlanan silindir gömlekli korozyona dayanıklı çelikten bilyalı yatak spherical plain in corrosion resisting steel with self-lubricating liner and wide inner ring bearings n.
prefabrik çelikten yapılmış portatif köprü bailey bridge n.
tam işlenmiş durumda teslim edilen soğuk haddelendirilerek yönlendirilmemiş taneli elektrik çelikten levha cold rolled non-oriented electrical steel sheet delivered in the fully processed state n.
yuvarlak çelikten elektrik kaynaklı zincir electrically welded round steel chain n.
belirli boyutlarda işlenmiş demirden ve çelikten çubuk merchant bar n.
paslanmaz çelikten imal edilmek be made up of stainless steel v.
paslanmaz çelikten yapılmak be made up of stainless steel v.
çelikten yapılmış steelwork adj.
çelikten sıcak haddelenmiş hot rolled in steel adj.
çelikten yapılmış made of steel adj.
dövme çelikten yapılmış wrought-iron adj.
paslanmaz çelikten imal made of stainless steels adj.
Construction
(ağaçtan veya çelikten) profil bölme stud partition n.
Medical
korozyona dayanıklı çelikten mamul kontrol kablosu control cable in corrosion resisting steel n.
Military
ahşap ve çelikten yapılmış bir tür silah pike n.
Hunting
dış kenarı keskinleştirilmiş çelikten yapılmış, atılarak kullanılan halka şeklinde silah chakram n.
tamamen demir veya çelikten yapılmış (zırh) white adj.