budgetary

Sens de "budgetary" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 4 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	budgetary adj.	bütçe
The first has to do with this House’s budgetary rights. Birincisi bu Meclisin bütçe hakkıyla ilgilidir. More Sentences
Trade/Economic
2	Trade/Economic	budgetary adj.	bütçesel
Agricultural expenditure is under control, so there is no need for significant reforms for budgetary reasons. Tarımsal harcamalar kontrol altındadır, dolayısıyla bütçesel nedenlerle önemli reformlara gerek yoktur. More Sentences
3	Trade/Economic	budgetary adj.	bütçeyle ilgili
There are also other budgetary deficits, first of all in the reliability of the forecasts. Bütçeyle ilgili başka açıklar da var, her şeyden önce tahminlerin güvenilirliği konusunda. More Sentences
4	Trade/Economic	budgetary adj.	bütçeye ait

Sens de "budgetary" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 43 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	budgetary surplus n.	bütçe fazlası
A budgetary surplus in national budgetary policy is a good thing, it is a saving. Ulusal bütçe politikasında bütçe fazlası iyi bir şeydir, bir tasarruftur. More Sentences
Trade/Economic
2	Trade/Economic	budgetary practice n.	bütçenin uygulanması
The Member States are happy about that, but it is not good budgetary practice. Üye Devletler bu durumdan memnundur, ancak bu iyi bir bütçe uygulaması değildir. More Sentences
3	Trade/Economic	budgetary system n.	bütçe sistemi
I would like to begin with some fundamental reflections on the EU's budgetary system. AB'nin bütçe sistemine ilişkin bazı temel değerlendirmelerle başlamak istiyorum. More Sentences
4	Trade/Economic	budgetary items n.	bütçe kalemleri
This year too, there are a number of budgetary items which go beyond these financial perspectives. Bu yıl da, bu mali perspektiflerin ötesine geçen bir dizi bütçe kalemi bulunmaktadır. More Sentences
5	Trade/Economic	budgetary discipline n.	bütçe disiplini
I think that this is especially important, now that there is strict budgetary discipline in all Member States. Tüm Üye Devletlerde sıkı bir bütçe disiplini söz konusu olduğu için bunun özellikle önemli olduğunu düşünüyorum. More Sentences
6	Trade/Economic	extra-budgetary fund n.	bütçe dışı fon
The central budget submitted to Parliament excludes revolving funds and extra-budgetary Funds. Parlamentoya sunulan genel bütçe, döner sermayeli fonları ve bütçe dışı fonları dışta bırakmaktadır. More Sentences
7	Trade/Economic	budgetary control n.	bütçe kontrolü
Those are the amendments that the Budgetary Control Committee has submitted. Bunlar Bütçe Kontrol Komitesi'nin sunduğu değişiklikler. More Sentences
8	Trade/Economic	budgetary policy n.	bütçe politikası
We believe the Pact has contributed to a favourable reaction by budgetary policies during the recent slowdown. Paktın son dönemdeki yavaşlama sırasında bütçe politikalarının olumlu tepki vermesine katkıda bulunduğuna inanıyoruz. More Sentences
9	Trade/Economic	budgetary deficit n.	bütçe açığı
Should we put up with greater budgetary deficits to compensate for the euro? Euro'yu telafi etmek için daha fazla bütçe açığına katlanmalı mıyız? More Sentences
Law
10	Law	budgetary law n.	bütçe kanunu
We must not allow large margins of appreciation in budgetary law. Bütçe kanununda geniş takdir marjlarına izin vermemeliyiz. More Sentences
General
11	General	budgetary proposal n.	bütçe tasarısı
Trade/Economic
12	Trade/Economic	budgetary compliance n.	bütçe mevzuatına uygunluk
13	Trade/Economic	budgetary cuts n.	bütçe kesintileri
14	Trade/Economic	budgetary prerogative n.	bütçe ayrıcalığı
15	Trade/Economic	budgetary procedure n.	bütçe işlemi
16	Trade/Economic	budgetary principles n.	bütçe ilkeleri
17	Trade/Economic	budgetary cut n.	bütçe kesintisi
18	Trade/Economic	budgetary surplus n.	bütçe fazlası
19	Trade/Economic	budgetary principles n.	bütçe prensipleri
20	Trade/Economic	budgetary methods n.	bütçe yöntemleri
21	Trade/Economic	budgetary equilibrium n.	bütçe dengesi
22	Trade/Economic	budgetary control n.	bütçe kontrol
23	Trade/Economic	budgetary equilibrium n.	bütçe denkliği
24	Trade/Economic	budgetary control n.	bütçe denetimi
25	Trade/Economic	budgetary costs n.	bütçe maliyetleri
26	Trade/Economic	budgetary expense plan n.	bütçe masrafları planı
27	Trade/Economic	budgetary accounts n.	bütçe hesapları
28	Trade/Economic	budgetary control n.	bütçenin kontrolü
29	Trade/Economic	budgetary accounts n.	bütçe hesapları
30	Trade/Economic	budgetary draft n.	bütçe tasarısı
31	Trade/Economic	budgetary fund n.	bütçe içi fon
32	Trade/Economic	budgetary prerogative n.	bütçe imtiyazı
33	Trade/Economic	budgetary surplus n.	gelir fazlası
34	Trade/Economic	budgetary expense plan n.	ikramiye ödemeleri planı
35	Trade/Economic	budgetary surplus n.	varidat fazlası
36	Trade/Economic	budgetary constraint n.	bütçesel sınırlama
37	Trade/Economic	budgetary constraint n.	bütçesel kısıtlandırma
Politics
38	Politics	extra budgetary fund n.	bütçe dışı fon
39	Politics	budgetary proposal n.	bütçe tasarısı
40	Politics	the advisory committee on administrative and budgetary questions n.	birleşmiş milletler bütçe ve idare konuları danışma komitesi
41	Politics	budgetary savings n.	bütçe kısıntıları
Telecom
42	Telecom	budgetary control n.	bütçenin denetlenmesi
Military
43	Military	planning and budgetary estimates n.	planlama ve bütçe tahminleri