Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Historique
honest!
Sens de
"honest!"
dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Colloquial
1
Colloquial
honest!
exclam.
gerçekten!
2
Colloquial
honest!
exclam.
inan ki!
Sens de
"honest!"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 272 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Common Usage
1
Common Usage
honest
adj.
namuslu
2
Common Usage
honest
adj.
dürüst
3
Common Usage
to be honest
adv.
doğrusu
General
4
General
honest-to-goodness
n.
bir ihtimal
5
General
honest-to-goodness
n.
özbeöz
6
General
honest-to-goodness
n.
gerçek
7
General
honest earnings
n.
helal kazanç
8
General
an honest joe
n.
kendi halinde insan
9
General
an honest joe
n.
sıradan adam
10
General
honest broker
n.
(tarafsız) arabulucu
11
General
honest work
n.
dürüst iş
12
General
honest worker
n.
dürüst işçi
13
General
honest mistake
n.
bağışlanabilir hata
14
General
honest mistake
n.
affedilebilir hata
15
General
honest man
n.
dürüst adam
16
General
honest truth
n.
dürüst gerçeklik
17
General
honest woman
n.
birlikte yaşayıp hamile kaldığı erkekle evlenen kadın
18
General
turn an honest penny
v.
dürüstçe ve alın teri ile para kazanmak
19
General
turn an honest penny
v.
namusu ile ekmeğini kazanmak
20
General
turn an honest penny
v.
alın teri ile kazanmak
21
General
be honest
v.
dürüst olmak
22
General
be honest
v.
düzgün olmak
23
General
be honest with somebody
v.
birisine karşı dürüst olmak
24
General
be honest with somebody
v.
birisine dürüst olmak
25
General
honest [obsolete]
v.
haklı göstermek
26
General
honest [obsolete]
v.
doğrulamak
27
General
honest [obsolete]
v.
haklı çıkarmak
28
General
honest [obsolete]
v.
gerekçelendirmek
29
General
honest [obsolete]
v.
onurlandırmak
30
General
honest [obsolete]
v.
süslemek, şeref vermek
31
General
honest [obsolete]
v.
lütfetmek
32
General
honest [obsolete]
v.
oldurmak
33
General
honest [obsolete]
v.
uygun kılmak
34
General
honest [obsolete]
v.
onurlu kılmak
35
General
honest
adj.
hilesiz
36
General
honest
adj.
açık yürekli
37
General
honest
adj.
gerçekten
38
General
honest
adj.
sahiden
39
General
honest
adj.
içten
40
General
honest
adj.
harbi
41
General
honest
adj.
alnı açık
42
General
honest
adj.
açık sözlü
43
General
honest
adj.
doğru
44
General
honest
adj.
saf
45
General
honest
adj.
dosdoğru
46
General
honest
adj.
selim
47
General
honest
adj.
katışıksız
48
General
honest
adj.
dürüst
49
General
honest-to-god
adj.
gerçek
50
General
honest-to-goodness
adj.
içten
51
General
honest-to-god
adj.
içten
52
General
honest
adj.
güvenilir
53
General
honest
adj.
şerefli
54
General
honest and aboveboard
adj.
dürüst
55
General
honest and aboveboard
adj.
dosdoğru
56
General
honest-looking
adj.
dürüst görünen
57
General
honest
adj.
adil
58
General
honest
adj.
insaflı
59
General
honest
adj.
itibarlı
60
General
honest
adj.
saygın
61
General
honest
adj.
saygıdeğer
62
General
honest
adj.
sade
63
General
honest
adj.
gösterişsiz
64
General
honest
adj.
erdemli
65
General
honest
adj.
iffetli
66
General
honest
adj.
yapay olmayan
67
General
honest
adj.
adilce kazanılmış
68
General
honest
adj.
alçakgönüllü
69
General
honest
adj.
süssüz
70
General
honest
adj.
sahte olmayan
71
General
honest
adj.
(birinin) dürüst olduğunu düşündüren (görünüş)
72
General
honest
adj.
hatırı sayılır
73
General
honest [uk]
adj.
iyi
74
General
honest [uk]
adj.
değerli
75
General
honest [uk]
adj.
güzel
76
General
honest [uk]
adj.
hayırlı
77
General
honest
adj.
hatasız (ölçüm cihazı)
78
General
honest
adj.
tarafsız (ifade, açıklama)
79
General
honest
adj.
özgün
80
General
honest
adj.
hakiki
81
General
honest
adj.
tam
82
General
honest-to-god
adj.
hakiki
83
General
honest-to-god
adj.
hilesiz
84
General
honest-to-god
adj.
saf
85
General
honest-to-god
adj.
temiz
86
General
honest-to-goodness
adj.
hakiki
87
General
honest-to-goodness
adj.
hilesiz
88
General
honest-to-goodness
adj.
saf
89
General
honest-to-goodness
adj.
temiz
90
General
honest
adj.
alnının akıyla olan
91
General
honest and aboveboard
adv.
dürüstçe
92
General
honest
adv.
dürüst olarak
93
General
honest
adv.
dürüstçe
94
General
honest
adv.
mertçe
95
General
honest-to-god
adv.
gerçekten
96
General
honest-to-god
adv.
cidden
97
General
honest-to-goodness
adv.
gerçekten
98
General
honest-to-goodness
adv.
cidden
Phrases
99
Phrases
god's honest truth
n.
tanrı şahit
100
Phrases
to be honest with you
expr.
dürüst olmak gerekirse
101
Phrases
to be honest
expr.
açık söylemek gerekirse
102
Phrases
imho (in my honest opinion)
expr.
benim samimi fikrime göre
103
Phrases
to be honest
expr.
dürüst olmak gerekirse
104
Phrases
to be honest
expr.
doğrusunu söylemek gerekirse
105
Phrases
to be honest
expr.
doğruyu söylemek gerekirse
106
Phrases
to be quite honest
expr.
dürüst olmak gerekirse
107
Phrases
tbh (to be honest)
expr.
dürüst olmak gerekirse
108
Phrases
to be honest
expr.
ne yalan söyleyeyim
Colloquial
109
Colloquial
an honest question
n.
dürüstçe bir soru
110
Colloquial
an honest question
n.
dürüst bir soru
111
Colloquial
be honest with someone from the beginning
v.
birisine karşı başından beri dürüst olmak
112
Colloquial
be honest to me
v.
dürüst ol bana karşı
113
Colloquial
brutally honest
adj.
son derece dürüst
114
Colloquial
honest
adv.
tüm samimiyetimle
115
Colloquial
be honest to me
expr.
dürüst ol bana
116
Colloquial
honest injun
expr.
doğru
117
Colloquial
honest injun
expr.
doğrusu
118
Colloquial
honest injun
expr.
gerçekten
119
Colloquial
if I'm honest
expr.
doğruyu söylemek gerekirse
120
Colloquial
if I'm honest
expr.
dürüst olmak gerekirse
121
Colloquial
if I'm honest
expr.
doğrusu
122
Colloquial
lbh (let’s be honest)
expr.
dürüst olalım
123
Colloquial
iyho (in your honest opinion)
expr.
o senin düşüncen
124
Colloquial
tbqh (to be quiet honest)
expr.
dürüst olmak gerekirse
125
Colloquial
honest to god
exclam.
doğru söylüyorum
126
Colloquial
honest to god
exclam.
doğruyu söylüyorum
127
Colloquial
honest to god
exclam.
vallahi billahi
128
Colloquial
honest to god
exclam.
yemin ederim
129
Colloquial
honest to god
exclam.
inan ki
130
Colloquial
honest to god
exclam.
gerçekten
131
Colloquial
honest to goodness
exclam.
doğru söylüyorum
132
Colloquial
honest to goodness
exclam.
doğruyu söylüyorum
133
Colloquial
honest to goodness
exclam.
vallahi billahi
134
Colloquial
honest to goodness
exclam.
yemin ederim
135
Colloquial
honest to goodness
exclam.
inan ki
136
Colloquial
honest to goodness
exclam.
gerçekten
137
Colloquial
honest to pete
exclam.
doğru söylüyorum
138
Colloquial
honest to pete
exclam.
doğruyu söylüyorum
139
Colloquial
honest to pete
exclam.
vallahi billahi
140
Colloquial
honest to pete
exclam.
yemin ederim
141
Colloquial
honest to pete
exclam.
inan ki
142
Colloquial
honest to pete
exclam.
gerçekten
Idioms
143
Idioms
an honest buck
n.
dürüstçe yapılan iş
144
Idioms
an honest buck
n.
namusuyla/alın teriyle yapılan iş
145
Idioms
an honest buck
n.
alın teri dökerek/alnının akıyla yapılan iş
146
Idioms
an honest buck
n.
bileğinin gücüyle/bileğinin hakkıyla kazanılan para/yapılan iş
147
Idioms
an honest buck
n.
helal para/iş
148
Idioms
an honest buck [us]
n.
yasal iş/kazanç
149
Idioms
an honest broker
n.
tarafsız arabulucu
150
Idioms
an honest broker
n.
dürüst arabulucu
151
Idioms
an honest mistake
n.
bağışlanabilir hata
152
Idioms
an honest mistake
n.
affedilebilir hata
153
Idioms
an honest mistake
n.
istemeden/bilmeden yapılan hata
154
Idioms
an honest mistake
n.
yanlışlıkla yapılan hata
155
Idioms
an honest mistake
n.
herkesin yapabileceği bir hata
156
Idioms
an honest mistake
n.
herkesin başına gelebilecek bir hata
157
Idioms
an honest broker
n.
tarafsız arabulucu
158
Idioms
an honest broker
n.
dürüst arabulucu
159
Idioms
an honest mistake
n.
bağışlanabilir hata
160
Idioms
an honest mistake
n.
affedilebilir hata
161
Idioms
an honest mistake
n.
istemeden/bilmeden yapılan hata
162
Idioms
an honest mistake
n.
yanlışlıkla yapılan hata
163
Idioms
an honest mistake
n.
herkesin yapabileceği bir hata
164
Idioms
an honest mistake
n.
herkesin başına gelebilecek bir hata
165
Idioms
earn an honest buck
v.
dürüstçe/namusuyla para kazanmak
166
Idioms
earn an honest buck
v.
alın teriyle/alın teri dökerek para kazanmak
167
Idioms
earn an honest buck
v.
bileğinin gücüyle/bileğinin hakkıyla para kazanmak
168
Idioms
earn an honest buck
v.
dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak
169
Idioms
earn an honest buck
v.
alın teriyle/alın teri dökerek çalışıp geçinmek
170
Idioms
make an honest buck
v.
dürüstçe/namusuyla para kazanmak
171
Idioms
make an honest buck
v.
alın teriyle/alın teri dökerek para kazanmak
172
Idioms
make an honest buck
v.
bileğinin gücüyle/bileğinin hakkıyla para kazanmak
173
Idioms
make an honest buck
v.
dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak
174
Idioms
make an honest buck
v.
alın teriyle/alın teri dökerek çalışıp geçinmek
175
Idioms
turn an honest penny
v.
alın teri dökmek
176
Idioms
make an honest living
v.
alın teriyle para kazanmak
177
Idioms
make an honest woman out of
v.
bir kadını bataktan kurtarmak
178
Idioms
make an honest woman out of
v.
bataklıkta bulduğu kadınla evlenmek
179
Idioms
make an honest woman out of
v.
bir kadınla evlenerek onun namusunu kurtarmak
180
Idioms
be as honest as the day is long
v.
çok dürüst olmak
181
Idioms
turn an honest penny
v.
dürüst biçimde para kazanmak
182
Idioms
make an honest woman of someone
v.
evlenmek (bir kadınla)
183
Idioms
turn an honest penny
v.
namuslu biçimde para kazanmak
184
Idioms
make an honest woman of
v.
kadının şerefini kurtarmak
185
Idioms
make an honest woman of
v.
kadının onurunu kurtarmak
186
Idioms
make an honest woman of
v.
namusunu temizlemek için evlenmek
187
Idioms
turn an honest penny
v.
namusuyla kazanmak
188
Idioms
turn an honest penny
v.
namusuyla para kazanmak
189
Idioms
make an honest woman of
v.
kadının namusunu temizlemek
190
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) dürüstlüğünü korumasını sağlamak
191
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) doğruyu/gerçeği söylemeye devam etmesini sağlamak
192
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) gerçeği yansıtmasını sağlamak
193
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) her zaman doğruyu söylediğinden emin olmak
194
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) dürüstlüğünü korumak/devam ettirmek
195
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) dürüstlüğünü bozmasını/yalan söylemesini engellemek
196
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) yalan söylemesinin önüne geçmek
197
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) erdemli davranmasını sağlamak
198
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) dürüst davranmasını sağlamak
199
Idioms
keep (one) honest
v.
(birinin) uygun davranmasını sağlamak
200
Idioms
keep someone honest
v.
birinin dürüst davranmasını sağlayabilmek
201
Idioms
keep someone honest
v.
birinin adil davranmasını sağlayabilmek
202
Idioms
keep someone honest
v.
birinin her zaman doğruyu söylemesini sağlayabilmek
203
Idioms
keep someone honest
v.
birinin dürüstlüğünü bozmasını/yalan söylemesini engellemek
204
Idioms
earn an honest buck
v.
meşru/yasal yollardan kazanç elde etmek
205
Idioms
earn an honest buck
v.
helal para kazanmak/kazanç sağlamak
206
Idioms
earn an honest penny
v.
dürüstçe/namusuyla para kazanmak
207
Idioms
earn an honest penny
v.
alın teriyle/alın teri dökerek para kazanmak
208
Idioms
earn an honest penny
v.
bileğinin gücüyle/hakkıyla para kazanmak
209
Idioms
earn an honest penny
v.
dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak
210
Idioms
earn an honest penny
v.
alın teriyle/alın teri dökerek kazanç sağlamak
211
Idioms
earn an honest penny
v.
meşru/yasal yollardan kazanç elde etmek
212
Idioms
earn an honest penny
v.
helal para kazanmak/kazanç sağlamak
213
Idioms
earn an honest penny
v.
alın teriyle kazanmak
214
Idioms
earn an honest penny
v.
adil kazanç sağlamak
215
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
dürüstçe/namusuyla para kazanmak
216
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
alın teriyle/alın teri dökerek para kazanmak
217
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
bileğinin gücüyle/hakkıyla para kazanmak
218
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
dürüstçe/namusuyla ekmeğini kazanmak
219
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
alın teriyle/alın teri dökerek kazanç sağlamak
220
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
meşru/yasal yollardan kazanç elde etmek
221
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
helal para kazanmak/kazanç sağlamak
222
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
alın teriyle kazanmak
223
Idioms
earn (or turn) an honest penny
v.
adil kazanç sağlamak
224
Idioms
keep honest
v.
dürüstlüğünü korumak
225
Idioms
keep honest
v.
doğruyu/gerçeği söylemeye devam etmek
226
Idioms
keep honest
v.
dürüst davranmak
227
Idioms
make an honest woman (out) of (someone)
v.
evlenmek (bir kadınla)
228
Idioms
make an honest woman (out) of (someone)
v.
(birini) karısı olarak almak
229
Idioms
make an honest woman of her
v.
bataklıkta bulduğu kadınla evlenmek
230
Idioms
make an honest woman of her
v.
bir kadınla evlenerek onun namusunu kurtarmak
231
Idioms
make an honest woman of her
v.
bir kadınla namusunu temizlemek için evlenmek
232
Idioms
make an honest woman of somebody [old-fashioned] [humorous]
v.
evlenmek (bir kadınla)
233
Idioms
make an honest woman of somebody [old-fashioned] [humorous]
v.
(birini) karısı olarak almak
234
Idioms
make an honest woman of somebody [old-fashioned] [humorous]
v.
bir kadınla evlenerek onun namusunu kurtarmak
235
Idioms
make an honest woman of somebody [old-fashioned] [humorous]
v.
bir kadınla namusunu temizlemek için evlenmek
236
Idioms
make an honest woman of somebody [old-fashioned] [humorous]
v.
(bir kadını) helali yapmak
237
Idioms
(as) honest as the day is long
adj.
çok güvenilir
238
Idioms
(as) honest as the day is long
adj.
sonuna kadar güvenilir
239
Idioms
honest as the day is long [old-fashioned]
adj.
çok güvenilir
240
Idioms
honest as the day is long [old-fashioned]
adj.
çok dürüst
241
Idioms
honest as the day is long [old-fashioned]
adj.
sonuna kadar güvenilir
242
Idioms
honest to a fault
adj.
sonuna kadar dürüst
243
Idioms
honest to a fault
adj.
doğrucu davut
244
Idioms
honest to a fault
adj.
dürüstlük abidesi
245
Idioms
honest to a fault
adj.
fazlasıyla dürüst
246
Idioms
honest to pete
expr.
doğru söylüyorum
247
Idioms
as honest as the day is long
expr.
çok dürüst
248
Idioms
honest to god
expr.
doğruyu söylüyorum
249
Idioms
honest to goodness
expr.
doğru söylüyorum
250
Idioms
honest to god
expr.
doğru söylüyorum
251
Idioms
honest to pete
expr.
doğruyu söylüyorum
252
Idioms
honest to goodness
expr.
doğruyu söylüyorum
253
Idioms
in your honest opinion
expr.
fikrine göre
254
Idioms
in your honest opinion
expr.
görüşüne göre
255
Idioms
in your honest opinion
expr.
o senin fikrin
256
Idioms
in your honest opinion
expr.
o senin düşüncen
Speaking
257
Speaking
can I be honest with you?
expr.
açık konuşayım mı?
258
Speaking
be honest to me
expr.
bana dürüst ol
259
Speaking
be honest to me
expr.
bana karşı dürüst ol
260
Speaking
let's be honest
expr.
dürüst olalım
261
Speaking
I thought you were an honest person
expr.
senin dürüst biri olduğunu düşünmüştüm
262
Speaking
can I be honest with you?
expr.
sana karşı dürüst olayım mı?
263
Speaking
I will be honest with you
expr.
sana dürüst olacağım
264
Speaking
can I be honest with you?
expr.
sana dürüst olayım mı?
265
Speaking
I'm going to be honest with you
expr.
size karşı dürüst olacağım
266
Speaking
can I be honest with you?
expr.
sana karşı dürüst olabilir miyim?
267
Speaking
I will be honest with you
expr.
size dürüst olacağım
Chat Usage
268
Chat Usage
imnsho (in my not-so-honest opinion)
expr.
pek naçizane olmayan görüşüme göre
Politics
269
Politics
honest abe
n.
amerika başkanı abraham lincoln için kullanılan bir lakap
Statistics
270
Statistics
honest process
n.
güvenilir süreç
Military
271
Military
honest john
n.
honest john roketi
Archaic
272
Archaic
honest
adj.
saygıdeğer (kadın)
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of honest!
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy