Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | fiziksel durum | existence n. |
General | fiziksel durum | physical condition n. |
General | fiziksel durum | disposition n. |
General | fiziksel durum | plight n. |
General | fiziksel durum | ply [dialect] n. |
Computer | ||
Computer | fiziksel durum | physical state n. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | fiziksel veya ruhsal acı veren durum | tormenting n. |
General | tatmin edici fiziksel durum | scratch n. |
General | iyi (fiziksel durum) | gay [dialect] [uk] adj. |
Technical | ||
Technical | fiziksel veya matematiksel sistemin yöneldiği dinamik durum | attractor n. |
Marine | ||
Marine | dalgıcın bedeninde basıncın hızla düşmesi sonucu oluşan fiziksel durum | aeroembolism n. |
Marine | dalgıcın bedeninde basıncın hızla düşmesi sonucu oluşan fiziksel durum | decompression sickness n. |
Psychology | ||
Psychology | fiziksel bir olayın gerçek nedeni değil etkeni olarak kabul edilen zihinsel durum | occasional cause n. |
Pathology | ||
Pathology | tesadüfen tespit edilen hastalık veya fiziksel durum | incidentaloma n. |
Linguistics | ||
Linguistics | hem zamana hem mekana ait durum ve olaylara hem de bunların fiziksel özelliklerine atıfta bulunan dil | thing-language n. |