hayat sürmek - Turc Anglais Dictionnaire

hayat sürmek

Sens de "hayat sürmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
hayat sürmek live v.
He lived an unhappy life.
Mutsuz bir hayat sürdü.

More Sentences
hayat sürmek live v.
Tom lived a lonely life.
Tom yalnız bir hayat sürüyordu.

More Sentences
hayat sürmek spend life v.

Sens de "hayat sürmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 24 résultat(s)

Turc Anglais
General
yalnız hayat sürmek isteyen kimse solitary n.
faal bir hayat sürmek be in the swim v.
faal bir hayat sürmek be in the swim of things v.
kuru ve anlamsız bir hayat sürmek vegetate v.
mutlu bir hayat sürmek lead a happy life v.
mutlu bir hayat sürmek live a happy life v.
Colloquial
zengin bir hayat sürmek live high v.
zengin bir hayat sürmek live well v.
yasal/meşru bir hayat sürmek/sürmeye başlamak go legit v.
iş değiştirip/emekli olup daha yalın bir hayat sürmek cash out v.
Idioms
kolay/sıkıntısız/kaygısız bir hayat/yaşam sürmek breeze along v.
mutsuz bir hayat sürmek lead a dog's life v.
şatafatlı bir hayat sürmek live high off the hog v.
şatafatlı bir hayat sürmek live high on the hog v.
şansızlıklardan uzak bir hayat sürmek lead a charmed life v.
sahte bir hayat sürmek live a lie v.
yediği önünde yemediği arkasında bir hayat sürmek live in clover v.
yediği önünde yemediği arkasında bir hayat sürmek be in clover v.
rahat/lüks bir hayat sürmek lead the life of reilly v.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek live a life of reilly v.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek live a life of riley v.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek live like a maggot in bacon v.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek live like a prince v.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek live the life of reilly v.