hapsedilmiş

Sens de "hapsedilmiş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 14 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	hapsedilmiş	imprisoned adj.
What were they imprisoned for? Ne için hapsedildiler? More Sentences
General
2	General	hapsedilmiş	incarcerated adj.
There are about 18 EU citizens and residents incarcerated at Camp Delta. Delta Kampı'nda yaklaşık 18 AB vatandaşı ve sakini hapsedilmiş durumda. More Sentences
Law
3	Law	hapsedilmiş	imprisoned adj.
What were they imprisoned for? Onlar ne için hapsedildiler? More Sentences
General
4	General	hapsedilmiş	pent up adj.
5	General	hapsedilmiş	confined adj.
6	General	hapsedilmiş	jailed adj.
7	General	hapsedilmiş	pent-up adj.
8	General	hapsedilmiş	gaoled adj.
9	General	hapsedilmiş	uppent adj.
10	General	hapsedilmiş	incarcerate adj.
11	General	hapsedilmiş	pent adj.
Idioms
12	Idioms	hapsedilmiş	under lock and key expr.
Technical
13	Technical	hapsedilmiş	trapped adj.
Slang
14	Slang	hapsedilmiş	boxed up adj.

Sens de "hapsedilmiş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	hapsedilmiş duygular	pent up emotions n.
2	General	hapsedilmiş kimse	consigne n.
3	General	demirlerin içine hapsedilmiş	embarred adj.
4	General	kaleye hapsedilmiş	incastellated adj.
5	General	hapsedilmiş bir şekilde	trappedly adv.
6	General	hapsedilmiş olarak	confinedly adv.
Phrases
7	Phrases	içe hapsedilmiş bir arzu ile	with a wish locked away inside expr.
Politics
8	Politics	(güney ve orta amerika'da) gizlice tutuklanıp muhtemelen hapsedilmiş veya öldürülmüş kimseler	the disappeared n.
Technical
9	Technical	hapsedilmiş hava	trapped air n.
10	Technical	hapsedilmiş su	trapped water n.
11	Technical	vakumlanmış/hapsedilmiş	evacuated adj.
Slang
12	Slang	sistem tarafından hapsedilmiş	in the belly of the beast expr.