dope - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

dope

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "dope" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 105 résultat(s)

Anglais Turc
General
dope n. yanıltıcı bilgi
dope n. dinamit yapımında kullanılan madde
dope n. emayit
dope n. esrar
dope n. uyuşturucu madde
dope n. dolap
dope n. macun
dope n. makine yağı
dope n. vernik
dope n. çiriş
dope n. ahmak
dope n. dümen
dope n. bilgi
dope n. cila
dope n. doping
dope n. salak
dope n. afyon
dope n. sersem
dope n. kaz
dope n. narkotik
dope n. budala
dope v. verniklemek
dope v. önceden kestirmek
dope v. tahmin etmek
dope v. halletmek
dope v. çirişlemek
dope v. çözüm bulmak
dope v. üstesinden gelmek
dope v. uyuşturucu vermek
dope v. uyarıcı vermek
dope v. doping yapmak
dope v. kayak mumu uygulamak
dope v. kayak mumu ile parlatmak
dope v. tamir macunu uygulamak
dope v. vernik ile parlatmak
dope v. bakım yapmak
dope v. yabancı madde ile işlem uygulamak
dope v. yabancı maddeye daldırmak
dope v. düzeltmek
dope v. (ata) doping vermek
dope v. manipüle etmek
dope v. aklını çelmek
dope v. duygusuzluk yaratmak
dope v. boyun eğdirmek
dope v. beynini yıkamak
dope v. (maddeye) bağımlı olmak
dope v. (maddeye) düşkün olmak
Technical
dope n. emayit
dope n. kalıp yağı
dope n. katkı
dope n. macun
dope n. lak
dope n. tamir macunu
dope n. macun kıvamlı harç
dope n. macun kıvamlı preparat
dope n. kıvamlı sıvı
dope n. selüloz türevi içeren ağdalı sıvı
dope n. cila
dope n. sıvı vernik
dope n. motor performansını artırıcı
dope n. madde
dope n. motor katkısı
dope n. motor katkı yağı
dope n. gravür koruma verniği
dope n. mürekkep verniği
dope n. ambalajlama absorbanı
dope n. paketleme absorbanı
dope n. sentetik lif eğirme solüsyonu
dope v. katkılamak
dope v. (uçak veya balon tekstil malzemesine) lak uygulamak
dope v. (saf yarı iletken maddeye) katkı maddesi eklemek
Computer
dope v. katkılamak
Construction
dope v. madde katmak
dope v. katmak
Automotive
dope n. doping
Aeronautic
dope n. dop
dope n. uçaklarda koruyucu kumaş boyası
Veterinary
dope n. iri hap
Gastronomy
dope n. gıda tağşişi
dope n. gıda hilesi
dope v. (gıdayı) tağşiş etmek
dope v. (sıvıya) katkı maddesi eklemek
dope v. bozmak
Chemistry
dope n. böcek kovucu
dope n. kozmetik preparat
dope n. ilaçlı preparat
Military
dope n. dop
Sport
dope n. kayak mumu
Slang
dope n. acayip iyi parça
dope n. budala
dope n. uyuşturucu
dope n. at dopingi
dope n. uyuşturucu bağımlısı
dope n. bilgi
dope n. gerçek veri
dope n. detaylı bilgi
dope n. (durum veya yaklaşan etkinliğe ilişkin) bilgi
dope n. (durum veya yaklaşan etkinliğe ilişkin) tahmin
dope n. (durum veya yaklaşan etkinliğe ilişkin) öngörü
dope v. bir olayı çözmek
dope adj. muhteşem
dope adj. mükemmel
dope adj. harika
dope adj. olağanüstü
dope adj. müko

Sens de "dope" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 108 résultat(s)

Anglais Turc
General
dope sheet n. yarış listesi
dope-fiend n. esrarkeş
dope-addict n. esrarkeş
dope sheet n. genelge
dope sheet n. tamim
dope sheet n. sirküler
dope sheet n. bilgi formu
dope sheet n. rapor belgesi
dope sheet n. veri formu
dope out v. üstesinden gelmek
dope out v. tahmin etmek
dope out v. önceden kestirmek
give somebody the dope v. bilgi vermek
dope off v. uykuya dalmak
rope-a-dope adj. uygun an gelene kadar pasif veya az saldırgan davranılan (taktik)
Phrasals
dope off v. içi geçmek
dope off v. uyuyakalmak
dope up v. (hayvana ya da insana) ilaç vermek
dope someone (or an animal) up v. birine/bir hayvana ilaç vermek
dope out (something) v. (bir şeyi) çözmek
dope out (something) v. (bir yol) bulmak
dope out (something) v. (bir şeyi) anlamak
dope out (something) v. (bir şeyin) hal çaresine bakmak
dope out (something) v. (bir şeyi) halletmek
dope out (something) v. (bir şeyin) çaresine bakmak
dope out (something) v. (bir şeyden) çıkarım yapmak
dope out (something) v. (bir şeyden) sonuç/anlam çıkarmak
dope out (something) v. (bir şey) sonucuna varmak
dope out (something) v. (bir şey) görüşüne varmak
dope something out v. bir şeyi kestirmek
dope something out v. bir şeyi tahmin etmek
dope something out v. bir şeyi çözmek
dope something out v. bir şeyi anlamak
dope out v. tasarlamak
dope out v. geliştirmek
dope out v. düşünmek
dope out v. akıl etmek
dope out v. çözmek
dope out v. çözüm bulmak
dope out v. ortaya çıkarmak
dope out v. algılamak
dope out v. anlamak
dope out v. sezinlemek
dope out v. çözmek
dope out v. süzmek
Colloquial
the dope n. birisi hakkında herkes tarafından bilinmeyen şey
Idioms
straight dope n. işin aslı
get the dope on v. içyüzünü öğrenmek
get the dope on v. gerçekleri öğrenmek
Law
dope fiend n. esrarkeş
dope fiend n. hapçı
dope fiend n. keş
dope fiend n. morfin bağımlısı
Technical
pipe dope n. boru macunu
inert dope n. etkimez katkı maddesi
dope additive n. katkı maddesi
packing dope n. salmastra macunu
waterproofing dope n. sugeçirmezlik lakı
plumber's dope n. tesisatçı macunu
fuel dope n. vuruntunun önlenmesi amacıyla yakıta eklenen kimyasal madde
dope dyeing n. yığın boyama
spinning dope n. sentetik lif eğirme solüsyonu
Electric
dope additive n. katkı maddesi
Textile
dope dyeing n. yığın boyama
Railway
dope puller n. dişli kutusunu yağlayan demiryolu personeli
Gastronomy
dope [dialect] n. kola
dope [dialect] n. asitli içecek
dope [us] n. dondurma sosu
dope drink n. kola
dope drink n. asitli içecek
Military
bogey dope n. hedef malumatı
Sport
dope test n. doping testi
Boxing
rope-a-dope n. boksörün kendini savunmasız bir pozisyonda göstererek rakibine atak için fırsat vermesi ve sonrasında karşı atağa geçerek üstünlük sağlamasına dayalı bir teknik (muhammed ali tarafından geliştirilmiş)
rope-a-dope n. boksörün kendini savunmasız göstererek rakibini gafil avlaması
rope-a-dope adj. boksörün savunmasız görünerek rakibini gafil avlamasına dayalı
Wagering
dope sheet n. (bahisçiler için) yarış atlarını ve geçmiş kayıtları içeren bilgi listesi
dope sheet n. at yarışı bülteni
dope-book n. (bahisçiler için) yarış atlarını ve geçmiş kayıtları içeren bilgi listesi
dope-book n. at yarışı bülteni
Cinema
dope sheet n. döküm kağıdı
dope sheet n. film fişi
Slang
dope smoker n. esrarkeş
dope dealer n. torbacı
dope boy n. torbacı
dope runner n. uyuşturucu kaçakçısı/taciri
inside dope n. (iç) bilgi
dope fiend move n. (taksiye vb) parayı şuradan alıp geliyor deyip ödemeden kaçma
dope off v. bitip tükenmek
dope off v. çöküp kalmak
do dope v. uyuşturucu kullanmak
do dope v. uyuşturucu takılmak
dope off v. uyuyup kalmak
do dope v. uyuşturucu almak
dope off v. yorgunluktan bitkin düşmek
dope up v. uyuşturucu satın almak
dope up v. torbacıdan mal almak
dope out v. uyuşturarak kendinden geçirmek
dope out v. zom etmek
dope out v. sarhoş etmek
dope out v. leyla gibi yapmak
dope out v. planlamak
dope out v. ayarlamak
dope (rap slang) adj. hoş
dope (rap slang) adj. iyi
you dope expr. seni aptal
you dope expr. seni salak
you dope expr. seni sersem
you dope expr. seni budala