Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
işkence
Sens de
"işkence"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 32 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Common Usage
1
Common Usage
işkence
torture
n.
General
2
General
işkence
excruciation
n.
3
General
işkence
persecution
n.
4
General
işkence
corporal punishment
n.
5
General
işkence
cruelty
n.
6
General
işkence
gaff
n.
7
General
işkence
gruelling
n.
8
General
işkence
rack
n.
9
General
işkence
grueling
n.
10
General
işkence
torturing
n.
11
General
işkence
bench clamp
n.
12
General
işkence
torment
n.
13
General
işkence
keelhauling
n.
14
General
işkence
martyrdom
n.
15
General
işkence
torture
n.
16
General
işkence
cramp frame
n.
17
General
işkence
holdfast
n.
18
General
işkence
tormentise [obsolete]
n.
19
General
işkence
trouncing
n.
20
General
işkence
bale
n.
21
General
işkence
brake [obsolete]
n.
22
General
işkence
clamp
n.
23
General
işkence
insectation [obsolete]
n.
24
General
işkence
cruciation [obsolete]
n.
Law
25
Law
işkence
persecution
n.
26
Law
işkence
corporal punishment
n.
27
Law
işkence
wyte
n.
Technical
28
Technical
işkence
dogwrench
n.
29
Technical
işkence
dog wrench
n.
Construction
30
Construction
işkence
bench clamp
n.
Medical
31
Medical
işkence
tortion [obsolete]
n.
Archaic
32
Archaic
işkence
wrack
n.
Sens de
"işkence"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 216 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
işkence ile sorgulama
ordeal
n.
2
General
işkence çekerek ölen kimse
martyr
n.
3
General
kendine işkence
self torment
n.
4
General
işkence mağduru
torture victim
n.
5
General
manevi işkence
mental cruelty
n.
6
General
işkence etme
torturing
n.
7
General
işkence yapma
torture
n.
8
General
işkence direği
stake
n.
9
General
işkence sehpası
rack
n.
10
General
işkence aleti
tormentor
n.
11
General
kendine işkence
self torture
n.
12
General
işkence çarkı
wheel
n.
13
General
işkence etme
excruciating
n.
14
General
işkence kurbanları
torture victims
n.
15
General
basınçlı su ile sorgulama (işkence)
waterboarding
n.
16
General
işkence kurbanı
torture victim
n.
17
General
kadınların cezalandırılması için kullanılan bir işkence aleti
branks
n.
18
General
bir tür işkence makinesi
rack
n.
19
General
işkence odası
torture chamber
n.
20
General
duygusal işkence
emotional torture
n.
21
General
işkence odası
torture room
n.
22
General
işkence aleti
instrument of torture
n.
23
General
başparmak işkence aleti
thumbkin
n.
24
General
işkence aleti
torture instrument
n.
25
General
başparmak işkence aleti
thumbscrew
n.
26
General
eziyet/işkence etme
tantalization
n.
27
General
eziyet/işkence etme
tantalisation
n.
28
General
bir kimsenin ayağını/bacağını yakmak veya ezmekte kullanılan işkence aleti
the boot
n.
29
General
işkence, sıkıntı veya acı veren herhangi bir şey
tormentry
n.
30
General
işkence aleti
torture [obsolete]
n.
31
General
eli/kolu zor kullanarak bükmeye yarayan işkence aleti
twister
n.
32
General
işkence aleti
engine [obsolete]
n.
33
General
atı burnunu kıstırarak zapt etmeye yarayan alete benzer bir işkence aracı
barnacle [obsolete]
n.
34
General
amerikan yerlilerinin uyguladığı bir işkence yöntemi
kittee
n.
35
General
işkence etme
excruciation
n.
36
General
sorguda yapılan işkence
question
n.
37
General
ilaç vererek, işkence yaparak veya psikolojik baskı uygulayarak bir kimsenin inanç ve tutumlarını sistematik olarak değiştirme
menticide
n.
38
General
sinsice işkence eden şey
worm
n.
39
General
işkence aleti
brake [obsolete]
n.
40
General
ağza ve kafaya takılan eski bir tür işkence aleti
bridle
n.
41
General
ağza ve kafaya takılan eski bir tür işkence aleti
brank
n.
42
General
cinsel işkence
genital torture
n.
43
General
vidalı bir işkence aleti
gin
n.
44
General
vidalarla çalışan bir işkence aleti
gin
n.
45
General
eskiden ateşle işkence yapmak için kullanılan demir ızgara
gridiron
n.
46
General
bacağı kaynatan veya ezen bir işkence aleti
iron boot
n.
47
General
ayağın ve bacağın kaynatıldığı veya ezildiği bir işkence aleti
iron heel
n.
48
General
ortaçağda kullanılan bir işkence aleti
iron lady
n.
49
General
parmaklar üzerinde kullanılan bir işkence aleti
pinnywinkles
n.
50
General
armut biçimli bir işkence aleti
pear
n.
51
General
işkence sebebi
dagger
n.
52
General
yanarak işkence
fire
n.
53
General
orta çağ'da bir işkence ve infaz aleti
press
n.
54
General
16. yüzyılda ingiltere'de icat edilmiş bir işkence aleti
scavenger's daughter
n.
55
General
eski bir tür işkence aleti
scolding bridle [dialect] [uk]
n.
56
General
kendine işkence etme
self-torment
n.
57
General
kendine işkence etme
self-torture
n.
58
General
kendine işkence eden kimse
self-tormentor
n.
59
General
işkence yapmak için kullanılan kürek
shingle
n.
60
General
işkence yapan kimse
crucifier
n.
61
General
filistin askısı ile işkence
strapado
n.
62
General
tutuklulara uygulanan duruş temelli bir tür işkence
stress position
n.
63
General
işkence yapmak
torment
v.
64
General
işkence görmek
agonize
v.
65
General
gererek işkence yapmak
rack
v.
66
General
işkence yapmak
torture
v.
67
General
işkence etmek
excruciate
v.
68
General
birini konuşturmak için işkence yapmak
give someone the third degree
v.
69
General
işkence etmek
agonize
v.
70
General
kadına işkence yapmak
wife abuse
v.
71
General
işkence etmek
martyr
v.
72
General
işkence etmek
put to the torture
v.
73
General
işkence etmek
crucify
v.
74
General
işkence etmek
grill
v.
75
General
işkence yapmak
dragoon
v.
76
General
işkence etmek
rack
v.
77
General
işkence etmek
persecute
v.
78
General
işkence etmek
torment
v.
79
General
işkence ederek öldürmek
torture somebody to death
v.
80
General
işkence çekmek
suffer torture
v.
81
General
işkence etmek
torture
v.
82
General
işkence edilerek öldürülmek
be tortured to death
v.
83
General
işkence edilmek
be grilled
v.
84
General
işkence görmek
agonise
v.
85
General
işkence etmek
agonise
v.
86
General
kırbaçlayarak işkence etmek
gauntlet
v.
87
General
(işkence yaparak) konuşturmak
break
v.
88
General
eziyet/işkence etmek
tantalise
v.
89
General
eziyet/işkence etmek
tantalize
v.
90
General
ölene kadar işkence etmek
die in the pain
v.
91
General
tekerleğe bağlayıp çekerek işkence etmek
break upon a wheel
v.
92
General
işkence etmek
put to the rack
v.
93
General
işkence etmek
bait
v.
94
General
acımasızca işkence etmek
bedevil
v.
95
General
işkence etmek
hagride
v.
96
General
işkence yapmak
martyrise
v.
97
General
işkence yapmak
martyrize
v.
98
General
işkence yapmak
martyrise
v.
99
General
(kırbaçla, döverek) işkence etmek
blister
v.
100
General
işkence etmek
wrack
v.
101
General
(işkence sırasında) kolunu bacağını kırmak
break
v.
102
General
sürekli alay ederek işkence yapmak
heckle
v.
103
General
işkence yapmak
discruciate [obsolete]
v.
104
General
işkence yapmak
drecche
v.
105
General
işkence etmek
dretch
v.
106
General
kerpetenle işkence etmek
pincer
v.
107
General
işkence etmek
scald
v.
108
General
presle işkence etmek
press
v.
109
General
işkence vidası ile işkence etmek
screw
v.
110
General
önceden işkence etmek
pretorture
v.
111
General
işkence görmek
be tortured
v.
112
General
işkence edilmiş
excruciated
adj.
113
General
işkence görmüş
tormented
adj.
114
General
işkence edici
excruciating
adj.
115
General
işkence edilmiş
tormented
adj.
116
General
işkence edici
agonising
adj.
117
General
işkence yapılabilir
torturable
adj.
118
General
işkence edilmemiş
unpersecuted
adj.
119
General
işkence edilmemiş
untormented
adj.
120
General
işkence edilmemiş
untortured
adj.
121
General
işkence edilebilir
excruciable
adj.
122
General
işkence edilmiş
excruciate [obsolete]
adj.
123
General
işkence görmüş
hagridden
adj.
124
General
sihirle işkence görmüş
hagridden
adj.
125
General
kadınlarca işkence edilmiş (adam)
hag-ridden
adj.
126
General
sihirle işkence görmüş
hag-ridden
adj.
127
General
işkence görmüş bir şekilde
tormentedly
adv.
128
General
işkence edercesine
tormentingly
adv.
129
General
işkence ederek
excruciatingly
adv.
130
General
işkence eder bir şekilde
agonizingly
adv.
131
General
işkence eder bir şekilde
agonisingly
adv.
132
General
işkence ederek
agonizingly
adv.
133
General
işkence eder gibi
torturingly
adv.
134
General
işkence edilmiş bir halde
torturedly
adv.
Phrasals
135
Phrasals
işkence etmek
seek upon
v.
136
Phrasals
işkence etmek
tread on
v.
137
Phrasals
işkence etmek
tread upon
v.
138
Phrasals
işkence ederek birine bir şey yaptırmak
torture someone into something
v.
139
Phrasals
(birine sahip olamayacağı/olmaması gereken bir şeyle) işkence etmek
taunt (one) with (something)
v.
140
Phrasals
(birine sahip olamayacağı/olmaması gereken bir şeyle) işkence etmek
tease (one) with (something)
v.
141
Phrasals
(birine bir şeyden) dolayı işkence etmek
persecute (one) for (something)
v.
142
Phrasals
'-den dolayı işkence etmek
persecute for
v.
143
Phrasals
ile işkence etmek
taunt with
v.
144
Phrasals
(birine bir şey yapması) için eziyet/işkence etmek
torment (one) into (doing something)
v.
145
Phrasals
(birine bir şey yapması) için eziyet/işkence etmek
torture (one) into (doing something)
v.
146
Phrasals
için eziyet/işkence etmek
torture into
v.
147
Phrasals
(birine) işkence etmek
tread on (someone)
v.
148
Phrasals
(birine) işkence etmek
tread upon (someone)
v.
Idioms
149
Idioms
mahvetmeden evvel gaddarca işkence etme
cat-and-mouse
n.
150
Idioms
bedeni gererek işkence edilmesini
racking one's brain
n.
151
Idioms
eskiden işkence yapmak için kullanılan tahta at şeklinde alet
wooden mare
n.
152
Idioms
eskiden genelde askeri cezalarda işkence için kullanılan tahta at şeklinde alet
wooden mare
n.
153
Idioms
tahta at şeklinde işkence aleti
wooden mare
n.
154
Idioms
kendine işkence çektirmek
agonize (oneself) over
v.
155
Idioms
kendine işkence çektirmek
agonize (oneself) over someone or something
v.
156
Idioms
(birine) işkence/ceza olmak
put (one) through the mangle
v.
157
Idioms
işkence altında ötmek
sing in tribulation
v.
158
Idioms
(birini) konuşturmak için işkence yapmak
(give somebody) the third degree
v.
159
Idioms
işkence görmüş
under the harrow
adj.
Speaking
160
Speaking
işkence görmek istemiyorum
I don't want to be tortured
expr.
161
Speaking
neden kendine işkence ediyorsun?
why do you torture yourself?
expr.
Law
162
Law
el veya ayak tırnakları sökülerek yapılan işkence
nail pulling
n.
163
Law
el veya ayak tırnakları sökülerek yapılan işkence
nail removal
n.
164
Law
sanığı işkence ile sorgulama
third-degree
n.
165
Law
ağırlaşmış işkence
aggravated torture
n.
166
Law
işkence ederek söyletme
extortion
n.
167
Law
işkence yasağı
prohibition of torture
n.
168
Law
işkence ile sorgulama
ordeal
n.
169
Law
işkence ve eziyet
torture and torment
n.
170
Law
sanığı işkence ile sorgulama
third degree
n.
171
Law
saptanan işkence olayları
determined cases of torture
n.
172
Law
soğuk suyla yapılan eski bir işkence biçimi
cold water ordeal
n.
173
Law
suyla işkence
water boarding
n.
174
Law
suçluya işkence ederek uygulanan eski bir yargılama usulü
trial by ordeal
n.
175
Law
hukuki işkence
judicial torture
n.
176
Law
yasal işkence
judicial torture
n.
177
Law
sanığı işkence ile sorgulamak
third-degree
v.
178
Law
işkence ile yargılanmaya ilişkin
ordalian [obsolete]
adj.
179
Law
işkence ile yargılanmaya ait
ordeal
adj.
180
Law
işkence ile yargılanmayla ilgili
ordeal
adj.
Politics
181
Politics
işkence uçuşu
torture flight
n.
182
Politics
bm işkence ve başka zalimce insanlık dışı ve onur kırıcı davranış ya da cezaya karşı sözleşme
un convention against torture and other cruel inhuman degrading treatment punishment
n.
183
Politics
işkence karşıtı
anticruelty
adj.
Institutes
184
Institutes
işkence ve diğer zalimane, insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele ve cezanın önlenmesi sözleşmesi
convention against torture and other cruel, inhuman or degrading treatment or punishment
n.
Woodworking
185
Woodworking
işkence mengenesi
joiner's clamp
n.
Automotive
186
Automotive
işkence aleti
locking bar clamp
n.
Psychology
187
Psychology
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
gaslighting
n.
History
188
History
başparmak işkence aleti
thumbikins [scottish]
n.
189
History
başparmak işkence aleti
thumbkins
n.
190
History
ortaçağda kullanılan bir işkence aleti
iron maiden
n.
191
History
ortaçağ avrupası'nda işkence için kullanılan çark
wheel
n.
192
History
ortaçağ'da kullanılmış bir tür parmak işkence aleti
pilliwinks
n.
193
History
ortaçağ'da kullanılmış bir tür parmak işkence aleti
pilniewinks
n.
194
History
parmaklar üzerinde kullanılan bir tür ortaçağ işkence aleti
pinniewinkle
n.
195
History
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti
pinnywinkle
n.
196
History
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti
pilliwinks
n.
197
History
parmaklar üzerinde kullanılan bir ortaçağ işkence aleti
pilniewinks
n.
198
History
ayağa işkence etmek için kullanılan bir alet
scarpines
n.
199
History
işkence vidası
screw
n.
200
History
kırbaçlayarak işkence etmek
gantlet
v.
Cinema
201
Cinema
genellikle rahatsız edici işkence ve kan dökme sahneleri içeren korku filmi
slasher film
n.
202
Cinema
genellikle rahatsız edici işkence ve kan dökme sahneleri içeren korku filmi
slasher movie
n.
Mythology
203
Mythology
uykularında göğüslerine veya midelerine çömelerek veya korkunç hayaller görmelerini sağlayarak insanlara işkence eden dişi bir iblis
mara
n.
204
Mythology
uykularında göğüslerine veya midelerine çömelerek veya korkunç hayaller görmelerini sağlayarak insanlara işkence eden dişi bir iblis
mare [obsolete]
n.
Latin
205
Latin
haksız yere işkence edilen birine dikkati çekmek için kullanılan bir ifade
ecce
interj.
Archaic
206
Archaic
işkence aleti
torment
n.
207
Archaic
işkence cezası
torment
n.
208
Archaic
ayağın ve bacağın ezildiği bir tür işkence aracı
boots
n.
209
Archaic
işkence etmek
travail
v.
210
Archaic
öldürene kadar işkence etmek
martyr
v.
211
Archaic
el ve ayak sıkıştıran aletle işkence etmek
boot
v.
Slang
212
Slang
sadist işkence unsurlarının ön planda olduğu korku filmi türü
torture porn
n.
213
Slang
karşınızdaki kişinin kolunu bir yana, bileğini öteki yana bükerek yapılan küçük işkence
chinese burn
n.
214
Slang
polis tarafından yapılan işkence
heat
n.
Modern Slang
215
Modern Slang
işkence etme
agonization
n.
216
Modern Slang
karşıdaki insana çeşitli oyunlar oynayarak zamanla kendisinden şüphe etmesini sağlamasına yönelik olan bir psikolojik işkence/manipülasyon yöntemi
ambient abuse
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of işkence
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy