Historique

engage in

Sens de "engage in" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 10 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	engage in v.	kalkışmak
2	General	engage in v.	meşgul olmak
3	General	engage in v.	uğraşmak
4	General	engage in v.	ile meşgul olmak
5	General	engage in v.	ile uğraşmak
6	General	engage in v.	kendini kaptırmak
Idioms
7	Idioms	engage in v.	ile iştigal etmek
8	Idioms	engage in v.	ile uğraşmak
9	Idioms	engage in v.	ile ilgilenmek
10	Idioms	engage in v.	ile meşgul olmak

Sens de "engage in" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 46 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	engage in demagoguery v.	demagoji yapmak
2	General	engage in banditry v.	haydutluk etmek
3	General	engage in harmful activities v.	zararlı faaliyetlerde bulunmak
4	General	engage in destructive activities v.	zararlı faaliyetlerde bulunmak
5	General	engage in a sexual intercourse v.	cinsel ilişkiye girmek
6	General	engage in activities v.	etkinliklerde bulunmak
7	General	engage in an activity v.	faaliyette bulunmak
8	General	engage in violence v.	şiddet uygulamak
9	General	engage in violence v.	şiddet göstermek
10	General	engage in dialogue v.	diyalog içerisinde olmak
11	General	engage in human activities v.	beşeri faaliyetlerde bulunmak
12	General	engage in competition v.	rekabete girmek
13	General	engage in speculation v.	spekülasyona kapılmak
14	General	engage in combat with v.	çatışmaya girmek
15	General	engage in tourism v.	turizm yapmak
16	General	engage someone in something v.	birini bir şey ile meşgul etmek
17	General	engage in private speech v.	kendi kendine konuşmak
18	General	engage in anal intercourse v.	anal seks yapmak
19	General	engage in deception v.	içi-dışı başka olmak
20	General	engage in deception v.	sahte/yapmacık tavır takınmak
21	General	engage in deception v.	takiyye yapmak
22	General	engage in a partnership v.	ortaklığa girmek
23	General	engage in dialogue v.	diyaloğa girmek
Phrasals
24	Phrasals	engage someone or something in something v.	birini/bir şeyi bir şeyle oyalamak
25	Phrasals	engage someone or something in something v.	birini/bir şeyi bir şeyle meşgul etmek
26	Phrasals	engage someone or something in something v.	birini/bir şeyi bir şeyin içine çekmek
27	Phrasals	engage someone or something in something v.	birini/bir şeyi bir şeye bulaştırmak
28	Phrasals	engage someone or something in something v.	birini/bir şeyi bir şeye katmak/dahil etmek
29	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(bir iş) yapmak
30	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(bir şeyle) meşgul olmak
31	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(birini bir şeyin) içine çekmek
32	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(birini bir şeye) bulaştırmak
33	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(birini bir şeye) dahil etmek/katmak
34	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(birini bir şeyle) oyalamak
35	Phrasals	engage (one) in (something) v.	(birini bir şeyle) meşgul etmek
Idioms
36	Idioms	engage in small talk v.	havadan sudan şeyler konuşmak
37	Idioms	engage in small talk v.	geyik muhabbeti yapmak
Trade/Economic
38	Trade/Economic	engage in influence peddling n.	nüfuz ticareti
39	Trade/Economic	engage in promotional activities v.	reklam faaliyetlerinde bulunmak
40	Trade/Economic	engage in promotional activity v.	tanıtım faaliyetinde bulunmak
41	Trade/Economic	engage in trade v.	ticaretle uğraşmak
Law
42	Law	felonies violating freedom to engage in business and freedom of labour n.	iş ve çalışma hürriyeti aleyhinde cürümler
Politics
43	Politics	engage in opposition activities v.	muhalefet yürütmek
44	Politics	engage in missionary activities v.	misyonerlik faaliyetlerinde bulunmak
45	Politics	engage in deception v.	takkiye yapmak
46	Politics	engage in deception v.	takiye yapmak