high-risk - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

high-risk

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "high-risk" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 3 résultat(s)

Anglais Turc
General
high-risk adj. tehlikeye maruz kalan
high-risk adj. riske maruz kalan
high-risk adj. finansal olarak güvenilir olmayan

Sens de "high-risk" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 33 résultat(s)

Anglais Turc
General
high risk n. yüksek risk
high risk group n. yüksek risk grubu
high risk adj. yüksek riskli
Trade/Economic
high-risk corporate debt n. yüksek riskli kurumsal borç
a high-risk investment n. yüksek riskli yatırım
Politics
anti-money laundering high-risk sectors n. kara paranın aklanmasının önlenmesinde yüksek riskli sektörler
high risk case n. yüksek risk altındaki vakalar
Medical
low/intermediate/high risk patients n. düşük/orta/yüksek olasılıklı hastalar
patients at high risk of future cardiac events n. gelecekte kardiyak olaylar açısından yüksek risk altında olan hastalar
patients at high risk for local recurrence n. hastalığın lokal olarak nüksetmesi riskinin yüksek olduğu hastalar
patients at high risk for cardiovascular morbidity and mortality n. kalp-damar olayları morbidite ve mortalitesi riski yüksek hastalar
patients at high risk for local recurrence n. lokal rekürrens riski yüksek hastalar
post-discharge follow-up of high risk neonates n. taburcu edilen yüksek riskteki bebeklerin sonraki takipleri
high risk operations n. yüksek riskli operasyonlar
follow-up of high risk neonates n. yüksek riskli bebeklerin takibi
individuals in the high-risk group n. yüksek risk grubundaki kişiler
high-risk group n. yüksek riskli grup
high-risk genetic factors n. yüksek riskli genetik faktörler
high risk microorganisms n. yüksek riskli mikroorganizmalar
high-risk pregnancy n. yüksek riskli gebelik
high risk group n. yüksek riskli grup
detection of high risk patients n. yüksek riskli hastaların belirlenmesi
high risk prostate cancer n. yüksek riskli prostat kanseri
high risk neonates n. yüksek riskli bebekler
high risk pregnancy n. yüksek riskli gebelik
high-risk group n. yüksek risk grubu
high risk pregnancies n. yüksek riskli gebelikler
high-risk localized prostate cancer n. yüksek riskli lokalize prostat kanseri
Pathology
high-risk pregnancy n. yüksek-riskli gebelik
high-risk pregnancies n. yüksek-riskli gebelikler
Education
high risk buildings n. hassas binalar
Military
high-risk personnel n. rütbesi, görevi, sembolik değeri veya göreceli tecritleri nedeniyle terörist hedefi olabilecek personel
high-risk-of-capture personnel n. konumu veya görevi nedeniyle savaşta düşman kuvvetlerine karşı özellikle savunmasız kalan abd personeli