Historique

all the world

Sens de "all the world" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 4 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Speaking
1	Speaking	all the world n.	elalem
2	Speaking	all the world expr.	cümle alem
3	Speaking	all the world expr.	dünya alem
4	Speaking	all the world expr.	herkes

Sens de "all the world" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 101 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	all the time of the world n.	dünyanın bütün zamanı
2	General	all the children in the world n.	dünyadaki bütün çocuklar
3	General	be all/completely alone (in the world) v.	kimi kimsesi olmamak
4	General	be known all over the world v.	bütün dünyada bilinmek
5	General	for all the world like adj.	tıpatıp aynı
6	General	for all the world adv.	dünyada
7	General	all over the world adv.	tüm dünyada
8	General	for all the world adv.	bütün dünyayı verecek olsalar
9	General	all over the world adv.	dünyanın her yerinde
10	General	for all the world adv.	ne pahasına olursa olsun
11	General	in all the countries of the world adv.	dünyanın bütün ülkelerinde
12	General	all around the world adv.	dünya çevresinde
13	General	all around the world adv.	dünya çapında
14	General	all around the world adv.	tüm dünya çevresinde
15	General	all over the world adv.	bütün dünyada
Phrases
16	Phrases	for all the world adv.	her ne pahasına olursa olsun
17	Phrases	for all the world as if (someone or something) expr.	sanki (bir şey) yapmış/olmuş gibi
18	Phrases	for all the world as if/though... expr.	sanki (bir şey) yapmış/olmuş gibi
19	Phrases	for all the world like somebody/something expr.	sanki (bir şey) yapmış/olmuş gibi
20	Phrases	for all the world as if (someone or something) expr.	sanki tamamen (bir şeymiş) gibi
21	Phrases	for all the world as if/though... expr.	sanki tamamen (bir şeymiş) gibi
22	Phrases	for all the world like somebody/something expr.	sanki tamamen (bir şeymiş) gibi
23	Phrases	out of all the things in the world expr.	dünyadaki bütün şeylerin dışında
24	Phrases	out of all the things in the world expr.	dünyadaki bunca şeyin arasından
25	Phrases	all the world loves a lover expr.	mutlu ve aşık birini herkes/çoğu kişi sever
26	Phrases	all the world loves a lover expr.	mutlu ve aşık birini görmek herkesi/çoğu kişiyi mutlu eder
27	Phrases	all the world loves a lover expr.	mutlu ve aşık birini herkes/çoğu kişi sever
28	Phrases	all the world loves a lover expr.	mutlu ve aşık birini görmek herkesi/çoğu kişiyi mutlu eder
Colloquial
29	Colloquial	from all corners of the world expr.	dünyanın dört bir yanından
30	Colloquial	from all corners of the world expr.	dünyanın dört bucağından
31	Colloquial	from all corners of the world expr.	dünyanın her köşesinden
32	Colloquial	from all corners of the world expr.	dünyanın dört bir köşesinden
33	Colloquial	all corners of the world expr.	dünyanın dört bir yanı
34	Colloquial	all corners of the world expr.	dünyanın her köşesi
35	Colloquial	all corners of the world expr.	dünyanın dört bir yanı
36	Colloquial	all corners of the world expr.	dünyanın her köşesi
Idioms
37	Idioms	all the difference in the world n.	dünya kadar fark olması
38	Idioms	all the difference in the world n.	dünyalar kadar farklı
39	Idioms	all the difference in the world n.	olayın tamamen değişmesi/olayın bambaşka bir boyuta taşınması
40	Idioms	all the world and his wife n.	bir sürü insan
41	Idioms	all the world and his wife n.	tüm sosyete
42	Idioms	all the difference in the world n.	dağlar kadar fark
43	Idioms	be all the world to somebody v.	dünyalara değişmemek
44	Idioms	mean all the world to somebody v.	dünyalara değişmemek
45	Idioms	be all the world to somebody v.	çok sevilmek
46	Idioms	mean all the world to somebody v.	çok sevilmek
47	Idioms	be all the world to somebody v.	her şeyden daha fazla sevilmek
48	Idioms	mean all the world to somebody v.	her şeyden daha fazla sevilmek
49	Idioms	be all the world to somebody v.	dünyalara bedel/değer olmak
50	Idioms	mean all the world to somebody v.	dünyalara bedel/değer olmak
51	Idioms	be all the world to somebody v.	biri için çok kıymetli olmak
52	Idioms	mean all the world to somebody v.	biri için çok kıymetli olmak
53	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	dünyalara değişmemek
54	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	çok sevmek
55	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	her şeyden daha fazla sevmek
56	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	dünyalara bedel/değer olmak
57	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	biri için çok kıymetli/önemli/değerli olmak
58	Idioms	be/mean (all) the world to somebody v.	çok değer vermek
59	Idioms	have all the time in the world v.	çok zamanı olmak
60	Idioms	have all the time in the world v.	dünya kadar vakti olmak
61	Idioms	mean all the world to v.	dünyaya bedel olmak
62	Idioms	have all the time in the world v.	istemediği kadar çok zamanı olmak
63	Idioms	make all the difference (in the world) v.	fark yaratmak
64	Idioms	make all the difference (in the world) v.	fark edilebilir bir etki/değişiklik yaratmak
65	Idioms	make all the difference (in the world) v.	renk getirmek
66	Idioms	make all the difference (in the world) v.	gelişim sağlamak
67	Idioms	make all the difference (in the world) v.	dünyasını değiştirmek
68	Idioms	make all the difference (in the world) v.	yeni bir soluk katmak/getirmek
69	Idioms	look for all the world like v.	tıpatıp aynı olmak
70	Idioms	look for all the world like v.	tıpatıp benzemek
71	Idioms	look for all the world like v.	sanki bir kopyası olmak
72	Idioms	look for all the world like v.	bire bir benzemek/aynı olmak
73	Idioms	look for all the world like (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) tıpatıp aynısı olmak
74	Idioms	look for all the world like (someone or something) v.	(birine/bir şeye) tıpatıp benzemek
75	Idioms	look for all the world like (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) sanki bir kopyası olmak
76	Idioms	look for all the world like (someone or something) v.	(birine/bir şeye) bire bir benzemek/aynı olmak
77	Idioms	all . . . in the world expr.	dünyadaki bütün …lar
78	Idioms	for all the world to see expr.	açık seçik şekilde
79	Idioms	(all) the world over expr.	bütün dünyada
80	Idioms	(all) the world over expr.	dünya çapında
81	Idioms	for all the world expr.	dünyada (olmaz)
82	Idioms	for all the world expr.	dünyayı verseler (olmaz)
83	Idioms	all the world and his wife expr.	cümbür cemaat
84	Idioms	for all the world to see expr.	herkesin önünde
85	Idioms	for all the world to see expr.	herkesin gözü önünde
86	Idioms	for all the world to see expr.	ele güne karşı
87	Idioms	for all the world expr.	hiçbir surette
88	Idioms	all the world and his wife expr.	herkes
89	Idioms	for all the world like expr.	sanki bir kopyası
90	Idioms	for all the world like expr.	tıpatıp
91	Idioms	for all the world to see expr.	tüm dünya görsün diye
92	Idioms	(all) the world over expr.	tüm dünyada
93	Idioms	for all the world to see expr.	ulu orta
94	Idioms	all the world and his wife expr.	yediden yetmişe herkes
95	Idioms	for all the world as though (someone or something) expr.	sanki (bir şey) yapmış/olmuş gibi
96	Idioms	for all the world as though (someone or something) expr.	sanki tamamen (bir şeymiş) gibi
97	Idioms	from all four corners of the world expr.	dünyanın dört bir yanından
98	Idioms	from all four corners of the world expr.	dünyanın her köşesinden
99	Idioms	from all four corners of the world expr.	dünyanın dört bir köşesinden
Speaking
100	Speaking	from all over the world expr.	dünyanın her yerinden
101	Speaking	people come from all over the world to see this expr.	insanlar dünyanın dört bir yanından bunu görmek için geliyor