hazır halde - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

hazır halde



Sens de "hazır halde" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
Phrases
hazır halde in pickle adv.
Archaic
hazır halde forwardly adv.

Sens de "hazır halde" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

Turc Anglais
General
(bir şeyin kullanıma hazır halde olduğunu ilan eden) açılış seremonisi christening n.
Colloquial
hazır halde/durumda rough-and-ready adj.
Law
dava ile ilgili olmadığı halde duruşmada hazır olup da mahkemenin dikkatini maddi veya hukuki bir meseleye celbeden kimse amicus curiae n.
dava ile ilgili olmadığı halde duruşmada hazır olup ta mahkemenin dikkatini maddi veya hukuki bir meseleye celbeden kimse friend of the court n.
dava ile ilgili olmadığı halde duruşmada hazır olup mahkemenin dikkatini maddi veya hukuki bir meseleye celbeden kimse amicus n.
Technical
hazır kesilmiş halde satılan (odun, cam vb.) ready-cut adj.
Marine
çapa (grivada asılı halde) atmaya hazır the anchor is acockbill expr.
Gastronomy
hazır pişmiş halde satılan (yemek) ready-cooked adj.
Military
yerdeki uçağın görev emri aldıktan sonra kısa süre içinde uçuşa hazır halde beklemesi ground alert n.