|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
fırında kızartılmış |
roast adj.
|
|
General |
|
2 |
General |
yağda kızartılmış kemiksiz ve ince et |
escalope n.
|
|
3 |
General |
kızartılmış yiyecek |
fry n.
|
|
4 |
General |
yağda kızartılmış yuvarlak hamur işi |
friedcake n.
|
|
5 |
General |
yumurtaya batırılıp tavada kızartılmış ekmek |
french toast n.
|
|
6 |
General |
kızartılmış yiyecek |
ery n.
|
|
7 |
General |
kızartılmış ekmek |
toast n.
|
|
8 |
General |
kızartılmış hamur tatlısı |
cruller n.
|
|
9 |
General |
yağda kızartılmış |
french fried adj.
|
|
10 |
General |
fırında kızartılmış |
roast adj.
|
|
11 |
General |
bol yağda kızartılmış |
deep fried adj.
|
|
12 |
General |
tavada kızartılmış |
pan-fried adj.
|
|
13 |
General |
her iki tarafı da kızartılmış |
over adj.
|
|
Gastronomy |
|
14 |
Gastronomy |
üstüne çizik atılarak kızartılmış beyaz veya kırmızı et |
carbonado n.
|
|
15 |
Gastronomy |
yiyecekleri kızartmadan önce çıtır hale getirmek için üzerine kaplanan kızartılmış ekmek kırıntıları |
raspings n.
|
|
16 |
Gastronomy |
pişirilip ezildikten sonra baharatlarla kızartılmış fasulye |
refried beans n.
|
|
17 |
Gastronomy |
sosa bulanarak kızartılmış çıtır tavuk veya balık parçası |
nugget n.
|
|
|
18 |
Gastronomy |
yanında sos ile servis edilen, bol yağda kızartılmış paneli tavuk eti |
tender n.
|
|
19 |
Gastronomy |
fırında kızartılmış hamur topları |
tops-and-bottoms n.
|
|
20 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış tortilla üzerine eklenen fasulye, peynir, marul, et, guacamole, salsa ve krema ile yapılan bir yemek |
tostada n.
|
|
21 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış tortilla üzerine eklenen fasulye, peynir, marul, et, guacamole, salsa ve krema ile yapılan yemek |
tostado [rare] n.
|
|
22 |
Gastronomy |
kalınca dilimlenmiş yağda kızartılmış yeşil (ham) muz |
tostone n.
|
|
23 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış hamur işi |
twister n.
|
|
24 |
Gastronomy |
az yağ ile yüksek ateşte kızartılmış tofu |
tofu stir-fry n.
|
|
25 |
Gastronomy |
fransız usulü kızartılmış soğan |
french fried onions n.
|
|
26 |
Gastronomy |
kızartılmış balık fileto |
fried fish fillet n.
|
|
27 |
Gastronomy |
kızartılmış hamur tatlısı |
fried dough n.
|
|
28 |
Gastronomy |
kızartılmış yılan balığı |
fried eel n.
|
|
29 |
Gastronomy |
kızartılmış kurbağa bacağı |
fried frogs leg n.
|
|
30 |
Gastronomy |
kızartılmış hamur tatlısı |
kruller n.
|
|
31 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek üzerine fırnda kızartılmış fasulye |
baked beans on toast n.
|
|
32 |
Gastronomy |
kızarmış ekmek üzerine fırnda kızartılmış fasulye |
beans on toast n.
|
|
33 |
Gastronomy |
tereyağında kızartılmış alabalık |
trout fried in butter n.
|
|
34 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış hamur işi |
cruller n.
|
|
35 |
Gastronomy |
kızartılmış bir hamur tatlısı çeşidi |
elephant ear n.
|
|
36 |
Gastronomy |
kızartılmış ince dilim et |
escallop n.
|
|
37 |
Gastronomy |
(malezya mutfağında) kavrulmuş ya da kızartılmış sert kabuklu yemiş |
kachang puteh n.
|
|
|
38 |
Gastronomy |
(malezya mutfağında) kavrulmuş ya da kızartılmış fasulye |
kachang puteh n.
|
|
39 |
Gastronomy |
hint mutfağında atıştırmalık olarak yenen içi dolu kızartılmış hamur topları |
kachori n.
|
|
40 |
Gastronomy |
tatlandırılıp kızartılmış dilimli ekmek |
zwieback n.
|
|
41 |
Gastronomy |
güney afrika'ya özgü bol yağda kızartılmış ve şerbetlenmiş örgü şeklinde bir çörek |
koeksister [south africa] n.
|
|
42 |
Gastronomy |
bir tür yağda kızartılmış hamur işi |
wonder n.
|
|
43 |
Gastronomy |
ekmek arası öğütülmüş ve baharatlanmış nohut veya bakladan yapılan kızartılmış köfte |
falafel n.
|
|
44 |
Gastronomy |
ekmek arası öğütülmüş ve baharatlanmış nohut veya bakladan yapılan kızartılmış köfte |
felafel n.
|
|
45 |
Gastronomy |
öğütülmüş nohut veya bakla karışımından yapılan bol yağda kızartılmış köfte |
felafel n.
|
|
46 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış mısır unu keki |
hushpuppy [us] n.
|
|
47 |
Gastronomy |
yağda kızartılmış dolgulu tortilla |
chimichanga n.
|
|
48 |
Gastronomy |
yumurta ve ekmek kırıntısı ile kaplanıp derin yağda kızartılmış köfte veya balık |
rissole n.
|
|
49 |
Gastronomy |
kıymayla doldurulup kızartılmış küçük işkembe torbaları |
rullichies n.
|
|
50 |
Gastronomy |
domuz pastırmasına sarılıp ızgarada pişirilmiş veya kızartılmış tavuk ciğeri ve gölkestanesinden oluşan bir aperitif |
rumaki n.
|
|
51 |
Gastronomy |
kızartılmış bir tür hamur tatlısı |
churro n.
|
|
52 |
Gastronomy |
kızartılmış tofuya sarılan pirinçle yapılan bir tür suşi |
inari n.
|
|
53 |
Gastronomy |
baharatlı sosla fırınlanmış/kızartılmış domuz kaburgası |
barbecued spareribs n.
|
|
54 |
Gastronomy |
içi temizlenip bütün olarak kızartılmış et |
barbeque n.
|
|
55 |
Gastronomy |
bol yağda kızartılmış mısır unu hamuru |
gordita n.
|
|
56 |
Gastronomy |
gevrek kızartılmış domuz yağı parçaları |
cracknel [us] [canada] n.
|
|
57 |
Gastronomy |
kızartılmış domuz iç organları |
pig's fry n.
|
|
58 |
Gastronomy |
kızartılmış körpe mısır topu |
corn oyster n.
|
|
59 |
Gastronomy |
pişi benzeri kızartılmış hamur |
puftaloon [australia] n.
|
|
60 |
Gastronomy |
sosis etiyle kaplanmış, panelenmiş ve bol yağda kızartılmış katı yumurta |
scotch egg [uk] n.
|
|
61 |
Gastronomy |
bol yağda kızartılmış mayalı hamurdan yapılan pudra şekerli çörek |
french fritter n.
|
|
62 |
Gastronomy |
bol yağda kızartılmış ince patates dilimi |
french fry n.
|
|
63 |
Gastronomy |
bol yağda kızartılmış ince patates dilimi |
french-fry n.
|
|
64 |
Gastronomy |
soya sosu ve pirinç şarabı ile yumuşatılmış ve ateşte kızartılmış |
teriyaki adj.
|
|
65 |
Gastronomy |
hafif üstü fırında kızartılmış |
au gratin adj.
|
|
66 |
Gastronomy |
hafif kızartılmış |
pink-roasted adj.
|
|
67 |
Gastronomy |
sıvı yağda kızartılmış |
fried in vegetable oil adj.
|
|
68 |
Gastronomy |
tekrar kızartılmış |
refried adj.
|
|
69 |
Gastronomy |
üstü fırında kızartılmış |
au gratin adj.
|
|
70 |
Gastronomy |
yağ, yumurta ve un karışımında kızartılmış |
batter-fried adj.
|
|
71 |
Gastronomy |
panelenip yağda kızartılmış |
chicken-fried adj.
|
|
72 |
Gastronomy |
un veya galeta unu ile kaplanıp kızgın yağda veya tereyağında kızartılmış (et) |
milanese adj.
|
|
73 |
Gastronomy |
una ve ekmek kırıntılarına bulanıp az yağda kızartılmış |
country-fried adj.
|
|
74 |
Gastronomy |
çok az yağla kızartılmış |
sauté adj.
|
|
Slang |
|
75 |
Slang |
una ve ekmek kırıntılarına bulanıp az yağda kızartılmış |
southern-fried adj.
|
|
Modern Slang |
|
76 |
Modern Slang |
derin yağda kızartılmış şişkin hamur |
amagwinya n.
|
|