(birinin) karşısında - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(birinin) karşısında



Sens de "(birinin) karşısında" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Phrases
(birinin) karşısında in the presence of (someone) expr.

Sens de "(birinin) karşısında" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 26 résultat(s)

Turc Anglais
General
birinin karşısında duran kimse vis–à–vis n.
(birinin) karşısında büyüklenmek magnify one's self against v.
Phrasals
birinin karşısında geri çekilmek concede to (someone or something) v.
birinin ya da bir şeyin karşısında tırsıp kalmak cringe before someone or something v.
(birinin/bir şeyin) tamamen karşısında olmak come down on (someone or something) v.
(biri/bir şey) karşısında (birinin/bir şeyin) lideri olmak lead (someone or something) against (someone or something else) v.
(birinin/bir şeyin) karşısında diz çökmek prostrate (oneself) before (someone or something) v.
(birinin veya bir şeyin) karşısında yaprak gibi titremek quail before (someone or something) v.
(birinin veya bir şeyin) karşısında tir tir titremek quail before (someone or something) v.
(birinin) karşısında durmak side against (one) v.
(birinin/bir şeyin) karşısında durmak stand up against (someone or something) v.
Phrases
birinin/bir şeyin karşısında in opposition to somebody/something expr.
Idioms
(birinin) karşısında korkudan sinmek/pusmak cringe before (someone or something) v.
(birinin) karşısında korkudan sinmek/pusmak cringe before someone or something v.
(birinin/bir şeyin) karşısında olmak be against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) tamamen karşısında olmak be dead set against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) karşısında durmak make a dead set at (someone or something) [obsolete] v.
(birinin yaptığı iyilik karşısında) borçlu olmak owe (one) one v.
(birinin yaptığı iyilik karşısında) borçlu olmak owe someone one v.
(birinin/bir şeyin) karşısında durmak raise a voice against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) karşısında durmak raise one's voice against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) karşısında durmak take a stand against (someone or something) v.
(birinin/bir şeyin) tamamen karşısında dead set against (someone or something) adj.
(birinin/bir şeyin) karşısında opposed to (someone or something) adj.
her şey (birinin) karşısında/aleyhinde cards are stacked against (one) expr.
Slang
(birinin) tam suratının karşısında olmak be in (one's) face v.